GAZETECİLİĞİN İSTİKBALİ BASIN AHLAK KURALLARIYLA MİLLİ MESELELERDE OTO KONTROLDA!

   Bu gün ve bu günün sahibi olan meslektaşlarımızla ve mesleğimize kamu ile siyasilerin bakışıyla ilgili müspet ve menfi manada çok şeyler yazılabilir.!!!!

  Fakat ben bu sene önce gazeteciliğin istikbalinin mihengi olan Basın Ahlak kuralları ile kalkınmış zengin ve demokrasi standardı kendi vatandaşları için epeyce yüksek olan ülkelerdekinin aksine bizim ülkemiz medyasının onların aksi olan tutumunu, ardından ise mutlu istikbal için yapılması gerekenleri yazacağım. 

MEDYANIN ÇEKTİĞİNİN 1.’Sİ DİLİNDEN,2.’Sİ OMURGASIZLIĞINDAN 3.SÜ İSE ANTİ MİLLİLİĞİNDENDİR!!
 

 Eğer ki başkasına çuvaldızı batırmadan önce  vereceği ağrıyı kısmen de olsa hissedebilmek için iğneyi kendimize batırdığımızda vereceği ağrıyı görürsek çuvaldızın iğneye göre olan büyüklüğü ile vereceği ağrının büyüklüğünü de göreceğimizden yapacağımız konusunda bizi caydıracağından yapacağımızdan vaz geçeriz.

ATALARIMIMIZI “DUYDUĞUNUN HİÇ BİRİNE, GÖRDÜĞÜNÜN YARISINA”  GAZETECİLER UYMUYOR!!!

   Bizim mesleğimizde istisnanın dışında kalanlarının kul hakkını bilmemeleri, bundan dolayı her hangi bir konuda ortaya atılana  birer ayet ve hadis olmasa da on binlerce deneme yanılmanın sonucunda oluşmalarından isabet oranları çok yüksek olan atasözlerimizden birisi olan “Gördüğünün yarısına, duyduğunuzun ise hiç birine” sözünün aksine ortaya atılan her hangi bir iddianın ilgili ve yetkililer nezdinde çek etmeden, birçok kaynaktan teyit edilmeden haberin yazılması ile hem kul hakkına girilmesi hem de bir çok kaynaktan teyit etmeden yazılması nedeniyle güvenirliliğin kaybedilmesi.

  İkincisi ise gazetecinin hiçbir kuruma kaşı peşin hükümlü olmaması, kurum ile kişiye düşman olmaması ve sadece kurumlarla kişilerin olumlu ve olumsuzluklarının yazılması gerekirken siyasi taassup ve çeşitli nedenlerle peşin hükümlü olmaları.

GAZETELER TİCARİ KURULUŞ OLSADA ASIL OLAN BASININ BİR KAMU GÖREVİ OLDUĞUDUR!!!

   Gazetelerin birer özel teşebbüs olmaları nedeniyle birer ticarethane olmalarının yanında asıl olanın kamu hizmeti yaptıkları bilincinde olunmadan dünya menfaati nedeniyle haberler yapılırken kişi ve kurumların maşası, tetikçisi ve fedaisi gibi davrandıkları iddiası.

  Yine bu iddialara göre medyanın geneli olmasa da bir boklu toklunun sürüyü bozması misali bazı kendini bilmezlerin nokta kadar çıkar için virgül kadar eğilmeleriyle meslektaşlarının haklı oldukları konuda siyasi taassup ve dünyalık için aksine duruş sergilemeleridir. 

BATI ÜLKELERİ MEDYALARI MİLLİ MESELERDE OTO KONTROL SAĞLARKEN TÜRK MEDYASININ GENELİ VE MAHALLİSİ YAPILAN HABERİN ÜLKE EKONOMİSİ İLE PRESTİJİNE VERECEK ZARARI DÜŞÜNMÜYOR!

   Üçüncüsü ise kalkınma seviyeleri yüksek olan, demokrasi seviyeleri de aynı olan ülkelerdeki medya mensuplarının her zaman mahalli ve genel manada  memleketlerinin aleyhine olacak konuları işlemiyorlar.

   Almanya da bulunduğum 2013’ün sonu ve ile Ocak’ında ziyaret etmek istediğim fakat Türkiye’nin Gezi benzeri olaylarının yaşandığı Hamburg’daki toplumsal olayları ,Fransa da Polisten kaçarken girdi Elektrik trafosunda yabancı gencin ölmesi nedeniyle yapılan protestolar sadece bizim medya organlarımızda yayınlanırken bu ülkelerin yazılı ve görsel medya organlarında ülkelerin milli menfaatlerinin zarar görmemesi için yazılmadı, gösterilmedi.

   Paris’teki Sarı Yelekliler protestolarının yaşandığı zamanda gittiğimde merkez tren istasyonlarında askeri komandoları tam teçhizatlı gezerken ne bunların görüntüleri, nede Yeşil yeleklilerin protestoları bu ülkenin medyasında yoktu.

  Bu ülkelerin aksine bizim ülkemiz ve ilimizde ise yapılan haberin ve yazılacak köşe yazısının ülkemiz ile ilimize verilecek zarar düşünülmediği gibi  b çoğu zamanda pire deve yapılıyor.!!!

    Yazının girişinden itibaren dile getirilen  menfiliklerin meslektaşlarımız tarafından terk edilerek her zaman ve her şartta kul hakkı ile mahallin ve ülkenin milli menfaatlerinin gözetilmesi konusunda oto kontrolün sağlanması dileğiyle meslektaşlarımızın 24 Temmuz  Gazeteciler ve Basın bayramını tebrik ediyorum.
 

 Doğa Derneği ve Başkanı Abdulkadir Ay’a 24 Temmuz Basın bayramı için  meslektaşlarımızın  bir araya getirilmesi ve meslekteki duayenlerin birer plaketle onurlandırmaları nezaketi için kendisine ve 68 Aksaray Gazeteciler Cemiyeti başkanı Ali Südemen ,ATSO başkanı Cüneyt Göktaş ve Meclis Üyesi Ahmet Bektaş, CHP il başkanı Ali Abbas Ertürk ve Deva Partisi il başkanı Necati Coşkuner’e günümüzde bizimle beraber olmalarından dolayı teşekkür ediyorum.

     Rabbim yar ve yardımcımız olsun.