FAKİRİN ZENGİNDEKİ HAKKI ZEKATLA VÜCUDUMUZUN ZEKATI FİTREMİZİ ÖDEDİK Mİ?!!!

ALİ GENÇ
ABONE OL

Yüce dinimiz İslam’ın fertler arasındaki samimiyetin arttırılmasını sağlamasının yanında fakir ile zenginin bir biriyle zıtlaşmasını ortadan kaldıran ve birbirileriyle din kardeşliği hukuku içinde yardımlaşmayı sağlan malın Zekâtı hayırsever Müslümanların yoksullara bir ianesi değildir. 
  Zekat Cenb-ı Allah(c.c.) ın iradesiyle zenginlere bahşettiği malıyla, nakit parasının içindeki  yoksulun hakkıdır. 
   Yani zenginin yoksula olan borcudur. 
   Bundan dolayı malının Zekatını veren zenginin yaptığı şey fakire sadaka olmayıp bir ortağın diğer ortağına verdiği hakkıdır. 
 
  Zekat nisabı kadar zengin olanın edinmesinin üstünden bir yıl geçen nakitle  doğal sulama ile kol gücü veya enerji gücü ve makine ile hizmet hayvanlarının gücüyle sulanabilen ile sulanmayan mahsuller ile canlı hayvanlardan alınan zekat türlerinin yanında ayrıca da Ramazan ayına mahsus olan ismi Zekat olmasa da aslı itibarıyla kişinin vücudunun yani sağlığının zekatı olmasının yanında ayrıca da Namazdaki Sevh secde gibi Oruç’unda Sevih secdesi olan Ramazan Fitresi var. 
   Ramazan Fitresiyle ilgili olarak Yüce dinimiz İslam’ı ve ibadetlerini anlatan kaynaklarda bulunan genel bilgilerde özetle sözlükteki anlamı “Yaratmak, icat etmek; kesmek, yarmak, ikiye ayırmak” manalarına gelen fatr kökünden türeyen fıtr kelimesi oruca son vermeyi, orucu açmayı (iftar) ifade eder.  
   Bundan dolayı Ramazan Bayramına “ İdü’l-fıtr” denildiği gibi Ramazan ayını yaşamanın, onun mükâfat ve bereketinden faydalanmanın bir şükran belirtisi olarak verilen sadakaya da bu günkü yazımızın konusu olan sadakatü’l-fıtr (sadaka-i fıtr) olarak belirtiliyor. 
  
  Atalarımız tarafından da malla yapılan hayır övülürken “Az veren candan, çok veren maldan”  atasözüyle manasını bulan malla yapılan ibadetlerden birisi olan bu güzel ibadete Türkçemizde ise ” Ramazan Fitresi”  denilmektedir. 
     Yüce dinimiz İslam’ın vücudumuza emrettiği bedeni ibadetlerden olan Ramazan orucu Hicri yılın 2.sinde yani Miladi 624 yılının Şubat ayında farz kılındığında Ramazan orucunun farz kılındığı yıl Peygamber efendimiz Hz. Muhammed(S.A.V.) efendimiz tarafından da fıtır sadakasının verilmesi emredildi. 
   Fitre konusunda yine İslami kaynaklarda verilen bilgide; Şâfiî, Mâlikî ve Hanbelîler’e göre fitre vermek farzdır. 
   Çünkü bir hadiste Resûlullah’ın hür, köle, erkek, kadın her Müslümana fıtır sadakası vermeyi farz kıldığı belirtilir (Müslim, “Zekât”, 12; Şevkânî, IV, 195). 
    Hanefîler ise fitrenin vacip olduğu görüşündedi 
    Çünkü onlara göre bu konudaki hadisler gerek sübût gerekse delâlet bakımından farziyet ifade etmez. 

    Ancak bu mezhepte farz ile vacip arasında uygulama açısından fark yoktur. 
BİR FİTRE BEDELİ EN AZ OLARAK BİR KİŞİNİN İKİ ÖĞÜN YEMEK İHTİYACINI KARŞILAYACAK KADAR OLMALIDIR! 
  Her yıl Müslümanların yaşadıkları bölgelerdeki geçimlerini sağladıkları gıdalar baz alınarak hesaplanan fitre miktarı asıl olarak bir kişinin iki öğünlük yemek ihtiyacını karşılayacağı miktardan az olamaz!  
  Yani en az verilecek fitre bir kişinin sabah ve akşam öğünlerinde karnını doyuracak yemeği satın alabileceği para kadar olmalı. 
  Bu asgari rakamın üstünde ise isteyen Müslüman istediği kadar yüksek oranda bedeninin zekatı ve orucun sevih secdesi  olan fitre miktarını ödeyebilir ve İznillah arttırdıkça da artacak sevabının oranında arttırmış olur..!!! 

