İnceöz ve Yazgı ile söyleşi
Darbe girişiminden sonra ilk defa kendileri ile yüz yüze görüştüğüm Ak Parti Gurup Başkanvekili Sayın İlknur İnceöz ve Belediye Başkanımız Haluk Şahin Yazgı ile geçtiğimiz günlerde sakin ve normal bir ortamda darbeyi konuştuk. Pazar günü sabaha karşı meydanda saat 03 gibi Sayın İnceözle darbe günü yaşadıklarını konuşurken, Pazartesi günüde Sayın Belediye Başkanımız Haluk Şahin Yazgı ile K68 Televizyonunda bir program için bir araya geldim. Gerçektende anlattıklarını dinlediğimde tüylerim diken diken oldu.
Önce Sayın İnceöz ile yaptığımız söyleşiye gelirsek, İnceöz darbenin başladığında evinde olduğunu ve Özel Kalem Müdürü Fatma Hanımdan aldığı telefon üzerine öğrendiğini ve hemen meclise gittiğini söyleyerek şunları söyledi:
“ olayı duyar duymaz Meclise gittim, benimle beraber bazı Milletvekili arkadaşlarımda oradaydı. Bizimle beraber CHP ve MHP’li bazı arkadaşlarda oradaydı. Çok az sayımız olmasına rağmen genel kurul salonunu meclisi aydınlatarak orada toplandık.
İçeriye gazeteciler alınmıyordu, onların girişini sağladık. Meclis genel kuruluna gazeteciler alınmazken biz o gece gazetecileri salona aldık. Meclis Başkanımızda o sırada Meclise gelerek burada toplandık.
Ben burada bazı Televizyonlara bağlanarak darbeye geçit vermeyeceğimizi ve halkımızı aşamayacaklarını söyledim. Hatta meclisi onlara teslim etmeyeceğiz darbeye de geçit vermeyeceğiz diyerek duruşumuzu ortaya koyduk.
Ardından Hasan Doğan aradı beni bende Sayın Cumhurbaşkanımız nasıl diye sordum. Durumunun iyi olduğunu İstanbul’a döndüklerini söyledi. Bu sevindirici haber bizi daha da sevindirmiştir. Bizde artık rahatladık derken Meclis üzerinden alçak uçuşlarla helikopterler geçmeye başladı. Tabi ardından Başkan vekillerinin bulunduğu yerlere bombalar atıldı.
Bomba atıldığında camlar buzlu cam olması nedeni ile tuz gibi dağıldı. İkinci bomba çok daha sarsıtıcıydı. Meclise askerler insan sokmuyordu, poliste giremiyordu. Sonra birden halkımız Cumhurbaşkanımızın çağrısı üzerine Meclis kapısına da gelmişlerdi. Halkımızın tepkisi ve direnişi ile Meclisten dışarıya çıktık.
Gerçekten bu korkutucu bir durumda dimdik ayaktayız diyerek darbeye meydan okuyan vekilimizi tebrik ediyorum. İlimizin böyle bir vekili olması Aksaray için gurur verici bir durum olsa gerek.
Pazartesi günüde Belediye Başkanımız Sayın Haluk Şahin Yazgı ile yaptığım söyleşide ise Yazgı kendisi hakkında konuşanları adeta fare deliğine soktu.
“ ben Fetö terör örgütünün gayri resmi yerlerini yıkarken burada siz terörist yetiştirip çocukların beynini yıkıyorsunuz veliler buradan çocuklarını zehirletmeden alsınlar dediğimde bana ne işi var orada bu söz çok ağır oldu diyenler hamdolsun darbe girişimi ile bizi anlamış oldular. Şimdi bana ne kadar haklıymışın diyorlar.
Bu örgütün örgüt olduğunu 15 sene önceden biliyordum ve bunu söylediğimizde bize yanlışsınız diyenler hala o örgütle irtibatlı halde idiler. Hamdolsun Tahşiye kumpası ile içeriye alınan Molla Muhammedin kitaplarını ben 10 yıl öncesinden okuyup bunların bir cemaat değil örgüt olduklarını öğrendik.
Benim bir çocuğum var bunların okulunu bırakın kapısından geçirmedim. Bunların okullarında daha düne kadar çocuklarını okutup irtibatını kesmeyenlerin şahsımla ilgili yaptıkları algı operasyonuna sadece gülüp geçerim.
Ben bu yapı ile yıllar öncesinden mücadele eden gurupla beraber hainliklerini çevremize anlatmışımdır. Bunlarda ne Allah korkusu nede cemaat düşüncesi var. Bunlar dinler arası diyalogla bir harmanlama yaparak yeni bir din oluşturmaya çalıştıklarını 15 yıl öncesinden bilen bir kişiyim. Siyasete girdiğimizde bende tüm partililerimiz gibi bazı davetlere katıldım. Ama ben hiçbir zaman bunlarla samimi olmadım, çünkü yaptıklarının tamamı sahte idi.
Bunların bir gün ülkeyi karıştıracaklarını biliyordum. Bunu 10 yıl önce Molla Muhammedden duydum. Ama bu kadar zalimlik ve acımasızlık yapacaklarını tahmin etmiyordum. Alçakça sivil vatandaşlarımıza kurşun sıkacaklarını düşünmemiştim. Bunlar tam bir cani kendilerinden başka kimseye hayat hakkı tanımayan bir örgüt görmedim” dedi.
Aslında Sayın Yazgının burada yaptığı konuşmalar tam bir altın vuruştu. Programı dünyanın her yerinden izleyenler beni arayarak tebrik ederek altın vuruş cümlesini izleyenler söyledi. İşte bende bundan dolayı Sayın Yazsı ben ne kadar paralelsem Yazgıda o kadar paralel diye bundan dolayı söylüyordum. Bunları kendi ağzından dinleyerek kendisinin 15 yıl öncesinden bu yapılanmaya karşı olduğunu ben biliyordum bunu kendiside programda anlattı. Hatta algı yapanlara güler geçerim herkes kendisine baksın dedi.