Ak Parti merkez ilçe seçimine doğru
Ak Parti kongreleri start verdi ve Başkanlık çekişmeleri hızlı bir şekilde devam ediyor. Aslında çekişmeden öteye aday adayları Ankara’nın yolunu aşındırıyorlar. Merkez ilçe Başkanlığını sürdüren Ömer Gizlenci kardeşimiz onurlu bir şekilde kongre öncesi Başkanlığı bırakarak yeni geleceklerin yolunu açmış oldu. Bana göre onurlu bir duruş sergileyerek koltuğa yapışmadı. Buyrun sizde benim gibi yapın kongre öncesi koltuğu boşaltın mesajı verdi. Bakalım bu örnek davranışı başkalarından da görebilecekmiyiz? Çünkü Reisde koltukların bırakılmasını istedi.
Merkez ilçe başkanlığına nerede ise tamamını tanıdığım arkadaşlar aday adayı oldular. Genel Merkez tarafından partide aday adayları için temayül yoklaması yaptı. Temayül yoklamasında ilk üç sırayı Mustafa Et, A. Samet Kılıç ve Hikmet Ceviz kardeşlerimiz aldı.
Benimde fovarım bu üç isimdi. Hikmet Cevizin bir dezavantajı ise mevcut yönetimde antipati toplayan kişinin adayı dedikodusudur. Yoksa Hikmet kardeşim sevdiğim bir isim. Geçmişte Ilısu Belediye Başkanlığı yapmış ve yönetimde görev almış başarılı bir siyasetçi. Umarım bu söylentiler dedikodudur.
Samet Kılıç genç ve dimanik bir partili. Geçmişte Gençlik kolları Başkanlığı yapmış Belediye Başkanlığı seçimlerinde önemli rol almış bir isim. Ankara’da geçmişten gelen bazı dostları olduğunu biliyorum. Onun için bunlar bir avantaj olmakla beraber herkesle uyum içinde geçinen ve çalışan bir genç siyasetçi.
Mustafa Et’i ise çok yakın tanımıyorum, sadece toplantı ve kalabalık içinde görüp merhaba ettiğim bir arkadaş. Siyaset içinde ve teşkilattan bazı tanıdıklara soruyorum Merkez ilçede iyi bir görev yaptığını söylüyorlar. İlçe başkanlığını da başarılı yapacağı yönünde düşünceler hakim.
Diğer tarafta bildiğim kadarı ile, Şaban Bülbül, Kuddüsi Bakar, Nedim Çelik, Murat Ulu ve bilmediğim diğer isimler Merkez ilçe Başkanlığına aday adayı oldular.
Sokakta insanları dinliyorum vatandaş sanki her şeyi biliyor. Aday adayı olanların hepsinin arkasında birilerinin durduğunu konuşuyorlar. İnanın ben bu tür dedikodulara pek kulak asmıyorum. Böyle seçimlerde herkesin arkasından birşeyler söylerler.
Dedikodusuz bir seçim zaten olmaz, olsada bu işin tadı olmaz. Ama nihayi kararı Ankara verecek. Burada önemli olan kimsenin adamı değilmiş gibi görünüpte koltuğa oturunca birilerinin adamı olmak çok yanlış.
Seçilen kişiler birilerinin değil herkesin adamı olmalıdır. Geçmişte birilerinin koltuğuna yapıştı ise bu tür dedikodulara katlanacaklar. Önemli olan herkesi kucaklamaktır. Ak Parti son dönemlerde guruplaşmalara gebe olmuştur. Bu guruplaşmalardan kurtulmalıdır.
Ak Partiyi temsil ediyorsan herkesi kucaklayacaksın. Ne hikmetse herkesi kucaklamayı bırakın kendi partislisini bile kucaklayamayanlar var. Dolayısı ile teşkilatlar partiye bir şey kazandıramadığı gibi, kaybettirmişlerdir.
Sayın Cumhurbaşkanı herkesi kucaklayın, zamanınızın çoğunluğunu partiye ayırın diyor. Ama maalesef tabanda bunu görmeniz mümkün değil. Adamlar etrafındaki birkaç kişiyi kucaklıyor, diğerlerine sırt dönüyor.
İş adamları, mütahitler, seçilmişler, muhtarlar ve devletle iş yapanlar partide görev almasın derken aceba neyi kast ediyor? Bunları anlamayan bir partili var mı? Partiye ihale işi ile uğraşanlar kan kaybettirmedi mi?
Uzun lafın kısası, gelecek Başkanlar babamızın oğlu değil. Önemli olan partiye katma değer katsın ve herkese eşit olup kucaklasın yeter. Kimin Başkan olacağıda önemli değil, önemli olan birlik beraberlik olmaktır. Nihayetinde aday adayı olanların hepsi bu partili.