İnsanın gönlüne girmenin gücü yok

ERDOĞAN KAYA
ABONE OL

      İnsanların elde ettiği üç çeşit güç bulunmaktadır. Para gücü, makam ve mevki gücü ve toplum insanı olup insanların sevgisini kazanma gücü. Bunların içinde en kötüsü makam ve mevki gücü kazanarak insanlara tepeden bakma gücü. Para gücü ise paranla insanları kullanmak ve her şeyin para olduğunu düşünmek. Ama paran bittiğinde o güç ayaklar altına düşme gücü. Saygı ve sevgi gücü ise toplum nazarında hiçbir şeyle ölçülmeyen güçtür. Paranda, pulunda ve makamında olsa insan olmak her zaman o insanı güçlü kılar.

Geçen bir eski milletvekilimizle konuşuyorum. Biraz dertlendik kendisine nasıl gidiyor diye takıldım. Bakın bana nasıl bir cevap verdiğini sizlerle paylaşayım.

“ Erdoğan bey Milletvekili iken arkanda Meclis gücü oluyor, her kapı sana açılıyor. Dün mecliste iken anında telefonuma bakan idarecilerimiz, şimdi on sefer arıyorum dönmüyorlar. Sokakta yürürken dün herkes halımı hatırımı soruyordu, şimdi bakıyorum insanlar görmezlikten geliyor. Ancak çok yakın olduğunuz dostlarınız hatır soruyor. Tabi o dostları elde etti iseniz. Elde etmediyseniz onlarda sizi görmezlikten geliyor” dedi.
     

Hakikatetende bu arkadaşımız o dönemler toplumda çok sayılıp konuşulan bir vekildi. Hemen aklıma şu geldi insanlar güce mi tapıyor, yoksa çok menfaatçi mi? Veyahut o gücü elde edenler insanlarla iyi iletişim mi kuramamış? En önemlisi dün yola çıktığı kadim dostlarını koltuğa oturunca etrafını saran yalakalara mı değişmiş bu çok önemli.
       

Geçen sene Ulu Cami önünde yürüyorum yine eski bir seçilmişimiz kalabalığın içinden geçiyordu. Baktım hiç yalanım yok kimse merhaba etmedi. Ayakkabı boyacısının yanından geçerken boyacı ayağa kalkıp hal hatır sordu. Allah kimseyi bu duruma düşürmesin.
      

İnsanlar vefalı olmalı, hiçbir koltuk kimseye baki değil. Eğer hoş bir seda bırakmamış iseniz inanın toplumun içine çıkamazsınız. Önemli olan hoş bir seda bırakarak gerçek dostlarınızı koltuğa oturunca unutmamamınız. Koltuk altınızdan gidince adama dost lazım.
     

Hiçbir koltuk baki değil, insanlar gibi o koltuklarda fanidir. Kimse o koltukları baki zannetmesinler bir gün o koltuk altından gittiğinde gerçek dostlarını görecekler. Dost acı ve tatlı günlerinde senle beraber olanlardır. Kimse geldiği yeri unutmasın.
        

Çok insanlar vardır sokakta selam vermezsiniz ama ona koltuk güç verir o koltuk gücü ile palazlanır. Ama o koltuk altından gittiğinde kimse selam vermez yüzüne bakmaz. Allah yüzünüze bakacak dostlar nasip etsin. Gerçek dost zor gününüzde yanınızda olandır, iyi olduğunuzda olanlar değildir.
        

Allah Hz. Ömer’in adaleti ve şefkati gibi idarecileri bizlere nasip etsin. İşte tam olmasa da Sayın Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan bundan dolayı halkımız tarafından seviliyor. Ama gelin görün ki, onun sevgisi ve gücünü kendine kılavuz edip celallanalar boş kovandan başkası değildir. Onun için kendini beğenmiş dünyayı ben yarattım düşüncesinde olanları geçmişte çok gördük şimdi kimse yüzlerine bakmıyor. Burada amacım hiçbir şahsı hedef alarak kırmak niyetinde değilim. Herkes hissesine düşeni alsın yarının hesabını yapsın.