EN BÜYÜK UĞURSUZLUK CAHİLLİK!

  En son din olması ve kitabımızın tüm ayetlerini Allah(c.c.) tarafından gönderildiği anda Peygamberimiz Hz. Muhammed(S.A.V.) tarafından yazılması ve günümüze kadar tek bir harfi bile tahrif edilmemiş olması nedeniyle gelmiş, geçmiş en mükemmel ve eksiksiz olarak günümüze gelen din İslam’dır.
 
 Bu güzel kitabı bize tebliğ etmekle görevlendirilen alemlere rahmet olarak gönderilen Peygamber efendimiz  Hz. Muhammet(S.A.V.)’in sahih(gerçek, hakkında hiç şüphe bulunmayan) Hadisi Şeriflerinde(Sözlerinde) ve Sünneti Seniyelerin de(Uygulamalarında) asla ve asla gericiliği ,yobazlığı emreden bir emri ve uygulaması olmadığı gibi bunu çağrıştıran ima eden bir emri ve uygulaması da   kesinlikle yoktur.!!!
   
   İlgili her Ayet ve Hadis de  inanlara daima her zaman ve fasılasız ileriyi, ilerlemeye gitmeleri emredilmekte ,bunun yapılması halinde elde edilecek maddi ve manevi getiriler belirtilerken, aksinin yapılması halinde ise uğranacak maddi ve manevi zararlar belirtilmektedir.

DİNİMİZİN MANTIĞI İNSANLARIN ÇIKARLARINA GÖRE DEĞİŞENE GÖRE DEĞİL MAHŞERİ MANTIĞA GÖREDİR!!!
 
    İnsan mantığı çıkarına göre değişken olduğundan “Dinimiz Mantık dinidir.” demenin doğru olmaması nedeni ile Sağduyuya dayalı mantığa yakın olan dinimiz  insanların çıkarlarına göre değişen Mantığa göre olmayıp Peygamber efendimize Cebrail Aleyhi selem tarafından tebliğ edildiğinden  “Tebliğ dinidir.”

DİNİMİZDE SAYILARIN,COĞRAFİ ŞEKİLLERİN AYLARIN VE GÜNLERİN UĞURSUZ OLANIDA TILISIM NAZAR BONCUĞU VE FALDA KESİNLİK OLMADIĞI GİBİ BUNLARA İNANILMASI VE UYGULANMASIDA KESİNLİKLE YASAKTIR !!!
     
 Bu güzel tebliğ dini her konuda insanların maddi ve manevi saadetlerini istemenin dışında başka hiç bir şeyi emretmediği gibi sayıların, yılların, mevsimlerin, ayların, günlerin, günün her hangi bir vaktinin ,Coğrafi şekillerin hayvanların, oturuşların, kalkışların, giyim ve kuşamların hiç birinin uğursuz olduğunu da asla ve asla belirtmez   
   
   Dinimiz in kitabı Yüce Kur’an-ı Kerim in hiçbir yerinde  ve Peygamberimiz Nebiler Sultanı Hz. Muhammed( S.A.V.)in hiçbir Hadis ve Sünnetinde Fal, Nazar Boncuğu, Tılısım emredilmediği, aksine yasaklandığı, bunu bilerek yapan veya yaptıranların lanetlendiği belirtildiği gibi hiçbir konuda hurafe ile ilgili yani hurafe liğin gerçek olduğunu belirtici hiçbir emirde yoktur.
     
 Yani Yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim ve Peygamberimiz Hz. Muhammet Mustafa (S.A.V.) Falanca gök yüzü gezegeni veya yıldızının, falanca yıl ile mevsim veya ayın, günün ,günün herhangi bir zamanın, sayıların, yer yüzündeki bütün hayvanların hiç birinin uğursuz veya uğurlu olduğunu, falanca günlerde yıkanmanın, tırnak kesmenin ,vücut temizliği yapmanın ,evlenmenin ,çocuk yapmanın veya büyütmenin, herhangi bir sayının  bulunduğu kat ile binanın kullanmasının zararlı olduğu veya faydalı olduğu konusunda hiçbir emir, teşvik veya yasak yoktur.

İSLAM DİNİNDE KİŞİLERİN ÇALIŞMALARININ YASAKLANDIĞI TEK ZAMAN CUMA NAMAZININ KILNMA VAKTİDİR!!!
     
 Bizim dinimizde Sadece Cuma Vakti nin Ezanı Okunup, Farz kılınıncaya kadar ki zaman içinde ticaretten elde edilen gelirin haram olduğu belirtilmekte bunun dışında İslam’a göre meşru olan hiçbir işte ve konuda zaman ile yer yasağı getirilmemekte ,aksi yapıldığında yapanların cezalandırılacağı veya mükafatlandırılacağı belirtilmemektedir.
   
   Yani hijyene ve su tasarrufuna dikkat etmek kaydı ile her gün yıkanabilir, tırnağınızı kesebilir, dikişinizi dikebilir, çamaşırınızı yıkayabilir, asabilir, hayvanlarınızın ve kendinizle çocuklarınızın, evinizin ,bahçenizin, aracınızın, iş yerinizin  her türlü bakımını kaza belayı önleyici tedbirleri almak kaydı ile  her zaman yapabilmenizde hiçbir engel ve mahsur olmadığı gibi aksine yaptığınız temizlik, bakım ,onarım dan dolayı sevap kazanırsınız.
   
  Yoldan kara veya her hangi renkteki Kedinin geçmesi, tarladan Tavşan geçmesi, Bay kuş un veya diğer kuşların ötmesi, Köpeklerin uluması veya diğer hayvanların “mö”lemesi nin hayatımıza hiç bir olumlu veya olumsuz katkısı olamaz.

     Çünkü hiçbir hayvan, gün ay ,yıl mevsim ile eşya uğursuz değildir.
     
Güneş veya ayın tutulması da Yaratıcının emri ile yaratılan tabiat kanunlarının gereğidir ve herhangi bir uğursuzluğu yoktur.
   
  Sözlenen, nişanlanan veya evlenen gelinin bu merasimleri esnasında, seçilen veya atanan yöneticinin seçilme veya atama ile geldiği görevine başlaması esnasında çeşitli sebeplerden dolayı meydana gelen olumsuzluklar bu kişilerin uğursuz olduğuna yorumlanamaz    
     
Bunlar tamamen Cahillerin ve İslam dinini ve dine inanları dinden alı koymaya çalışan din düşmanı Yahudi ve Hristiyanların  yani İsrailiyatçıların uydurmalarıdır. 
 
    Müslümanların diğer tüm olumsuzluklarla birlikte bu tür safsatalara da inanmamaları dileğiyle.
         
Cuma’mız mübarek olsun. Rabbim yar ve yardımcımız olsun.