İstanbul Trafiğini görsek Aksaray’a oh deriz
6 gündür İstanbul’da idim, günümün çoğunluğu EMİT tanıtım fuarında geçti. İstanbul Beylikdüzü TÜYAP’ın salonunda gerçekleştirilen fuar ile ilgili düşüncelerimi iki gündür yazmaya devam ediyorum. Bu yazılarıma netten yorum yapan İstanbul’da ikamet eden arkadaşların sitemlerine inanın bir anlam veremedim. Ben kendilerini yakinen tanımıyorum sadece internet üzerinden biliyorum. Çetin kardeşimi fuarda görüp tanıştık. Kendilerinin fuara davet edilmediğini, önceki fuarlarda şov yapan siyasilerin nerede olduğu soruyorlar.
Hani bir atasözümüz var, “ yalancının mumu yatsıya kadar yanar” diye. Siyasi beklenti içinde olup da bu tür tanıtımları siyasi şov olarak kullananların mumları zaten söndü. Bakın İstanbul’da yaşayan ve Camilören dernek Başkanı sevgili kardeşim Salih Şimşek standa geldi bir arzunuz isteğiniz var mı dedi. İki gün üst üste gelerek bizlere destek verdi. Hatta beni alıp kendi arabası ile İstanbul’u gezdirdi. Bunu ben kendisinden istemedim böyle bir talepte de bulunmadım. Sizlerde gelip böyle bir girişimde bulundunuz da hayır mı dedik.
Birileri ile problemleriniz olabilir veya kızadabilirsiniz. Beni bu fuara davet eden olmadı ben gitmek için talepte bulundum ve bu yaşıma rağmen Aksaray’ın tanıtımı için 5 gün hem Televizyonumuza hem de gazetemize haberler gönderdim. İnanın akşam otele geldiğimde ayakta duracak halim yoktu. Bir gazeteci olarak Aksaray’ın tanıtımına ne katkıda bulunurum düşüncesinden başka bir düşüncem olmadığı gibi bir maddi beklenti içinde de olmadım.
Eteğinizdeki taşları dökün Aksaray ile ilgili neler yapabiliriz bundan sonra onları tartışalım. Geriye bakmanın geçmişle hesaplaşmanın kimseye bir faydası yok. Benim ziyaret etmek isteyip de ziyaret edemediğim birçok dostlarıma inanın uğrayamadım. Yusuf kardeşimde, Çetin kardeşimde artık önlerine bakmalılar. Daveti falan boş verin bu şehir bizim hep el birliği ile gelin birlik ve beraber olalım, uzun lafın kısası bu değil mi?
Benimde gönlüm isterdi ki, hemen karşımızdaki Bayburt standında İstanbul’da ikamet eden Bayburtlular derneği 4 gün boyunca organize ettikleri kendi markalarını hazırlayıp misafirlerine ikram ettiler. Gelecek yıllarda bende sizlerden böyle bir girişim bekliyorum ve bu çalışmalarınızla bizi sevindirin ve bizde sizleri alkışlayalım.
Fuarın bana göre bir numaralı baş mimarı Sayın Belediye Başkanı Haluk Şahin Yazgı idi. 4 gün boyunca fuardaki tüm illerin satnadlarını gezerek Aksaray’ı anlattı. Fırsat buldukça görsel medya ve yazılı basın kuruluşlarını ziyaret etti. Somuncu baba filminin yönetmeni Kürşat Kızabazı davet ederek gün boyu burada medya mensuplarını ağırlayarak Aksaray’ı anlattılar. Hatta bazı satandlar da gördüğü ilgi çekici sergileri gelecek yılda bizde yapalım diye notlar aldırıp bir çalışma içinde bulundu. İşte bundan dolayı hem Valiliğimize ve hem de Belediyemize başarılı tanıtım ödülü almalarına vesile oldular.
Ben Cuma günü Salih Şimşek kardeşimle İstanbul’u dolaşma imkanı buldum. Aksaray trafiğini eleştirenlere bir şey söylemek istiyorum, bırakın şu trafik eleştirmesini bunca araç fazlalığına rağmen her şeyimiz güzel. İstanbul’da araçla dolaşmak ve gezmek artık bir kabus olmuş. Beylikdüzün’den Fatihe gitmek için 1,5 saatimiz yolda geçti.
Ben burada çekimler yapıp görüntüler aldım ve yatsı vaktini buldu. Bu saatte tekrar Beylikdüzüne gitmek için yola çıktık, ama buraya ulaşmak herhalde bir 3 saatimizi alacaktı. Arabamızı yarı yolda bir parka park ederek metrobüsle gitmek durumunda kaldık.
İstanbul’da araçla gezmek bir kabus olmuş, gününüzün tamamı yollarda geçiyor. İstanbul’da ancak Tramvay, Metrobüs veya Metroyu kullanırsanız bazı yerleri dolaşabilirsiniz. Sizlere tavsiyem İstanbul’a gittiğinizde aracınızı bir yere park edip Metrobüsleri kullanın.
Pazar günü fuarın kapanışı ile yola koyulduk. İnanırmısınız Beylikdüzün’den Kadıköy çıkışını 2,5 saatte çıkabildik. Aksaray’dan gece İstanbul’a girişimiz 6,5 saat sürerken gelişimiz tam 11saati buldu ve 7 saatlik yolun geri kalanı İstanbul içinde trafikte geçti.
Şunu demek istiyorum Aksaray trafiğinden şikâyet edip abartanlar gidip İstanbul trafiğini görmeliler. Boşu boşuna bu güzelim şehirde bunca araç artışına rağmen trafikten şikâyet etmenin bir anlamı olmadığını düşünüyorum.