Yazgı tanıtıma damga vurdu

Konuya geçmeden önce iki gün önce yazdığım yazıyla ilgili bir kaç cümle yazıp konuya geçeceğim. Gazeteci ile gazeteci olmayan ayırt edilmeli yazımdan alınanlar olmuş. Adamlar her rutubetten nem alıyorsa, yarası olan gocunur demekten başka elimden bir şey gelmez. Bir arkadaş hastahanede sıra dışı muayene ile ilgili benimle birlikte 50 civarında kişiye mesaj atmış. İçinede boyu kısa bir gazeteci diye yazmış. Benimde boyum kısa olduğu için beni arayan dostlar oldu. Beni zannederek sordular, bende şaşırdım.

Zaten gazeteci olanlarla olmayanları kamu kurum ve kuruluşlar ayırt etmeli diye bir yazıyı kaleme alacaktım. Bu konu vesile oldu ve bende konuyu yazdım. Allah şahidim kimseyi hedef almadığım gibi şahıslar aklıma bile gelmedi. Ama ortada bir gerçek var.

Ben gidip hastanede ben doktorum diye bir polikinliğe gidip oturup hasta muayene edemiyorsam, ya da bir tamirciye gidip araba tamir edemiyorsam, her mesleğin kendine has eğitimi ve çıraklığı var. Her eline fotoğraf makinesi alıp sokağa çıkan gazeteci olmamalı.

Her mesleğin kendisine has inceliği ve eğitimi vardır. Bu eğitimle olur veya pratikte olur. Ben o yazımda bizim mesleğin önemine ve kurumların kim gazeteci kim değil buna dikkat etmelerini yazmaya çalıştım. Başka mecralara çekenler oldu ise bu onların problemi.

Gelelim Aksaray Belediye Başkanı Sayın Haluk Şahin Yazgının geçen hafta her gün bir ulusal kanalda Aksaray ve hizmetlerini anlatması Aksaray için bir kazanç olmuştur. Bana göre bu kadar Aksaray’ı dünyaya tanıtım ilk defa bu kadar güzel tanıtılmıştır.

Ha bu anlatım içinde farklı yorumlar yapanlar elbette olacak, onlarada saygı duyarım. Ama hangi siyasetçi eline geçen bu fırsatı değerlendirip yaptığı çalışmaları dünyaya anlatmaz ki? Böyle bir fırsat hangimizin eline geçse değerlendiririz.

Efendim neden bir kanalda çıkmadı, bir kanal yetmezmiydi diyenlerde oldu. Yetmez efendim, birisinde izlemeyen başla kanalda izleme fırsatı bulur. Ben bu tür eleştirileri yapanlar belli sayıdaki kişiler olduğunu biliyorum.

Aksaray belli sayıdaki kiş değildir, Aksaray da yaşayan binlerce kişi vardır. Elbette muhalefet eden muhalifler olacaktır. Muhalifsiz işlerin tadı zaten olmaz. Ama esas menmun olanların sayısına bakmak lazım.

Ulusal kanallarda Yazgının anlattığı hizmetleri izleyenler eğer Aksaray dışında ise fevkalade olumlu buldukları kanaatindeyim. Yazgı ne yaptı diyenler içinde fevkalade bir mesaj olduğunu düşünüyorum.

Televizyonlardaki programların tamamını izledim. Gerçekten ekrandan Aksaray’a bakmak çok farklı olduğunu gördüm. Tpeden alt feçit ne kadar güzel görünüm vermiş çok beğendim. Yine diğer hizmetler aynı şekilde olduğu gibi Aksaray görünümü daha farklı bir görüntüde idi.

Yani Aksaray hala bilinmezken, Sayın Yazgı Aksaray ismini dünyaya bir kez daha tescil etti. Bugün ne gerek vardı diyenler Somuncu Baba filminde de aynı şeyleri söylüyordu. Sonra doğru olduğuna erkes inandı. Bu tanıtım ve hizmetlerin anlatımıda fevkalade güzeldi. Ben kim ne derse desin Aksaray’ın tanıtımı için dünyaya Aksarayın tanıtım damgasını vuran Yazgıyı tebrik ediyorum. Yazgı dönemi kadar Aksaray tanıtımı bu kadar hiç yapılmadı.