Duygu dolu mazbata töreni

1 Kasım seçimleri sonrası Ak Partiden Milletvekili seçilen İlknur İnceöz, Cengiz Aydoğdu ve Mustafa Serdengeçti Çarşamba günü seçim kurulu hakiminden mazbatalarını aldılar. Mazbata töreninde ilk olarak mazbatasını alan Ak Parti Gurup Başkan vekili ve Milletvekili İlknur İnceöz Hanımefendi mazbatasını aldıktan sonra yaptığı konuşmasında çok duygulu anlar yaşadığını söyledi.

     İnceöz, “ bu benim seçim kurulundan aldığım 4 Mazbatam, en duygulu aldığım mazbatalardan birisi. 1 Kasım seçimleri çok önemli olduğu için tek başına iktidar olmamız ve ülkenin kaos yaşamaması beni sevindirirken hem de çok duygulandırdı. 1 Haziranda aldığım mazbata sonrası inanın hiç sevinememiştim. Aksaraylı hemşerilerimizin bu desteklerine layık olabilmek için hiç boşluk vermeden çalışıp gayret edeceğiz. Tüm hemşerilerimize ayrı ayrı teşekkür ederim” dedi.

     İl Başkanı Abdulkadir Karatay ve parti yöneticileri ile birlikte mazbatasını alan Milletvekilleri çok sevinçli olduklarını ama bundan sonra daha çok çalışmaları gerektiğini söylediler.

       Kendileri ile söyleşi yaptığım Milletvekillerinden Cengiz Aydoğdu, “ 1 Kasımdan sonra inanın rahatlamadım kendimi bir boşlukta hissettim. Bize Aksaraylı hemşerilerimin gösterdiği teveccühe teşekkür ederken, asıl çalışma ve bu teveccühe layık olma bundan sonra başlıyor. Sorumluluğumuzu ve Aksaraylı hemşerilerimize neler verebiliriz diye düşünüyorum. Asıl gayret ve bu desteğe layık olmak şimdi başlıyor” dedi.

      Mustafa Serdengeçti, “ Aksaraylı halkımıza, ilçelerimize, kasaba ve köylerimize verdikleri destekten dolayı teşekkür ediyorum. Verdikleri bu desteklere layık olmaya çalışacağız. Ankara öncesi yetişebildiğimiz kadar seçmenlerimize teşekkür için ayaklarına gideceğiz” dedi.

      Bizde yeni seçilen 3 Milletvekilimize bundan sonraki çalışmalarında başarılılar diliyor, Aksaray için önemli hizmetler vermelerini bekliyoruz.

                                   4 YIL VERDİĞİM EMEĞE ACIYORUM

      Gençliğimin 4 yılını verdiğim Yeni Asya Gazetesinin 7 Haziran ve 1 Kasım seçimlerinde gösterdiği tavır ve duruşu kınıyorum. Hala gazetede köşe yazarlığı ve üst yönetiminde o dönemden kalma arkadaşlarımın yazı ve tavsiyelerini üzüntü ile takip ettim. Verdiğim 4 yıllık yazar ailesindeki emeğime çok acıdım.

      Bizler 1985 yılında gazeteden ayrıldığımızda ya da gazeteden ayrılmaya zorlandığımızda çok üzülmüştüm. Şimdi baktığımda hiçte üzülmeye gerek olmadığını düşünüyor ve ayrıldığımıza seviniyorum. İyi ki ayrılıp hizmet etmeye devam etmemişim.

      Son seçimde CHP’yi destekleme kararı alan bu gazete seçim sonrası Cumhuriyet gazetesi ile aynı başlığı atmaları beni çok üzdü, “ korku kazandı” başlığını iki gazetede anlaşmış gibi aynı manşeti attılar. Cumhuriyet Halk Partisi tarafından eziyet ve zindanlarda kalan Bediüzzaman Hazretlerinin kemiklerini sızlatarak bu partiyi desteklemek için cemaat ve okurlarına duyurmaları bütün ehli iman kardeşlerimizi üzmüştür.

      Gerçi Allahtan tabandaki okurların çoğunluğu bu tavsiye ve telkini dinlememişlerdir. Dinleselerdi onlara bakışımda çok farklı olurdu. Ama seçim öncesi konuştuğum birçok okuyucusu bu karara uymayacaklarını ve tasvip etmediklerini söylemeleri beni sevindirdi.

      Şimdi okur ve cemaate düşen ise bu düşünceye karşı yukardaki telkincileri bertaraf etmeleri. Edemiyorlarsa böyle bir leke ile yaşamadan oradan kopmalılar. Böyle bir cemaat anlayışı ve düşüncesi gerçekten olamaz.

      Dün bizim gibi genç nesilleri, “ nurlu Demirel” diye Mason Demirel’in arkasından götürenler şimdi Kılıçdaroğlu’nun arkasına koşmalarını istemeleri üzüntü verici. Allah’tan bizler çabuk uyandık da 1985 yılında Demirel desteğine karşı çıkarak gazeteden ayrıldık. Umarım orada kalan kardeşlerimizde bizim gibi ayıkır da bu lekeden kurtulurlar.