PKK sosyalist bir yapılanma mı?

Geçen hafta içi Vakit kanalında bir söyleşi vardı bilmem izleyenler oldu mu? Televizyonda izlemeyen net üzerinden haberleri takip edenler belki görmüş ve azda olsa izleme imkanı bulmuştur. Eski PKK önde gelenlerinden Abdullah Öcalan’ın kardeşi Osman Öcalan o programın konuğu idi. Bir saate yakın yapılan röportaj da örgütün durumundan nasıl kurulduğuna kadar en ufak teferruatına kadar anlatan Osman Öcalan örgütün bir Sosyalist yapılanma sonucu ortaya çıktığını anlattı.

       Hani şu batı illerinde zaman zaman gezilerde falan beraber oldukları sol yapılanmaların aynısının Kürt bölgesinde de yapılandığını açık bir şekilde anlattı. Yani Kürtlerin haklarının korunması diye bir durum olmadığını burada sol yapılanma yaşandığı ortaya iyice çıktı.

      Gezi olaylarında falan durup dururken PKK ile sol illegal örgütlerinin kol kola birleşmelerini yadırgamamak lazım. Bunlar zaten birbirini tamamlayan aynı düşüncenim elemanları oldukları için ne zaman şer bir birleşme olsa hemen birbirlerini destekliyorlar.

      Siz zannediyormusunuz ki, son günlerde aydınların PKK destek bildirisi yayınlamalarının tesadüfü olmadığını. Yine bazı sol hukukçuların aynı şekilde bölücü örgüte destek vermek için imza vermeleri tesadüfü değildir.

     Hatta bazı sol uçların Güneydoğu Anadoluda ne işleri varda oraya eylem ve yürüyüş yapmaya gittikleri tesadüfü değildir. Öcalan açık bir şekilde kendilerinin sol yapılanma içinde yetiştiklerini beyan ederek birbirlerini desteklediklerini söyledi.

       Hatta örgütün ekseriyetinin Kürt Alevi ve Ermenilerden oluştuğunu saklamadan anlattı. Kendilerinin ermeni köyleri ile komşu olduklarını ve köylerinin bir kısmının da Ermeni olduğunu söylerken ben Ermeni değilim diyemedi. Yani yaşadıkları bölgede Kürt Ermenisi oldukları ortaya çıkmış oldu.

       PKK’nın kuruluşu sosyalistlerin bir araya gelmesi ile başladığını söyleyen Öcalan, bize TKPC örgütü destek verdi ve bazıları bu örgütün kurulmasında içinde yer aldığını söylüyor. Hatta şuanda örgütün üst düzeyinde olanların bazıları bu örgütten gelenler olduğunu açık bir şekilde dile getirmektedir.

      Örgütün kuruluşu her ne kadar Kürtlerin aşağılandığı düşüncesinde kurulsa da işin aslında sol marjinal örgütlerin desteği ile kurulduğunu saklamaktadır. Dolayısı ile Kürtlere özgürlük sloganı sonucu Kürt halkını arkalarına aldıklarını söylemektedir.

      Hatta Selahaddin Demirtaşın kendilerini temsil eden bir lider olmadığını ve militan olduğunu dile getirmektedir. Demirtaşın Aponun mahiyetinde olmadığını Cemil Bayıkın emrinde olduğunu dile getirmektedir. Cemil Bayıkın örgütün dışına çıkarak kendi kadro ve ekibini kurarak yakınlarını lider olarak atadığını Demirtaşın da bunlardan birisi olduğunu açık bir şekilde dile getirmektedir.

      Diyarbakır Belediye Başkanının da Bayıkın akrabası olduğunu söylemektedir. Doğudaki ilçelerdeki hendek ve barikatlatın acizlik olduğunu ve burada görevlendirilen insanların göz göre göre telef olduğunu ve bunun doğru olmadığını söylemektedir.

      Kürtlerin Türkiye ile ayrı yaşamasının mümkün olmadığını, barış sürecini Kandilin bozduğunu ve bundan Kandilin zarar gördüğünü açıkça dile getirmektedir. Hatta PYD’nin aslında PKK ile aynı düşüncede olduğunu da inkar etmemektedir.

      Batının ve ABD’nin her ne kadar PYD’yi terör olarak görmese de terör örgütünün elebaşları beraberliği inkar etmemektedir. Batının bu tutum ve düşüncesi ise gösteriyor ki terör örgütüne resmen ve açıkça destek vermektedirler.

      Dindar ve dinine düşkün olan doğu halkının bu örgütün kendilerini temsil etmediklerini artık görmeliler. Örgütün dinle, imanla alakası olmadığı gibi ermeni ve Alevi kökenlilerin örgütte söz sahibi olduklarını ılımlı görünen Osman Öcalan bile inkar etmiyor.

      Kendi köylerinin bir kısmının Ermeni olduğunu saklamayan Öcalan kendisinin ermeni olmadığını söyleyemedi. Bu nedenle ülkede çeşitli kaos çıkması ve terör örgütlerinin devlete karşı başkaldırmaları ve saldırıların devleti sarsarak insanları ümitsizliğe düşürmeleri amaçlanarak devletin zayıflaması kendilerinin işine geleceğini açıkça söylüyor.

     O zaman bize düşen ülkemizi kaosa sürüklemeyi düşünen tüm sol örgütlerin oyunun gelmemek. Ülke kaosa sürüklenirse ülkede başarı elde edeceklerini söylemektedir. Vatanper her vatandaşımız ülkemizin birlik ve beraberliğinden taviz verip bu hainlere fırsat vermemeliyiz. Mütedeyyin Kürt vatandaşlarımızda kimlerin kendilerini kullandıklarını bilmeliler. Doğrusu Kürt temsilcisi değil Kürt solu mücadelesi verilmektedir.