Fırıldak dönek arıyor
Dün yazdığım Ak Parti Milletvekili İnceöz’un bana gönderdiği açıklamasını ve Belediye Başkanımız Yazgının yaptığı çalışmayı yazmam sonrası yazıma yaptığı yorumda bana dönek, ve kıblemin olmadığını yazarak duruşum yokmuş. Dinime söven Müslüman olsa üzülmem. Bana bu yazdığı yorumu kopyalayıp sakladım gerekeni yapacağım. Ancak bu arkadaşı 40 yıldır tanırım, birçok kurumda barınamayarak sürekli gezginci olmuştur.
Hatta Doğru Yol Partisi döneminde bile kime el avuç ovduğunu çok iyi biliyorum. Sonra oradan oraya şeddalak kuşu gibi sekmiştir. Makam ve koltuk için her partiden olduğu gibi kim iktidarsa oradan olmuştur.
Hatta Ak Partili vekilin açıklamasını yazdım diye beni eleştiren kıblesiz diyen bu zevat. Aynı Milletvekilline bir yerde koltuk kapmak için elini ayağını ovmuş ama kendisinin kıblesi belli olmadığı için koltuğu kapamamış ve sayın vekil ile Ak Partiye düşman olmuş.
Benim hayatım onun kadar dönek olmamıştır. 17 yıldır Ak Parti kurulalı kıblem de belli, yönümde bellidir. Alenen ve açıkça siyasi görüşünü yazabilen bir gazeteciyim. Bu güne kadarda Ak Parti de bir kişi dışında hiç eleştirdiğim olmamıştır. Ha yarın bir yanlış olur aslanlar gibi çıkıp eleştiririz.
Aksine Sayın Başkan Erdoğan'ın arkasında kale gibi durmuşumdur. Ha şunu da söyleyim partiler din değil, iman değil. Böyle bir kati tutumumda yok, yarın daha fazla seveceğim birisi çıkar onu severim. Ama bugüne kadar Tayyip Beyi sevdim sevmeye devam ediyorum.
Parti içi çekişmeler ve adaylık yarışları olabilir. Ama ben her zaman dengeli olmaya çalışarak düşünceme zarar vermek istememişimdir. Halende öyleyim, benimde dostum olan duygusallık duyduğum bir kurumun arkasına sığınarak orasını kullanma.
Ne sen benim sevdiklerimi sevmek ve ne de ben senin sevdiklerini sevmek durumunda değilim. Asıl kıblesiz sen olmalısın ki, pek cami kapısı bilmezsin. Benim kıblem de belli yönümde belli. Asıl senin kıblen ve yönün belli değil.
Ben milliyetçi ve muhafazakar bir kişiliğe sahibim ve bu düşüncede olan herkesi sevdiğim gibi, bu düşüncede olmayanları da severim. Mız mız konuşmaktan başka elinden ne gelir? Yola çıksan arkandan kaç kişi gelir?
Ben sana ne merhaba derim ne de selam veririm. Sen benim muhatabım bile değilsin. Aslında seni muhatap bile almak istemezdim. Çünkü şu yazıyı yazmaya ayıracak zamana değecek birisi değilsin.
Ben senin adını ağzıma ne alırım ne de başka yerde yazacağın bir satırı bile okumaya tenezzül etmem. Ama yazdığın o mesajı hukuk önüne taşıyacağım orada görüşeceğiz. Yoksa senin dünün ile bu gününü ele alırsam senin için hiç iyi olmaz.
Benim o yazımda ne var ki, kıblesiz olayım. Bir Milletvekilinin açıklamasını ve Belediye Başkanının çalışmasını yazmamdan neden bu kadar rahatsızsın? Sen utanmaz mısın daha dün Ak Partinin kapısını aşındırdığını görmedik mi?
Aksaray’ın dört Milletvekili var dördü ile de hukukum iyidir. Partili olmak başkadır, insani ilişki içinde olmak başkadır. Geçen hafta Ak Parti Milletvekili Cengiz Aydoğdu Beyin İçişleri Bakanlığın bütçesinde yaptığı konuşma çok hoşuma gitti arayıp kendisinden istedim. Ama metin olmadığı için yayımlayamadım. Bunu yayınlasa idim dönek mi olacaktım?
MHP ve İyi parti Milletvekillerini mecliste ziyaret ettim ve köşeme alıp yazdım. Peki bunu yazmak döneklik mi? Yeri gelir eleştirirsin, yeri gelir översin. Bunlar zamana göre yapılan işlerdir. Bir siyasi ile sizin aranızda problem var diye doğruları yazmayalım mı?
Edepli ve dürüst ol, bana sataşırsan kafanı örse vurursun. Sen benim muhatabım değilsin, hukuk önünde görüşmek üzere.