Paralı gazeteci olmam

Cumartesi günü çarşıda dolaşırken demokrasi meydanında bazı tanıdıklarla sohbet etme imkanı buldum. Bunlardan birisi bana neden hiç seçimlere ve siyasete değinmiyorsun dedi. aslıda ülke idaresi ile ilgili genel düşüncemizi yazıyorum. Ama vatandaş isim vererek bir taraf olmamızı bekliyor. Elbette bir tarafımız var, bunu çekinmeden yazan bir gazeteciyim. Ama bunu bir gelir ve menfaat karşılığı yapan bir gazeteci değilim. Benim ara sıra cebimi gör bende senin için kalem oynatayım diyen birisi değilim.

Aksaray küçük bir yer, herkes birbirini tanıyan kişilerdir. Şahsen bende hiçbir siyasi görüşe bakmadan milletvekillerimizle ve siyasi parti yöneticierim ile ikili ilişkileri iyi olan birisiyim. Siyasi görüşler farklı olabilir ama ikili ilişkiler çok faklıdır ben buna çok önem gösteririm.
Ha siyasi görüşü farklı diye bir yanlışı olduğu zaman yazmayacağım diye bir konu yok. Ben burada dostluk ve ikili ilişkilere çok önem veririm. Bunlar benim için paradan önce gelen bir konudur. Parayı bulursun da dostu her zaman bulamazsın.

Seçimlere aday adaylığı başladığı bir dönemde aynı partiden bir çok tanıdığım ve ikili ilişkilerimin olduğu dostlarım var. Henüz aday olmamışken aday adayı iken birisini övmem diğerine dokunabilir. Dolayısı ile adaylıkları hayata geçtiğinde kendileri ile yazarım.
Ancak Cumhurbaşkanlığı adaylıkları netleşti sayılır. Bu iki adayın dışında aday olanlar ise göstermelik aday olacaktır. Atmış küsür yaşımda öğrendiğim bir hususu bu dönem öğrenmiş bulunmaktayım. Seçim kazanmış gibi 8 kişilik bir başkan yardımcılığı.

Bir yıl gibi bir zaman içerisinde 6 masa olarak bir araya geleceksin. Sonra masadan kalkacaksın, karşılıklı bir sürü lafları birbirinize edeceksiniz. Sonra ne oldu ise üç beş saatte tekrar bir araya gelerek kazanamaz dediğin adayın adaylığını onaylayacaksın.
Bu hareket Cumhur ittifakına yaramış ve şanslı duruma getirmiştir. Anacak benim çok farklı bir düşüncem ise ülkemiz düşmanları ve Erdoğan gitsin diye isteyen dış güçler Akşener’i tekrar masaya getirerek Kılıçdaroğlu’nu onaylattılar.

Bu konuya sonra değiniriz ama ilimiz için adaylar belli olmadan onlarla ilgili olumlu ve olumsuz yazmak, aday adaylarını üzeceği için adaylıklarını beklemek en doğrusu olan düşünce olduğunu düşünüyorum.

Ha adam cebine üç beş kuruş koyar beni destekle der ona bir şey demem. Benim genel düşüncem ise bu tür işleri kabul etmediğim gibi kimsede veremez. Ama bir gazete aday adaylarının reklam ve başka karşılıklı işlerini yaparak üç beş kuruş alır buda gayet normal.
Gazetelerin yaşayabilmesi için elbette bir şekilde bir yerlerde karşılıklı hak edişler alması normaldir. Ama beni destekle diye yan cebime üç beş kuruş sok diye yazıp çizmek alanın işidir ve ben bunun dışındayım.

Dolayısı ile bana neden siyaset yazmıyorsun diyenlere şu aşamada neden yazmadığımı kısada olsa anlatmış oldum. Devlet bana üç beş kuruş veriyor ve bununla yetiniyorum, başka şeylere gerek yok birde dostları kırmak istemiyorum.