Köyet gezimizden notlar

ERDOĞAN KAYA
ABONE OL

Geçtiğimiz günlerde sevgili dostum Köyet sahibi Ahmet Koçaş beni fabrikaya davet ederek gezdirdi. Zannedersem bundan 3-4 yıl önce Köyet’i tanıtım amacı ile fabrikayı gezmiştim ve orada çekim yapmıştım. Şimdi ise yenilenen, genişletilen ve yeni teknoloji ile çalışan fabrikayı tekrar gezme imkanı buldum. Bunu neden yazma gereği duyduğuma gelince ilimizin öz sermayesi ve ülke genelinde birinci sınıf işletmelerden birisi olması nedeni ile yazma gereği duydum. İlimiz öz sermayelerinden olan işletmelerde bizi davet edip gezdirirse değerlendiririz.

      Köyet gerçekten ülke geneline yayılmasa da ilimiz ve çevre iller açısından fevkalade bir marka ve kalite olmuş. Ben önceki gezimde gördüğüm hijyenlik ve kaliteden dolayı bu markayı almaya başladım.

        Köyet sucuk, pastırma, sosis, salam, çemen kavurma üretimi yapıyor. Ayrıca fabrika genişledikten sonra perakende et satışı yapmaya başlamışlar. Fabrika nerede ise iki katına büyütülerek genişletilmiş.

         %80 tamamlanan fabrika tekrar yeniden üretime geçmiş. El değmeden son teknoloji ile üretim yapmaya başlamış. Etin girişinden piyasaya sürülene kadar her şey el değmeden teknoloji ile üretiliyor.

        Ahmet Bey bizi fabrikayı gezdirirken, önce üzerimize mikrop kapmamak adına galoşlarımızı, gömleğimiz ve kafamıza büyük bir galoş giydirdi. Benim en çok merak ettiğim ise etlerin nasıl hazırlanıp yapıldığı idi.

         Etin sırt bölgeleri pastırma olarak çıkarılıyor, sonra yağsız bölümleri sucuk olarak ayırt ediliyor. Ardından önce kıyma olarak hazırlanıp sonra baharatı karıştırılıyor. Baharat ise ne karışımlı ne de hile var tamamen gerçek baharatlar kullanılıyor. Hatta katkı yapılan baharatların hepsinden tattım ve baktım.

         Sucuk yapıldıktan sonra dinlendirme ve kurutma makinalarına baktım, hepsi tam teknoloji ile hazırlanıyor. Pastırma ise öyle üç beş günde hazırlanan bir şey değil günlerce dinlendirme ve kapalı alanda kurutmada bekletiliyor.

          Kavurma ve çemen ana dolunun en lezzetli ve çemeni kokusuz olarak hazırlanıyor. Sosis ve salam da öyle en iyi şekilde hazırlanan gıda olarak soframıza geliyor. Yine bir bölümde et satışı yapılıyor, müşteri nasıl et istiyorsa öyle alıyor.

         Ahmet Koçaş kısa ve net olarak şunları söyledi: “ amacımız kendimizin yemediğini müşteriye yedirmemek. Ayrıca ülke geneline dağıtım yapalım diye kaliteden taviz vermemek. Hırs ve daha çok kazanma düşüncesi güdersek kaliteden taviz veririz. Gün geçtikçe kaliteden taviz vermeden genişlemek” dedi.

        Gerçekten bu kaliteli gıda maddesinin ilimiz organize sanayinde üretilmesinden çok memnun oldum. Bundan dolayı kendi öz sermayelerimize sahip çıkmak adına böyle bir yazı yazmayı gerek duydum. Kendilerine başarılar diliyor, kaliteden taviz vermemelerini temenni ediyorum.