Güney Amerika ile Afrika’daki adından başka devletle alakası olmayan çadır devletleri dışında binlerce yıllık devlet geleneği olan bir ülke olan Türkiye’de direk olmasa da devleti yönetenlerin umursamazlığı ve beceriksizliğiyle milletimizin akşam yatağa girerken cebinde bulunan 100 lirasının sabah kalktığında buharlaşarak 50 liraya inmesinin bu gün 19. Yıl dönümü.
1 GECEDE CEBİMİZDEKİ PARANIN YARISINI BUHARLAŞTIRANLARDAN DEVLET HESAP SORMADI!!!
Birisi veya birileri sizi soymaya çalışsa “İmdat Hırsız Var!” dediğinizde mutlaka ya çevrenizdeki birileri koşar veya bunu yapamazsa bile yüksek ihtimalle güvenlik kuvvetlerine haber verirler.
İmdadınıza yetişen vatandaş veya güvenlik kuvvetleri sizi hırsızdan, soyguncudan kurtarırlar, sizden aldıklarını ise alıp size geri iade ederler.
19 yıl önce bu gün başlayan ve ülkemizle birlikte vatandaşımızı da yarı yarıya fakirleştiren hırsızlık ise direk veya dolaylı yoldan da olsa devletin sebep olduğu hırsızlık olduğundan “Ananı belleyen kadı, kimi ,kime şikayet edeceksin” hikayesindeki gibi olduğundan bu hırsızlıktan dolayı mağdur olanlar Başbakanlık önünde yazar kasasını atan esnafın uğradığı mağduriyetle cezalandırıldı.
21 Şubat 2001 gerçekten de öyle bir krizdi ki son yarım asırda öyle bir krizi yaşamayan milletin, esnafın beli tabiri caiz ise tamı tamına 9 yerinden kırıldı.
O top yekûn olarak belimizi büken Krizden önce zamanın üstündeki sıfırların çokluğunun ağırlığıyla beli bükülen ,fakat dünyanın yüzüne bakmadığı çaput paramız ile 250.000.000 Lira vererek Avrupa Birliğinin o zamanki en kıymetli ve geçerli paralarından1000 Alman Markı alına biliniyordu.
Fakat krizin patlak vermesiyle Markın değeri o kadar çok yükseldi ve buna bağlı olarak bizim paramızın ise değeri öylesine düştü ki kriz sonra 900.000.000 Lira çaput parayla ancak 1000 Mark alına bilinir hale gelindi.
KRİZİN SEBEBİ” 28 ŞUBAT’IN SEBEP OLDUĞU, SİYASİ İSTİKRARSIZLIK VE BUNUNLA İDAREDE OLANLARIN KENDİ ARALARINDAKİ AKLA ZİYAN ÇATIŞMALARIYDI”
O zamana kadar birçok irili ufaklı ekonomik krizi gören 1977’den başlayarak birçoğu hakkında da yazan olarak benim ve benim gibi on milyonlarca kişinin ortak görüşü bu krizin ana sebebi milletimizi inancından kopartarak mankurtlaştırıp emperyalistlere yem etmek isteyen 28 Şubat Post modern darbesini yapanlardır.
Bu Post modern darbeyi yapanlar O zamana kadar sağlanamayan bir ilki gerçekleştirerek ilk denk bütçeyi yapan Başbakan Erbakan hükümetini devirerek bir çok vekilin dolaylı ve direk tehdidiyle partilerinden istifa ettirilmesi ile oluşan ortamda yapılan seçimi ardından birbiriyle uyumsuz MHP,DSP ve ANAP’a zorla hükümet kurdurulması.
Bu hükümetin uyumsuzluğu ile aynı zamanda bu hükümeti oluşturan partiler tarafından Cumhurbaşkanı seçilen A.Necdet Sezer’lede anlaşamamaları ve onun Ecevit’e Anayasa kitapçığı fırlatması ile krizin bombasının piminin çekilmesiyle patladı.
Patlamayla beraber millette anasından emdiği süte pişman ettirildi.
