Gurbetçi dışarıdan ülkemizi daha iyi izliyor
Gurbetçilerimizin 3 yıldır korona nedeni ile sınırlı geldiği ilimizde bu sene nerede ise ülkemize gelen hemşehrilerimizin sayısı gerçekten fevkalade yoğun. Ülkelerin farklı anlarda okulların tatil olması nedeni ile yedinci ayın başında gelen gurbetçilerimizin bir kısmı geri dönerken, okulların bazı eyaletlerde yeni tatil olması ile Almanya’da çalışanlar yeni geliyorlar. Dolayısı ile bu geliş gidişler dokuzuncu ayın sonuna kadar devam edecek.
Gelen gurbetçilerimiz ilimize hareketlilik ve bolluk getirdiler. Esnaflarımızın asık suratları gülümsemeye döndüğünü görmekteyiz. Her alanda alışveriş yapan gurbetçilerimiz her sektörde alışveriş yaparak piyasanın canlanmasına neden olmuştur.
Tabi gelen gurbetçilerimizin fikirleri de çok önemli. 4 ayrı ülkede yaşayan hemşehrilerimizden Mustafa Ünsal Almanya, Hüseyin Söğüt İngiltere, Kasım Paylan Hollanda, Rasim Keskin Avusturya ve Hüseyin Dinç Avusturya’dan, sonradan kendisi ile iletişim kurdum.
Bu arkadaşlar geçen yıldan bu yana benimle görüşüp tanışmak ve sohbet etmek için sürekli arıyorlardı. Kısmet bu seneye imiş 4 arkadaşla bir araya gelince bu sohbete Hüseyin kardeşimde dahil oldu. Sohbet geçen Cuma günü muhtemelen 3 saat sürdü.
Hemşehrilerimizle yaptığımız sohbet ülkemiz ve yaşadıkları bölgelerdeki yaşam koşulları ve siyaset olurken benim “köyde yaşam” programım ile ilgili oldu. Benim yazılarımı ve belgesellerimi hiç kaçırmayan bu hemşehrilerimiz kendilerini bayağı yetiştirmişler.
Seçimler 10 ay kalması ile ülkemizdeki siyasi atmasförünü değerlendiren hemşehrilerimiz tereddütsüz Tayyip Erdoğanın tekrar kazanması yönünde hem fikirler. Ben kendilerine Avrupa'daki hemşehrilerimiz bu konuda ne düşünüyor diye sorduğumda.
Tereddütsüz % 80 vatandaşlarımız Tayyip Erdoğan'ın ülke siyasetine ve dış ülkelerle yaptığı diyaloğa dikkat çekerek ülkede yaşayanlar bunu bilmezler, ama biz dışarıda bunu çok iyi görüyoruz. Ülkeye böyle bir lider gelmedi bizimde bu dönemde başımız dik durdu diyorlar.
Ekonomi konusuna gelince bizlerin Avrupa'daki yaşamlarına oradaki kazancımıza göre kazancımız yetmiyor ve Türkiye’den daha pahalı yaşıyoruz. Avrupa'ya göre Türkiye daha ucuz durumda diye ifade ediyorlar.
Ülke olarak bizi kimse önemsemez ve umursamaz iken artık başımız dik ve gururla yaşıyoruz diyorlar. Yeni nesil ise 20 sene öncesini bilmediği için o günleri sanki bu gün gibi bildiklerinden eleştiri yapıyorlar. Aslında tarihi ve geçmişi okumalılar diyorlar.
Ülkede alışveriş yaparken bizleri esnafımız eski gurbetçi gibi görmemeliler. İnanın kazancımız eski kazanç değil diyorlar. Ama paramız ülkemizde kalsın diye alışverişlerimizi artık Türkiye’de yapıyoruz diyorlar.
Avrupa'nın ülkemizi neden sevmediğini çok iyi bildikleri için “ dünya beşten büyük” sözleri onlara artık karşılarında bir Türkiye olduğunu anlamaları ve ülkemizin büyümesi ve güçlenmesi onları çok rahatsız ettiğini vurguluyorlar.
Bizi kimse adam yerine koymaz iken bu gün en ön safta ve dünyanın bir çok sorununu çözen bir ülke olması nedeni ile Tayyip bey bir seçim daha bu ülkeyi idare etmelidir diyorlar. Bir dönemde ülke daha iyi ve güçlü duruma geleceğini beyan ediyorlar.
Dışarıdan ülkemizi daha iyi gören gurbetçilerimiz eskiden değişik partilerde olduklarını ama son dönemlerde ülkedeki gelişmeler sonucu Tayyip Beyi desteklediklerini söylüyorlar. Parti yerine ülkenin konumuna önem veriyorlar. Dolayısı bu hemşehrilerimizle daha çok ülke meselesi ve siyaset sohbeti etme imkanı buldum. Hepsine teşekkür ediyorum.