Hayatın su gibi akıp gittiği şu vakitte anı dolu dolu yaşamak hepimizin hayalidir. Bütün günün yorgunluğunu atıp diğer güne sanki yeniden doğmuş gibi uyanmak isteriz. Sabah yatağımızdan kalktığımızda sanki fazladan bir gece daha uyumuş olmayı kim istemez? Gün içerisindeki koşuşturmaca da zindeliği korumak ve gözünde uyku tütmeden hayata devam etmek hiçte fena olmazdı değil mi? enerji içecekleri ya da vücuda dışardan alınan bir destekle yapılacak şeylerden bahsetmiyorum. Vücudun aslında kendi özünde olan ama her zaman bizlerin sürekli geriye ittiğimiz kendi mekanizmasından bahsediyorum. Bir nedenle bu sistemin işleyişini bozup günleri heba etmek ve verimi düşerek dışarı negatif bir enerji yayan birisi olmak çağımız insanının en büyük sorunlarındandır.
Sabah uyandığında yorgunluktan eser kalmadan uyanmak hepimizin ortak isteği elbet. Neden vücudumuz normal uyku saatine uyulduğu halde yorgun uyanmamıza sebep olur? Uyku insan için kendini deşarj etme ve yenileme vakti değil midir? Elbette öyle. Ancak biz vücudumuza isteğini veremiyorsak hatta ve hatta istemediği şeyleri veriyorsak ne yazık ki sonuç bu olacaktır. Şöyle bir yaşamımıza arkamıza dönüp baktığımızda ne görürüz? Büyük bir temponun içerisinde geçen koşuşturmacadan bahsetmiyorum. Neler yediğimizden, ne içtiğimizden, nelerle haşır neşir olduğumuzdan ve nasıl bir hayat tarzı benimsediğimizden bahsediyorum. Vücut sistemlerimiz sürekli bir çalışma içerisindedir. Biz onlara ne sunuyoruz ve ne bekliyoruz. Hayata ve kendimize hiç bu yönden bakabildik mi?
Çağ teknoloji ve tüketim çağı… Biz ise bu çağın sunduğu nimetlerden fazlasıyla istifade etmek isteyen doyumsuz bireyler… İnsan vücut sistemi sınırsız ve sınırlı tüketime de ayak uydurabilecek şekilde yaratılmış. Çok zengin olabilirsiniz bunu arzular ve elde edebilirsiniz. Bu şekilde bir yaşam kurabilirsiniz. Tam aksine çok yoksul biri olarak da bu hayatı yaşayabilirsiniz. Çok yiyip içebilirsiniz ve vücudunuza bu şekilde bir alışkanlık kazandırabilirsiniz. Tam tersine belirli ölçülerin dışına çıkmadan da beslenebilirsiniz. Her iki durumda da yaşamınız sürebilir. İki durum arasındaki fark varacağınız yeri değil sağlığınızı etkiler. Ne elde etmek istediğiniz konusunda kesin bir fikriniz varsa değişmeyen kıstas sağlıktır. Kaybedilmiş sağlıktan bahsetmiyorum. Kaybedilmek üzere olan ve güne başlama neşenizi etkileyen sağlık mevzum.
Sabah uyandığında her zamanki yaptığın şeyleri daha dinç, daha neşeli ve istekli yapmak istemez misin? Neden daha iyi bir gün geçirmiş olmayasın? Bu hepimizin vücudunun ulaşabileceği bir noktadır. Biz bunu çeşitli faktörlerle örtsek de bunun üzerini açıp tekrar vücudumuzu yenilemek bizim elimizde… Bunun için yapılacak şey belli. Bunu hepimiz hak ediyoruz. Birilerine ait özel ve çok ulaşılamaz bir şey değil bu. Yapmamız gereken tek şey var.
Sağlıklı, mutlu ve ağrısız günler dileğimle…
Fizik tedavi ve güncel sağlık sorunları köşesi
www.fztabdullahgudendede.com