TUZU KURULAR ZARAR YERİNE KUR ARTIŞINDAN SERVETLERİNE SERVET KATTILAR
19. Kap kara yıl dönümü idrak edilen bir gecede milletimizin cebindeki paranın yarısını yok eden, derinleştikçe de neredeyse geriye kalanını da alarak ceplerimizi tam takır, kalaylı bakır haline getiren Yamalı Bohça ANA-SOL-M Hükümeti döneminde 21 Şubat 2001 de yaşanan Ekonomik krizden bırakın bazı tuzu kuru kesimin zarar etmesini zarar etmedikleri gibi leş yiyiciler gibi birde bu krizi fırsat bilip köşeyi bile döndüler.
Bunu ben söylemiyorum.
Konuyla ilgili olarak yapılan yolsuzlukları araştırmak üzere TBMM’sinde kurulan komisyonun tespitleri öyle.
TBMM Yolsuzlukları Araştırma Komisyonu tarafından hazırlanan raporda verilen bilgide "Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası'nca 19-21 Şubat Tarihlerinde Eski Kurlar Üzerinden Yapılan Döviz Satışları" başlıklı özel rapora göre, krizin baş gösterdiği 19, 20 ve 21 Şubat günlerinde Merkez Bankası kasasından 84 kuruluşa 5,2 milyar dolarlık döviz satışı yapıldı.
Bu rakam o tarihte Merkez Bankası’nın elinde bulundurduğu uluslararası rezervlerin beşte birine tekabül ediyordu.
Büyük miktarda döviz satılması kadar satış sırasında uygulanan yöntemler de olağandışı bir durum olduğunun bir göstergesi.
Krizden sadece iki gün önce 630 bin liradan 5 milyar 188 milyon dolar alan ve bir gecede dolar bazında yüzde 50 kâr edenlerin büyük bir bölümü bankalardan oluşuyor.
Rapora göre, satılan dövizin yüzde 55'ini tek başına yedi yabancı banka satın aldı!!!
Komisyon'a ulaşan ancak raporda bahsedilmeyen "Gizli" ibareli belgelere göre döviz satışında aslan payını Citibank, Deutsche Bank, Chase Manhattan, HSBC, WLB, ABN Ambro ve CSFB almış.
Eski kur üzerinden 1 milyar 63 milyon dolar alarak bir gecede 304 milyon dolar kazanan Citibank tarihi bir kazanç elde eder.
21 ŞUBAT KRİZİNDEN SONRA 2002 YILINDA YAPILAN ERKEN SEÇİM MHP,ANAP VE DSP’NİN SANDIĞA GÖMÜLMESİNE AK PARTİNİN İSE O ZAMANDAN BAŞLAYAN18 YILLIK İKTİDARINA VESİLE OLDU!
Yabancı bankaların tetiklemesiyle de 21 Şubat Krizi 'döviz krizi' hâline geldi. Hükümet bu krizi aşamadı ve sonuçta 22 Şubat günü IMF'nin de onayıyla dalgalı kura geçildiğini ilân etti.
Doların 630 bin liradan 960 bin liraya fırlamasına sebep olan bu karar ülkedeki tüm siyasi ve ekonomik dengeleri yerinden oynattı. Şüphesiz en büyük değişiklik siyasi arenada meydana geldi.
Krizin yaşanmasına sebep olan iktidar partileri DSP, MHP ve ANAP 3 Kasım 2002 tarihinde yapılan seçimde yüzde 10'luk barajın altında kaldı.
Sadece bir yıllık geçmişi bulunan AK Parti ise 2002’den başlayarak 18 yıldır kesintisiz sürdürdüğü tek başına iktidara çoğunlukla sahip olacak oyu alarak hükümet oldu.
Türkiye’nin Kişi başına düşen Milli gelirinin ve ülke içi gayri safi milli hasılanın bir günde yarı yarıya azalmasına sebep olan Yamalı bohça MHP,DSP ve ANAP iktidarının dönemin Cumhurbaşkanı A. Necdet Sezer’le birlikte sebep oldukları 21 Şubat krizinin şimdiye kadar sorulmayan hesabının ibreti alem için mutlaka sebep olanlarından sorulması, sormayanlardan milletin hesap soracağınında bilinmesi dileğiyle.
Cumamız Mübarek olsun.
Rabbim Yar ve Yardımcımız olsun.
YORUMLAR