CHP ÖZER HAKKINDA GEREKENİ YAPMAZ İSE BİR SİTTİN SENE DAHA İKTİDARI UNUTSUN!!!

Cumhuriyet Halk Partisi 9 Eylül 1923 tarihinde kuruldu. 
  
 Kurulduğu tarihten 1950 ye kadar açık oy gizli tasnif denen tek partili bir sistemle seçimlerin çok partili ilk seçim olan 1946 Genel Seçimlerinde de aynı yöntem uygulandığından 1923-50 arası 27 yıllık dönemde demokratik yarışı sağlayacak ortam oluşturulmadığından halkın partiye teveccühünü ölçecek bir parametre yok.!!! 

72 YILLIK ÇOK PARTİLİ SEÇİMDE CHP MİLETTEN BİR DEFA BİLE İKTİDAR ONAYI ALAMADI!!! 

    72 yıl boyunca Ecevit’in Kıbrıs Barış harekatının da katkısıyla oyunu arttırmasına rağmen millet tarafından CHP’ye tek başına hükümet kurma yetkisi verilmedi. 

    Verilmeyen yetkiyi bir parti ile anlaşarak kuracağı koalisyonla aşması mümkünken bini yapmayarak siyasi ahlaksızlığın başlangıcı olan her birine birer bakanlık rüşvet vererek  millete rağmen aldığı güvenoyu ile Türkiye’de yağ, gaz, petrol, tüp, çay, kahve ,sigara, ampul ve deterjan yokluğuyla milletin canından bezdiği ülkenin 50 Cente muhtaç olduğu seçim CHP’nin 50’den sonraki 5 Ocak 1977-2 Kasım 79 arasındaki son hükümeti oldu.!!! 

   Ecevit’in milletin kendisine vermediği desteği  birer bakanlık rüşvetiyle sağladığı millete rağmen kurduğu hükümetin 2 yılı çıkartılırsa 1950-2022 arası  bir sittin sene(60 yıl) ve artı 10 yıldır millet ve demokrasi düşmanı olan sözüm ona zinde güçlerin destekleriyle ortak olduğu koalisyonlar dışında CHP ve fikir daşı olan DSP ile diğer sol partiler  bir defa bile  tek başına iktidar olacak vekil sayısına ulaşamadı. 

MİLLETLE HELALLEŞMEYLE 2 YILDIR ÜLKE SATHINDAKİ ARALIKSIZ ÇALIŞMAYLA BİR ŞANS DOĞMUŞTU! 
 
 Türkiye’de ittifakların meşrulaşmasından sonra Cumhur ittifakını oluşturan Ak Parti, MHP ve BBP’ sinin karşısında CHP ‘nin liderliğinde İYİ Parti, Saadet ve Demokrat Parti’den, HDP’ ninde kamuoyu tarafından bilinen desteğiyle oluşan Millet İttifakı’nın 2019 Mahalli seçimlerinde Ankara, İstanbul ve İzmir Büyük Şehir Belediye başkanlıklarını kazanmaları. 

   Bu seçim sonucundan aldıkları şevkle ülke genelindeki çalışmaları, özellikle CHP’nin milletvekili bulunmayan Aksaray ve benzeri yerlerdeki 2 yıldır Genel Başkan Kılıçdaroğlu, Genel Başkan yardımcılarıyla Grup başkan vekilleri yönetiminde onlarca vekille onlarca ile çıkartma yaparak buraların köşe bucak taranmasının yanında Meslek Odaları, STK’ların yetkilileri ve kanaat önderleriyle yaptıkları görüşmeler. 
 
  Hükümet tarafından Pandemi sürecinin en iyi şekilde yürütülmesine rağmen tüm dünyada bu illet nedeniyle oluşan Pazar daralmaları, lojistik ulaşımdaki aksaklıkların yanında Türkiye’nin kendi kendine yetmesini kendilerinin istikbali için zararlı görenlerin çabasının yanında ülkemizin ilk ve tek 20 yıllık kesintisiz iktidarın  sağladığı gelişmelerin yeni nesil tarafından da özümsenmemesi. 

