Cesaret yürek ister
Bugün sıradan takılmak istedim ama yine olmuyor. Cesaretli ve yürekli insanları severim. Boş laf konuşanı ise hiç sevmem, aksine nefret ederim. Bazen boş laf konuşan insana cevap vermez dinliyormuş gibi yapar sessizce otururum. Kendini kasan, atan, tutan ve çokbilmişlik yapan şaklabanları da sevmem hatta hiç muhatap olmam. Adam konuşuyorsa ondan bir şeyler öğrenip almalıyım. Fikir ve düşüncelerinden yararlanmalıyım, öğrenmenin yaşı yok dercesine.
Mal kaybeden bir şey kaybetmemiştir. Onurunu kaybeden çok şey kaybetmiştir. Cesaretini kaybeden her şeyini kaybetmiştir. (Goethe)
Zirvelerde kartallarda bulunur, yılanlar da. Ancak birisi oraya süzerek, diğeri sürünerek gelmiştir. Önemli olan nereye gelmiş olduğundan çok nereden ve nasıl geldiğidir.(Cenap Şahabettin)
Cesaretli ve cesur insanları severim dedim ya, bugün size Şükran hanımın bir şiirini aktarayım. Bundan kim ne anlarsa anlasın.
CESARET YÜREK İSTER
Şimdi oturup düşün bir beynin varsa eğer
Aklını pula sattın fikrinde yokmuş meğer
Bu kafayla gidersen leşine itler siğer
Kes artık boş lafları cesaret yürek ister
Kasma kendini öyle sanki kahraman gibi
Bir tekmelik canın var yerin cehennem dibi
Senden daha cesurdur şu beş yaşında sabi
Kes artık boş lafları cesaret yürek ister
Kaç kuruş ederin var bağırıp durma arsız
Soyun sopun kim senin sıfatında pek nursuz
Dilin aldatır ama elin harama hırsız
Kes artık boş lafları cesaret yürek ister
Döktüğün gözyaşları timsahları güldürür
Şeytan zapt etmiş seni vicdanını öldürür
O kibirli nefsini şakşaklarla doldurur
Kes artık boş lafları cesaret yürek ister
Ardına takılanlar kanmış riya yüzüne
Oysa tek doğru yoktur inanılmaz sözüne
Nasıl da sürme çektin ahmakların gözüne
Kes artık boş lafları cesaret yürek ister
Bence saçmalıyorsun yakındır senin sonun
Batıyorsun gittikçe kapkara arkan önün
Takılmayın peşine yalandır işi onun
Kes artık boş lafları cesaret yürek ister
Şükran Gülcenaz AYDOĞAN