ELİ ÖPÜLESİ BİRİNCİ NESİL GURBETÇİLER!

  Bugünkü konumuz çeşitli vesilelerle defalarca gidip gördüğüm Belçika’nın ve AB’nin başkenti Bürüksel deki Afyonkarahisar’ımızın Emirdağ ilçesinden ,suikast sonucu öldürülen eski Başbakan Olof Palme’nin ismini taşıyan bir cadde bulunan Konya Kulu ilçesinden İsveç’te olanları.

 Emirdağ ve Kulu örneklerine benzer şekilde dünyaya dağılan sayıları mevcut il nüfusunun en az iki misli olan Aksaraylı gurbetçilerle ,Kayseri ve Niğdelilerle birlikte  Türkiye’nin diğer illerinin tamamından 60 yıl önce yurt dışına giden gurbetçilerimizin 1. nesli.

  Bu girişten sonra sözü gurbetçi kardeşime bırakıyorum


2.NESİL GURBETÇİ AKSARAYLI İŞ İNSANI MEHMET KOCAGÖL’ÜN DİLİNDEN 1. NESİL GURBETÇİLER 

  “ Nasibi ile gelen "hikmet sahibi” birinci nesle minnet borçluyuz.!!!
 
 Büyük zorluklar altında Türkiye'nin dört bir yanından yaşadıkları coğrafyayı, geçmişini, sevdiklerini geride bırakarak Almanya'ya gelen bu insanlar, burada onlarca soruna rağmen ayakta kalmayı başardılar.
 
Ekmeğini kazanma mücadelesi veren bu insanlarımız, yabancı bir ülkede yıllarca tüm olumsuzluklarla mücadele ettiler.
 
En büyük sorun(sıkıntı ve mesele) kültürünü, dinini bilmediği; örf, adet, gelenek ve görenekleriyle hiç uyum sağlayamadıkları uzak diyarlarda olmalarıydı.
 
 Yıllarca çalıştıkları işyeri ve fabrikalarının yurtlarında(Bekar yurtları olan Almanca ismi” Hayım” olan yerlerde) tek başlarına hayata tutunmaya çalıştılar.

 Hem yemek çamaşır gibi kişisel ihtiyaçlarını kendi çabalarıyla gideriyor hem de bulundukları kültüre uyum sağlamaya çalışıyorlardı.
   
Öyle büyük bir mücadeleydi ki bu, gurbette olmalarının verdiği yalnızlıkla kaderlerine yıllarca rıza gösterdiler.
   
Anne, baba, kardeş, eş ve çocuklarından uzak, onlardan mahrum bir hayatla bütünleşen bu insanlar, yıllarca vatan hasreti çektiler.
 
Günlük alışverişten bir ev kiralayana kadar onlarca konu için Almanca lisanının bilinmesi gerekiyordu.

 Tabi buna bağlı olarak hemen birtakım sorular akla geliyor.

 Neydi bu sorular?

Nerede nasıl ve ne zaman sorusudur.

 O tarihlerde revaçta olan en önemli kelime 'yok' kelimesiydi.

 O tarihlerde ne bir Almanca Öğretmeni vardı ne bir lisan(dil) öğrenme yeri ne de lisan öğrenecek zamanları vardı.


1.NESİL GURBETÇİLERİN YILLARCA İMKANSIZLIK VE ÖZLEMLE BİN BİRİ MADDİ VE  MANEVİ FEDAKARLIKLA VERDİKLERİ MÜCADELEYLE HIZLA YÜKSELEN HER KONUDA PAHA BİÇİLMEZ DEĞERLERİN OLUŞMASINI SAĞLADILAR!!!

  Kısacası bu insanlar yıllarca yokluk, imkânsızlık, hasret ve vatan özlemi ile mücadele etti.

  İşte onların bu cefa ve sefalet tohumlarıyla ekilen tarlaları bugün bütün Almanya'da yeşerip paha biçilmez bir değere yükselmiştir. 

Hiç şüphesiz bütün güzelliklere, Alla hu Teala bu birinci nesil insanımızı vesile eylemiştir.
Onların mücadele ve sabırlarıyla yoğurulmuş hamurun ekmeğini bugün hep birlikte yiyoruz.

 Hani Erzurumlu İbrahim Hakkı Hazretleri'nin güzel bir sözü vardır ya,

Hak şerleri hayreyler, 

Zannetme ki gayr eyler,

 Arif anı seyreyler,

 Mevla görelim neyler, 

Neylerse güzel eyler.


1.NESLİN MEYVELERİ HER KONUDA ALMANYAYI YÜKSELTİRKEN TÜRKİYE’YİDE KALKINDIRIYOR!!!

Bugün birçok alanda iftihar ettiğimiz çocuklarımız Almanya'yı yükselen hedefine taşırken, bir diğer taraftan da Türkiye'nin kalkınmasına önemli katkılar sağlıyorlar. Spor dallarında her iki ülke için hedeflerine ulaşıp, hepimize iftiharla milli  onuru ve şerefi yaşatıyorlar.

Bu konuda çok sayıda örnek var. Ancak isimlerini saymak istesem onlarca sayfa yetmez.

 Birinci nesil insanımızdan bugün çok azı hayatta.

Bu insanlarımızın her iki toplum içinde çok özel bir yeri vardır.

 Mağduriyet, hasret ve olumsuzluklar ile mücadele ederek Alman ekonomisine katkı sağladılar.

 Üstelik elleri öpülesi o insanlar kazandıkları dövizi kuruşuna kadar Türkiye'ye gönderip ülkemizin bütçe açıklarına destek olmuşlardır.

Böylesine büyük fedakarlık(özveri) ile başarıya ulaşan insanlarımızı unutmamamız ve gelecek nesillere de ilham olmasına yönelik çalışmalar yapmamız gerekmez mi?!!!”diyor.

 Kıymetli iş insanı gurbetçi hemşerimizin bu yazdıkları satırlarının  sorularının altına rahatlıkla imzamı atıyorum.
   
Dile getirilenlerin tamamının ilgili ve yetkililer tarafından okunarak gerekenlerin gurbetçilerimizle ülkemizin birleşen kaderinin mutlu istikbali için yeri ve zamanında yapılması dileğiyle.
 
  Rabbim yar ve yardımcımız olsun.