Bu kısıtlı hareket sakroiliak eklemin stabilitesini arttırırken aynı zamanda klinikte hareketliliğinin test edilmesini zorlaştırmaktadır. Örneğin 6 derece normal eklem hareketinin 4 dereceye düşmesini test edebilmek için oldukça spesifik testlerin yapılması gerekir. Aksi halde bel bölgesi veya kalça bölgesindeki bir hareketlilik, sakroiliak eklem bölgesindeki kısıtlılığı saklayabilir veya problemin bu bölgeden kaynaklanıp kaynaklanmadığına dair değerlendirmeyi yanıltabilir. Sakroiliak eklem değerlendirmesi yalnızca klinik testlerle değil, hastanın şikâyetleri ve semptomları göz önüne alınarak yapılmalıdır. Tek başına klinik testlerin güvenilirliği düşüktür. Sakroiliak testlerinin güvenilirliği %25’tir. Sakroiliak eklem üç boyutlu bir hareket gerçekleştirir. Hareket aksı boyunca hem öne hem yana hem içe doğru hareket ederek rotasyonel bir hareket gerçekleştirir. Normal durumlarda hareket esnasında bu eklemde üç boyutlu hareketini yapar. Eğer omurga veya pelviste bir yönde hareket kısıtlanmışsa, bu kısıtlılık sakroiliak eklem bölgesinden kaynaklanabilir. Örneğin sakroiliak eklemin öne-sağa-yana yönündeki hareketi kısıtlanmışsa, belden öne eğilme hareketi kısıtlanacaktır. Bu duruma sakroiliak eklem disfonksiyonu denir. Bu kısıtlılık, bölgedeki yapılarda ağrı veya tutukluk hissi olarak yansır. Sakroiliak eklem hareketi çok küçük olduğu için, doğru muayene edilmediği zamanlarda problem bel bölgesinde zannedilebilir.
Bu şikayetlerin en önemli özelliği, bel bölgesinde görülen faset eklem dejenerasyonu, bel fıtığı, kas spazmı gibi problemlerle benzer semptom vermesidir. Bu nedenle ağrının kaynağının sakroiliak eklem kaynaklı olduğunu emin olmak için, değerlendirme ile diğer olası problemlerin elimine edilmesi gerekir.
Sağlıklı, mutlu ve ağrısız günler dileğimle…
Yorumlar
Kalan Karakter: