Evladın erkeği kızı olmaz
Bugün çocuklar arasında hangisini daha çok sevdiğimiz ile ilgili bir konuyu yazacağım. Bazen cahil ve düşüncesin bazı anne ve babaların dışında kaynanaların bile doğan çocukların kız olmasına rahatsızlık duyduklarını bilmeyen var mı? Bir anne kız çocuğu doğumu yaptığında bazı babalar rahatsız olur ve hatta bir çocuk daha yapayım erkek olsun düşüncesinde olurlar. Hâlbuki evladın kızı erkeği olmaz, evlat her zaman evlattır. Bilmez ki kız çocukları daha çok merhametli ve şefkatli, onlar daha çok sevgiye muhtaçtırlar.
Her insanın fıtratında, sevgi ve saygı görme arzusu vardır. Bunun yaşla da alakası yoktur. Hatta insan yaşlandıkça ilgi, alaka ve sevgiye daha çok ihtiyaç duyar. Büyük insanlar bunu beklerde, çocuklar beklemez mi? Çocuklar daha çok buna ihtiyaç duyarlar. Sevgiyi kimse ile paylaşmazlar.
Sevgi erkek ve kız çocukları için ayrılmaz bir parçadır. Kız çocukları buna daha çok muhtaçtırlar. Sevgiyi paylaşmayan çocukların birisini sever, diğerini ihmal etmeniz, onların birden kıskançlık duygularını depreştirir.
Hiç düşündünüz mü, sevgiden mahrum bir çocuğun haleti ruhiye sini. Her an her dakika kin ve nefretle doludur.
Kız çocukları ise sevgiye daha çok muhtaçtırlar. Bu sevgiyi daha çok anne ve babasından beklerler. Annelerine ise annelik duygularından dolayı biraz daha düşkündürler. Onların kalpleri daha çok yufkadır. Sevilen çocuklar daha çok anne ve babalarını taklit ederler. Devamlı onlara özenti duyarlar. Şahsen ben bunu kendi hayatımda dolu dolu yaşıyorum.
Peygamber (s.a.v.)bir hadislerinde: “Küçüklerine şefkat göstermeyen bizden değildir” buyurarak çocukların en tabii hakları olan şefkatin onlardan esirgenmemesini tavsiye etmiştir.
Sevgiden yoksun toplum ve ailelerde, kız çocuklarının sevilmemesi ve daha çok erkek çocuklarına ilgi gösterildiği görülmektedir. Kız çocukları ise evlat değilmiş gibi muameleye tabii tutulmaları cehalettendir. Hatta erkek çocukları olmayan bazı ailelerin aşağılanması da cehalettendir. Rahmetli annem hep kız çocuğunun olmamasından yakınırdı. Neden kız çocuğu istediğini şimdi daha iyi anlıyorum. Onlar birer şefkat abidesidir,
Toplumda sevgi ve saygıdan mahrum kız çocuklarının hali malumdur. Onlar en iyi şekilde yetiştirilmeleri gerekirken, ilgisiz bırakmak başka sevgi alanlarına itmektir. Sonları malum, acı hâdiseler, yaşanmış hâdiselerle sabittir. Kime güveneceksiniz, adam kendisini anlatırken çok haysiyetli ve dürüst ve sadakatli. Bir müddet sonra bakıyorsunuz, altından bir sürü çapanoğlu çıkıyor. Hele bunlar sanal dünyada ve teknoloji ile yapılıyorsa, vay anam vay.
Şefkat ve merhamet dolu kız çocuklarına Peygamberimiz (s.a.v.) gösterdiği sevgi ve şefkat nedeni ile kendisine; “Kızlar babası” denmesi bir ibret vesilesidir. Bununla ilgili bazı hâdiselerden sizlere örnekler sunacağım:
“Kim ki üç tane kız çocuğu olurda buna sabreder (çocuklarının kız olduğundan şikâyet etmez) varlığını onlara yedirir, içirir ve giydirirse kıyamet günü o kız çocukları onun cehennem ateşine perde olurlar.”
Peygamberimizin dört kızı vardı. Üçü vefat ettiğinden, Hz. Fatıma daima onun yanında idi. Evlendikten sonra Hz. Fatıma sık sık babasını ziyarete gelirdi. Peygamberimiz onun elinden tutar, öper, dizinin dibine oturturdu. Bazen de Peygamberimiz onu ziyarete giderdi. Oda babasının boynuna sarılır, sonra da dizinin dibine oturturdu. Dolayısı ile baba şefkatini doya doya yaşardı.
Dolayısı ile çocuklarımızı bu asırda ne kadar korumaya çalışsak ta, medeniyet adına ha bire bozmaktalar. Böyle medeniyet bence medeniyetsizliktir. Çocuklarımızı ahlaken yok etme düşüncesi, anne ve baba saygısını yok etmiştir. Bugün anne ve babalar çocuklarına söz söyleyemez hale gelmiştir. Çocuklarımızın yetişmesine azami dikkat göstermemiz gerekir.
Sevgi ve şefkate dayalı yetişme, gelecek nesillerin temelini sağlam atacaktır.