Serepralpalsi yaygın bir hastalık olmasa da artan nüfusla birlikte görülme sayısı arttı.Serepralpalsi ya da CP denilince kimsenin ne olduğunu bilmediği dönemler de yaşandı. Şuan ise insanların hastalık hakkında daha çok bilgiye sahip olduğunu görüyoruz. Bu olumlu bir gelişme, hastalıklar bireysel olsa da sonuçları toplumsaldır.Serepralpalsi hastalığı olan çocuğu aileler de yoğun bir şekilde psikolojik olarak etkilendiği için toplum desteği onların hayata tutunmasını sağlar. Bu hastalığı tek başına düşünmek yerine aile içindeki ve toplumdaki rolünü de göz ününde bulundurarak bakmak gerekir.
Serepralpalsi çok yönlü rahatsızlıktır. Sadece bir uzmanlık alanın kontörlünde gitmesi mümkün değildir.Birden fazla alanın multidisipliner çalışması ile tedavi de ivme yakalanabilir. Fizik tedavi, ortopedi, nöroloji, dil konuşma terapisti, diyetisyen ve fizyoterapist bunlarında başında geliyor. Hasta bireyin ihtiyacına göre bu uzmanlık alanı sayısı daha artırılabilir. Tedavi de süreklilik arz eden bölümlerde vardır sadece düzenli kontrolle takip edilen bölümlerde var. Fizyoterapi ve rehabilitasyon süreklilik arz eden bir bölümdür. Rehabilitasyon için süreklilik en önemli unsurdur. Serepralpalsi de düzenli tedavi almak ve hayata bireyi bağlamak onun yaşam kalitesinin artmasını sağlamak büyük bir öneme sahiptir. Yetersizlik ve yoksunluk hissinin mümkün olduğunca önüne geçip yapılabilirlikleri artırmak gerekir. Rehabilitasyon için uygulanan yöntemler de oldukça geniş bir yelpaze de ele alınabilir. Yöntemlerin kendi içlerinde artı ve eksilerini irdelemek ayrı bir makalenin konusu ama genel olarak ele almamıza mani değil. Çok yakın zamana kadar germe ağırlıklı bir bakış açısının hakim olduğu tedavi yöntemleri rehabilitasyon da hakimdi. Germe ile uzun soluklu iyileşmeler hedefleniyordu. Bir süre bu şekilde germe uygulamalarının egemen olduğu diğer yöntemlerin geride kaldığı bir zaman yaşandı. Sonrasında pozisyonlamanın yoğun uygulandığı ve sabitleme, uygun eklem açılarının korunduğu dönemi yaşadık. Son dönem de ise artık bunlarında içine alındığı hastanın aktif hareketlerinin de önemsendiği bir dönemi yaşıyoruz. Artık tek bir yöntem odaklı değil hastanın durumunun da göz önüne alındığı uygulamaların kullanıldığı zamanı yaşıyoruz.
Tedavilerde hasta durumun iyi değerlendirilmesi, bunun göz önünde bulundurulması ve çıkan sonuca göre bir tedavi planın çıkartılması gerekiyor. Rehabilitasyon oldukça geniş bir alandır. Serepralpalsi ise aynı oranda farklı sorunlara yol açan bir hastalıktır. Bu ikisini iyi okuyup sonuç çıkartacak fizyoterapistler eliyle hastaların iyi noktalara geleceği inancındayım. Aksaray da fizyoterapist noktasında eskisine göre daha iyi yerlerdeyiz Aksaray serepralpalsi konusunda ise daha bilinçli bir şehir artık.
Sağlıklı, mutlu ve ağrısız günler dileğimle…
YORUMLAR