Başlığı günümüz ana okulundaki çocuklara anlatsanız mutlaka fıkra olduğunu sanırlar!!!
Oysa gerçekleştirenler çocuk değil en yüksekokulları en disiplinli şekilde bitiren mesleklerinde tecrübenin zirvesinde olan yetişkinler tarafından gerçekleştiriliyor.
VELİNİMETE SAYGISIZLIK, YEMEK YEDİĞİ TABAĞA PİSLENMESİNİN HANGİ DİNDE, AHLAK VE HUKUK KURALI İLE İŞ VE HİZMET ETİĞİNDE YERİ VAR?!!!!
Velinimete karşı olan saygısızlığı, kişinin yemek yediği tabağa pislemesi gibi dini, ahlaki ve hukuki yönü bir yana bırakılamaz, amma haydi diyelim bırakılsa bile yapılanın özrü kabahatinden büyük olan bir fıkradan öteye bir açıklaması olamaz.!!!
Şöyle bir düşünün! birini veya birilerini soymaya veya öldürmeye çalışan katil ve katillerin bunu yapmasını engelleyenler aynı şeyi kendileri yapsa soygununun veya katliamın masumiyeti, akli, mantıki ve hukuki bir haklı açıklaması olur mu/olabilir mi?!!!
Elbette ki olmaz!
Hele hele birde bunu yapanlar devletin silahlı bürokratları yani milletten oy alan vekillerden güvenoyunu alan seçilmiş hükümetin emrinde olan kamu zabıtası ise işte o zaman bu karın ağrıtacak bir fıkrayı da geçerek kelimenin tam anlamıyla bir İroni olur.
Yazının başlığı olmasaydı şu satırlara kadar yazdığımın ne olduğunu pek anlayan olamazdı!
Amma bizde maalesef bu olay başlıkta belirtildiği gibi aynı ile vakidir.
DARBEYE TEŞEBBÜSTE BULUNANLARI BERTARAF EDENLER BUNLARI CEZALANDIRARAK DEMOKRASİYİ GÜÇLENDİRMELERİ GEREKİRKEN KENDİLERİ YÖNETİM HIRSIYLA DARBE YAPARMI/YAPABİLİRLERMİ?!
9 Mart 1971 de yapacakları sol bir darbeyle Türkiye’yi Komünist bir rejim getirmeyi, Sovyetlerin sıcak denizlere inmesini planlayan sosyalist Cuntayı devirenler onları mahkemelere vererek hak ettikleri cezayı almalarını sağlayarak demokrasimizi güçlendirmeleri gerekmez miydi?
Gerekirdi gerekmesine de askerlik mesleği ile uzaktan yakından ilgisi olmayan ülke yönetimine olan heveslerinden bu bastırdıkları darbeden 3 gün sonra kendileri izahı olmayan bir darbeyi yaptılar.
CUNTACILAR 9 MART BAHANESİYLE 12 MART’TAKİ DARBEYLE MEŞRU HÜKÜMETİ SİLAH ZORUYLA İSTİFA ETTİRDİLER ANADAN DOĞMA CHP’Lİ ERİM’İ SÖZÜM ONA TARAFSIZ BAŞBAKAN YAPTILAR!!!
9Mart 1971 tarihli solcu askerlerin gerçekleştirilmeyen darbesiyle ilgili dönemin kaynaklarında verilen bilgide; Doğan Avcıoğlu’nun başını çektiği kendilerine “Milli Demokratik Devrimci” adını veren bir gurup solcu tarafından desteklenen darbe teşebbüsü içlerindeki bazı subayların ve Mit ajanı(Merhum) Mahir Kaynak’ın ihbarıyla Ordunun üst kademesindeki bu darbeye katılmayanlar tarafından bastırılarak kalkışmada bulunanlar tutuklandı.
Bu darbeyi engelleyenler ekmeğini yedikleri velinimetler milletin o zamanki ekonomik olarak dünyanın geri kalkmış ülkeleri arasında bulunmasını ve bunun ortadan kaldırılması için yapılan çalışmaları da umursamayarak vatandaşlarımızın çoluk çocuğunun boğazından keserek aldıkları silahlarını kendilerine çevrildi..
9 MART DARBESİNİ ENGELLEYENLER 3 GÜN SONRA KENDİLERİ DARBE YAPIP ARDINA SAĞKLANDIKLARI ATATÜRK’ÜN KURDUĞU TBMMM’SİNDEN GÜVENOYU ALAN HÜKÜMETİ DEVİRDİ
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Memduh Tağmaç, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Faruk Gürler, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Muhsin Batur ve Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Celal Eyiceoğlu'nun imzasını taşıyan muhtıra 12 Mart Muhtırası mecliste okutularak Süleyman Demirel yönetimindeki meşru hükümet devrildiler.
(Akla ziyan bir şekilde anadan doğma CHP li olan Nihat Erim’i tarafsız Başbakan yaptılar)
TÜM DARBELERDEN KURTULUŞUN YEGANA ÇARESİ MİLLET İRADESİNE HİÇ BİR ATANMIŞI ORTAK ETMEYEN TAM SİVİL VE TAM DEMOKRATİK YERLİ VE MİLLİ YENİ ANAYASADA!!!
Türkiye’nin millet iradesine karşı olan akla gelen tüm silahlı ve silahsız kalkışmalardan kurtulması ve bunların tarihin tozlu sayfalarına bir daha kıyamete kadar gelmemek üzere kaldırılmasının yegana yolu tüm erklerin yetki ve sorumluluklarının sınırlarının Çin Seddi gibi kalın ve yüksek duvarlarla ayrıldığı yeni bir anayasadır.
Ülkemizin milli birlik ve dirlik içinde dini ve milli tüm değerlerini de koruyarak vatandaşlarının demokratik ve ekonomik standardını da sürekli yükselterek kıyamete kadar devamı için en kısa zamanda tüm atanmış ve seçilmişlerin milletin hizmetkarı olmasını sağlayan insan merkezli tam sivil ve tam demokratik olduğu gibi aynı zamanda da yerli ve milli olan yani İnsanlarımızın Dini inancına ve dinimizin emri olan tüm emirlerine ve milli değerlerine saygıyı emreden yasaların yapılmasını sağlayan anayasanın yapılması dileğiyle.
Rabbim Yar ve Yardımcımız Olsun.
YORUMLAR