BEDENİMİZİN ZEKATI OLAN FİTRE MUTLAKA BAYRAMDAN ÖNCE ÖDENEREK HEM BORÇTAN KURTULMALI HEMDE İHTİYAÇ SAHİPLERİNİN SEVİNDİRİLMELERİ SAĞLANMALI!!! 
 
   Yüce dinimizin tüm maddi ve manevi, yani bedeni ve mali ibadetlerinde olduğu gibi Ramazan fitresinin de toplumumuz için ferdî-içtimaî, maddî-manevi hikmetleriyle birlikte maddi ve manevi faydaları vardır. 
   Bu konuda İbn Abbas(R.a) hazretleri Peygamber efendinizden yaptığı naklinde “Resûlullah fitreyi, oruç tutanı anlamsız ve çirkin davranışlardan temizlesin, fakirlere de yiyecek bir lokma olsun diye farz kılmıştır” (Müsned, II, 277; V, 432). Diye belirtiyor. 

   Bu güzel bedeni ibadetin bu öneminden olayı hem verenin  Hakkın emrine uygun şekilde sevaba girmesi ,hem de yoksulun Bayramdan önce sevindirilerek bu sevabın katmerlenmesi için  Ramazan içinde, en son olarak Bayram Namazından önce ödenmesi gerekir. 

İSLAM ALİMLERİ”RAMAZAN FİTRESİNİ ORUCUN NAMAZDAKİ SEVİH SECDESİ GİBİDİR”   

    Bazı âlimler, bu sözdeki mananın ilhamıyla fitreyi Namazın eksiklerini telâfi eden sehiv secdesi gibi Orucun sevih secdesi olduğunu belirtmişlerdir. 
   Tüm din kardeşlerimin diğer bedeni ve mali ibadetleri gibi bu güzel bedeni ibadet olan Fitreyide Hakkın rızası dışında hiç kimseden hiçbir beklenti içine girmeden zamanında ihtiyaç sahiplerine vererek  Mevla’mızın rahmetine kavuşmaları temenni ediyorum.   

AYDOĞDU VE MESAİ ARKADAŞLARINI ÜRETİCİLERİN MAHSÜLLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİNİN YANINDA DAR GELİRLİLERİN BAKKAL BORÇLARINI ÖDEMELERİNDEN DOLAYI TEBRİK EDİYORUM 
 
  Evvelki gün ilimiz genelindeki sebze üreticilerinin mahsullerini pazarların kurulamaması veya kısıtlı şekilde kurulması sebebiyle oluşan mağduriyetlerinin giderilmesi için  marketler ve özelliklede zincir marketler tarafından ürettiklerinin uygun fiyatla alınarak bir taraftan üreticinin mağduriyetinin giderilmesi sağlanırken, diğer taratan bu sebzelere ulaşacak tüketicilerinde rahatça ulaşılabilmesinin sağlanması. 
   Yine yapılan bir başka hayırlı hizmet ile de Sosyal Yardımlaşma Vakfı aracılığıyla ilimiz merkez ilçesindeki tüm mahallere ile ilçe ve beldelerdeki mahallerdeki  bakkallardaki veresiye defterlerindeki yoksulların hesaplarının ödenmesini sağlamalarından dolayı da başta Vali Hamza Aydoğdu olmak üzere emeği geçen herkesi hemşerilerimiz ve şahsım adına canı gönülden tebrik kutluyorum. 
  Bu vesileyle tüm din kardeşlerimizin Perşembe günü başlayacak olan Ramazan Bayramını ve Cuma bayramını da hayırlara vesilesi dileğiyle canı gönülden tebrik ederim. Rabbim yar ve yardımcımız olsun. 
 
(*)Bu günkü yazım için ”https://islamansiklopedisi.org.tr/fitre” bölümündeki bilgilerden faydalanmanın yanında bazı alıntılarda yaptım.  Emeği geçenlerden Mevla’mızın Razı olmasını diliyorum. Ali Genç