-

AKSARAY ÜNİVERSİTESİ'NDE NECİP FAZIL'I ANMA ETKİNLİĞİ

Vefatının 32’nci Yılında Necip Fazıl Kısakürek’i Anma Etkinliklerinin açılış töreni, Aksaray Üniversitesi (ASÜ) Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi.

AKSARAY ÜNİVERSİTESİ'NDE NECİP FAZIL'I ANMA ETKİNLİĞİ
23 Nisan 2015 - 08:50
Aksaray Valiliği, Aksaray Belediyesi ve Aksaray Üniversitesi’nin işbirliği ile düzenlenen etkinlikler kapsamında, Necip Fazıl’ın hayatı, eserleri ve ideolojisi hakkında bilgiler verildi. Düzenlenen açılış törenine Tarım Eski Bakanı Prof. Dr. Sami Güçlü ve Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Orhan Erdem de iştirak etti.

Kur’an-ı Kerim tilaveti ve Necip Fazıl Kısakürek anısına okunan Hatm-i Şerif Duası’nın ardından, etkinliğin açılış konuşmasını yapan ASÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Acar, Necip Fazıl’ın hayatının önemli bir kısmının, fikir mücadelesinin bedelini ödeyerek geçtiğini belirtti. Necip Fazıl’ın türlü baskılara maruz kalmasına rağmen asla yılmayan cesur bir kalem; eserleri, fikirleri ve mücadelesiyle bir neslin ilham kaynağı olduğunu belirten Acar, “Bu etkinliği düzenlemek suretiyle ona olan vefa borcumuzu bir nebze de olsa ödemek arzusundayız. Kendisinin sadece bir nesle değil, bir ülkeye, bir millete, belki bir ümmete ne tür hizmetler sağladığını gençlere anlatmak durumundayız. “Bir ülkenin kaderinde, bir neslin yetişmesinde kalıcı izler bırakmış beş isim say” denilse, herhalde onlardan birisi Necip Fazıl Kısakürek’tir” dedi. Prof. Acar, sözlerinin sonunda, etkinliklerin düzenlenmesinde ve organizasyonda emeği geçen herkese teşekkür etti.

Belediye Başkanı Haluk Şahin Yazgı da etkinlik açılışında kısa bir konuşma yaptı. Necip Fazıl’ın sadece bir şair-yazar değil, aynı zamanda bir gönül insanı, bir aksiyon ve fikir insanı olduğunu belirtti. “O, zamana hapsedilemeyen, her zaman bizim öğretmenliğimizi yapacak değerli bir kimliktir” diyen Başkan Yazgı, şöyle devam etti: “Herkesin umudunu yitirdiği bir anda o “Ayağa kalk, dimdik doğrul ve sevin” diyerek nesli şahlandırmıştır. Necip Fazıl’ın duruşu, tavrı, edası, özgüveni, davasına olan sadakati ve çilesi, kendi başına en büyük eseridir. Herkesin sustuğu ve susturulduğu bir ortamda cesaretiyle konuşuyordu. Ülkemizde batılılaşma adıyla yozlaşmanın başladığı, bizi biz yapan değerleri kaybetmeye başladığımız bir dönemde, inandıkları ve davası uğruna mücadele etmiş ve Büyük Doğu’nun önemini anlatmıştır.”

Tarım Eski Bakanı Prof. Dr. Sami Güçlü ise konuşmasına, bir hatırasını anlatarak başladı. Necip Fazıl Kısakürek’e yaptıkları bir ziyaretten bahseden Bakan Güçlü, “1968 yılında, tam da gençlikte mayalanmasını tutturduğu, etrafında bir kümelenmenin meydana geldiği bir zaman dilimiydi. Henüz üniversite birinci sınıftayken kalabalık bir grupla evine misafirliğe gittik. Her birimizin elindeki kitapları imzaladı. İçimizde Necip Fazıl düşüncesiyle ilgili çok az bilgi olmasına rağmen bizlere iltifatlar etti” dedi. Necip Fazıl’ın Türkiye’nin dönüşümünü sağlayan bir kadronun oluşumuna öncülük ettiğini kaydeden Güçlü, “Türkiye’de batı medeniyetinden başka bir medeniyetin olmadığı, bu medeniyete mensup olmaktan başka çıkışında olmadığı, Anadolu topraklarında tutunmak için illaki bu medeniyetin üstünlüğünü kabul etmenin şart olduğuna inanılan bir dönemde bir adam çıkmış “Bu yanlış” demiştir. Üstelik kendinden başka hiç kimse de, sessizce bile olsa “Bu yanlıştır” diyememiştir. 1943 yılında “Büyük Doğu”yu çıkardığında bu ülkenin semalarında bir yıldızın parladığı söylenir. Belki o gün bir yıldızın parladığına kimse inanmıyordu ama aradan geçen zaman içerisinde o yıldızın Türkiye’yi aydınlattığı, etrafında büyük kitleleri topladığı ve Türkiye’yi dönüştürdüğü görüldü” dedi. Bakan Güçlü, büyük insanların sadece yaşadıkları devirlerde değil, öldükten sonra da milletin mensuplarını etkilemeye devam ettiklerinin altını çizdi.

Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Orhan Erdem de, Necip Fazıl’ın çileli hayatından çıkarılacak çok önemli dersler olduğunu vurgulayarak, “Necip Fazıl yaşadığı dönemde dik durabiliyor, konuşuyor ve zulme karşı gelebiliyor. Onun hayatından alacağımız çok ders var” dedi. Törende konuşan Vali Şeref Ataklı ise, 1960-70 ve 80’li yıllarda üniversite eğitimi gören gençliğin ve özellikle Anadolu gençliğinin, Necip Fazıl’ın fikri ve edebi atmosferi içerisinde büyüdüklerini söyledi. Daha sonraki nesillerin Necip Fazıl’la ve eserleriyle yeterince tanışamadıklarını belirten Ataklı, “Valilik, Belediye ve Üniversite olarak Necip Fazıl’ı gençlerimize tanıtmak amacıyla bu etkinlikleri tertip ettik. Bizi harekete geçiren de Tarım eski Bakanımız Sayın Sami Güçlü’dür. Kendilerine çok teşekkür ediyorum” dedi. Vali Şeref Ataklı, sözlerinin devamında Necip Fazıl’ı şöyle anlattı: “O, mukaddes emanete sahip çıkacak, kökü ezelde, dalı ebette bir sistemin aşkına, vecdine, diyalektiğine, estetiğine, irfanına, idrakine sahip bir gençlik hayal etti. Mücadelesinin temel ekseni böyle bir gençliğin yetişmesini sağlamaktı. Bu gençliğin yetişmesi için Necip Fazıl’ın sağlığında attığı tohumlar sonraki yıllarda yeşerdi; onun yetiştirdiği ve etkilediği insanların çalışmalarıyla da yeşeren filizler olgunlaştı ve meyve verdi.”

AK Parti Aksaray Milletvekili Ruhi Açıkgöz ise sempozyumun takdim konuşmasını gerçekleştirdi. Necip Fazıl’ı ilk olarak “Çile” isimli eseriyle tanıdığını, daha sonra “Çöle İnen Nur” eseriyle tanışıklığının sürdüğünü kaydeden Açıkgöz, “Necip Fazıl bugün bu topluluğa baktığında gülümsüyordur diye düşünüyorum. Dört inanmış insanın cenazesini kaldırmasını istemişti milyonlar kaldırdı. “Ayağa kalk Sakarya” dedi, bugün Sakarya salonlardan taşıyor. Kendisini hürmet ve saygıyla anıyorum. Bu etkiliklere emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. İnşallah bu gibi etkinlikler sürekli olur” dedi.

Yapılan açılış konuşmalarının ardından iki oturumdan oluşan sempozyuma geçildi. Sempozyumun ilk oturumunda Necmettin Erbakan Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İsmet Emre “İdeologya Örgüsünde Doğu-Batı Meselesi,” Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Kurt “Necip Fazıl’ın Hikâyeciliği,” Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mehmet Doğan ise “Bir Şair Olarak Necip Fazıl” konulu sunumlarını gerçekleştirdi. Sempozyumun ikinci oturumunda ise Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Mahmut Akın “Muhafazakâr Siyasal Kültürde Bir Sembol Olarak Necip Fazıl,” Marmara Üniversitesi Araştırma Görevlisi Ahmet Güven “Necip Fazıl’ın ve Nurettin Topçu’nun Hareket Felsefesi Yorumlarının Karşılaştırılması,” Erciyes Üniversitesi Öğretim Görevlisi Faruk Karaarslan “Türkiye’de Sağ Siyasal Düşüncenin Hafızası: Necip Fazıl Kısakürek” ve Uzman Serkan Yorgancılar “Necip Fazıl’ın İdeal Nesil Düşüncesi” başlıklı sunumlarını gerçekleştirdi. Sunumların ardından uzmanlar, izleyicilerden gelen soruları yanıtladı ve Necip Fazıl Kısakürek’e ilişkin merak edilen detayları anlattı. Sempozyumun bitiminde Tarım Eski Bakanı Prof. Dr. Sami Güçlü, Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Orhan Erdem, Aksaray Valisi Şeref Ataklı ve ASÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Acar, konuşmacılara plaketlerini takdim ettiler.

Etkinliği protokolün yanı sıra Aksaray, Bolu, Sakarya, Kocaeli, Çorum ve Nevşehir’den lise ve üniversite öğrencilerinin oluşturduğu Okuma Grupları ve Türk Halk Müziği Sanatçısı Bayram Bilge Tokel de takip etti. 

YORUMLAR

  • 0 Yorum