Dilenen çocukların önüne geçilmeli
Bu yazımı kaleme alırken aklıma ilk gelen ise, yazacağım yazıyı ilgilendiren kurumun başında olup tedbir alması gereken yetkililer benim dostlarım. Bu yazıyı yazmasan da bize söyleseydin diyeceklerini biliyorum. Çünkü geçmişte bu ve benzeri konularda buna benzer sitemlerle karşılaştığımı söyleyebilirim. Sokakta ve trafik ışıklarında el açıp dilenen veya mendil satımı adı altında dilendirilen bir çok çocukları bizler görüyorsak buna engel olacak kurumlarda bunları görmektedir.
Eskiden bu kadar dilenen insan ve çocuklar yoktu. Belli aşiret ve dilenciliği alışkanlık haline getiren ülkeyi karış karış dolaşan insanlar vardı. Ama bu gün bakıyorsunuz dilencilik artık çocuklara kadar düştü.
Eskiden dilenenler kucağına ve yanına aldıkları çocukları gösterip dilenirlerdi. Şimdi buna gerek kalmadan küçücük çocuklar dilendiriyorlar. Hadi eskiden bu çocuk ve yoksullara devletin durumu iyi olmadığı için sahip çıkılmazdı. Şimdi devlet her kesime sahip çıkıyor.
Yardım yapmak, sadaka vermek ve garibanlara sahip çıkmak elbette çok iyi ve güzel. Ancak bu yardımı yerinde görerek yapmak yerine dilenciliği alışkanlık haline getiren bu insan ve çocuklara yolda belde vermek iyi değil, bu insanları dilenciliğe teşviktir.
Paranın tadını alan bu aile ve çocuklar bu alışkanlıktan vazgeçmezler. Buna bir nevi bizler teşvikçi oluyoruz. Dilenen çocuklar kavşaklarda araç sahiplerini taciz ederek dileniyorlar. Dilenen bu çocukların asıl yakınları uzaktan bu çocukları takip ediyorlar.
Bu çocuklar yetkili kurumlarca takip edilerek mani olunmalıdır. Bunlar genel olarak Makas kavşağı, Coğlakı kavşağı ve kültür park kavşağı gibi yerlerde dileniyorlar. Buna ilaveten bazı insanlarda buralarda mesaiden sonra çiçek ve değişik hediyeler satıyorlar.
Toplum olarak bu durumdan bir çok sürücü ve insanlar rahatsız olmaktadır. Hele şu pandemi virüsü döneminde kimin ne taşıdığı belli olmadığı bir dönemde yaşamaktayız. Devletin bu tür insanlara sahip çıktığı bir dönemde bunlara mutlaka mani olunmalıdır.
Birde son dönemler bazı kalabalık ve işlek yol boylarında akşamları konteyner dibinde oturan bayanlar görmeye başladık. Güya konteynerin dibine oturup konteyner den bir şeyler çıkarıp poşetliyor görüntüsü vererek yoldan geçen araç sürücülerine duygu sömürüsü yaptıklarını gördüm.
Geçen akşam geçerken Atatürk bulvarında çöp konteyner yanında bir şeyler karıştıran bir bayanın yanına durup arabadan inerek baktım ve sordum. Bir poşet içindeki kırıntı ekmeklerle meşgul oluyor. Ne yaptığını sorduğumda, “ çocukların yiyecek ekmeği yokta çöp kutusundaki ekmekleri topluyorum” dedi.
Halbuki elindeki poşet çöp konteynerinde çıkarılmış değildi. Gel sana ben kaç ekmek lazımsa alayım karşıda bakkal var dediğimde benimle bakkala gelmedi. Baktığınızda bu hanımların aşiret mensubu (çingene) olduğunu anlıyorsunuz.
Yetkililer mesai haricinde de ana yollarda dolaşırlarsa bu tür insanlara rastlayacaklardır. Artık bu tür insanlara fırsat verilmemelidir. Gerekirse bu çocuklar bu ailelerin elinden alınmalıdır. Zaten bu işi yapanlar ve benzeri ailelerin çocuklarıdır.
Tabi buna Suriye’den ilimize gelenleri de ekleyebilirsiniz. Şunu da belirtmeliyim ki, bunların içerisinde en temizleri ise Afgan göçmenleridir. Bunların tamamı çalışıp kazananlardır. Bunlar dilenmemektedir, bu alışkanlığı olanlara mutlaka engel olunmalıdır.