  CHP’nin tek parti dönemi iktidarı ile daha sonraki laikliğin demokrasi ve kalkınmışlık seviyeleri yüksek olan ülkelerdeki yorumunun aksine din düşmanlığı yorumu nedeniyle dini kıyafetlerden ibadetlere karşı takınılan olumsuzluğun terk edildiğinin Kılıçdaroğlu tarafından belirtilmesi. 

  Geçmişteki hatalar nedeniyle milletle Helalleş ileceğinin belirtilmesi ile Millet ittifakının iktidar şansı artmıştı. 

HADDİ AŞAN KURAN EĞİTİMİNİN”ORTAÇAĞ ZİHNİYETİ” OLARAK GÖRENİN İHRACIDA DAHİL GEREKLİ TEPKİ GÖSTERİLMEMESİYLE CHP FABRİKA AYARLARINA DÖNDÜ!!! 

  Çok gerilere gidilmesine gerek yok CHP’nin Özal dönemindeki başörtüsü konusuna karşı çıkmasından başlayarak 1990’da ANAP tarafından çıkartılan başörtüsünü serbest bırakan yasanın SHP tarafından Anayasa mahkemesine gidilerek iptal ettirilmesi. 

   CHP’nin hem inanç hem de demokratik yönden milletin karşısında bulunan 28 Şubatçıların yanındaki duruşu. 

    27 Nisan 2007 tarihindeki Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde daha önce Özal Demirel ve Sezer in seçilmelerinin aksine sonradan çıkma 367 dayatmasına CHP’nin mal bulmuş mağribi gibi sarılması. 

   O gece verilen E. Bildirgeni altına imza atılacağının belirtilmesi ve hükümetin cesaretiyle yerle yeksan edilen bu anti demokratik bilirinde katkısıyla 27 Nisan günü  TBMM’de yapılan Cumhurbaşkanlığı oylamasının Anayasa mahkemesine götürülerek iptal ettirilmesi. 

    2008 yılında Ak Parti ve MHP tarafından TBMM’sinde 411 milletvekiliyle kaldırılan yasağın CHP ve DSP’li milletvekilleri tarafından Anayasa mahkemesine gidilerek iptal ettirmeleri. 

   Üniversite öğrencilerini özel ikna odalarında kameralar önünde rencide eden rektör yardımcısının vekil yapılması CHP’nin yakın tarihteki icraatlarından bir kaçıdır. 
  Başörtü yasağının Üniversitelerden sonra kamunun tamamından kaldırılması karşısında sol görüşlü bazı akademisyen ve Milletvekili ile yazarların karşı çıkmalarının dışında mevcut duruma kurumsal olarak karşı çıkmayan hatta geçmişle helalleş ileceğinin genel başkan Kılıçdaroğlu tarafından belirtilmesi ile geçmişteki hatalardan dolayı milletten özür dilenmesi demokrasimiz için olumlu bir açıklama olmuştu. 

 Yapılan açıklamayla toplum barışının kavileştirilmesi beklenirken Grup başkanı Özgür Özel’in dünyanın hiçbir medeni ülkesinin sol partisinin kendi kutsal kitaplarının öğretilmesine yapmayacak eleştiriyi yaparak %99.5 Müslüman olan milletimizin kitabı olan Kuranı kerimin en iyi öğrenme çağındaki çocuklara öğretilmesinin Orta çağ zihniyeti(!)olduğunu belirtmesiyle belirten hakkında nihai hedefi ihraç olması gereken açıklamaların yapılmaması ve  açıklamayı yapanın yanına kar kalmasıyla zımmen desteklenmiş olması kamuoyunda CHP’nin fabrika ayalarına döndüğü imajını oluşturdu.!!! 

   Her yönüyle mutlu bir Türkiye için başta laikliğin medeni ülkelerdeki yorumun aksi olan militan yorumu başta olmak üzere tüm anti demokratik söylem ve eylemlerin terk edilmesi, aksini yapanların siyaset kurumları tarafından dışlanması, dışlamayanlarında millet tarafından 72 senedir nasıl dışlandılarsa kurulacak ilk sandık tada dışlanacaklarının unutulmaması dileğiyle. 

  Rabbim yar ve yardımcımız olsun.