ALMANYA/DUİSBURG
İsteyen “Hafızayı beşerin nisyanla melüldür.” Sözünün ardına saklanıp yakın geçmişimizdeki her yönüyle artı istikametinde ivme kazanan gelişmeleri unutabilir.
İsteyen ise bunları unutmasa da milletimiz tarafından ellerindeki al bayraklarımız ve göğüslerindeki imanla çıplak elle bertaraf edilen sonu ülkemizi işgal ve parçalamak olan15 Temmuz 2016 alçak kalkışması da dahil 1960 yılından 15 Temmuz 2016 ya kadarki direk ve dolaylı olarak ülkemizin sahibi tüm atanmış ve seçilmişlerin velinimeti olan vatandaşlarımıza karşı nankörlerin yaptığını yaparak tüm olumlu gelişmeleri yok sayabilir.
Bu güzel gelişmeleri sağlayanlara minnet duymaz/duyanları da akla ziyan şekilde kınayabilir de
Hatta ve hatta nankörlüklerini zirveye çıkartarak bu gelişmeleri sağlayanlara akla gelen meşru olan olmayan her türlü yolla saldırabilirler.
Bu her zaman her vesile ile gerçekleri bilen milletimizin ezici çoğunulğunu asla ve asla ve asla ilgilendirmez.
“AĞ KOYUN AĞ BACAĞINDAN KARA KOYUN İSE KARA BACAĞINDAN ASILIR”!!
Atalarımız bunu “Ağ koyun ağ bacağından, Kara koyun kara bacağından asılır” ın yanında herkesin çukuru(mezarı) kendisinedir’ diye belirtilerek herkesin yaptığı güzel ammelerin karşılığını da alacağını.
Suç işleyen kadının kocasının ,kardeşi kardeşinin ise suç işleyen kardeşinin günahını yüklenmeyeceği, dolayısıyla da bunun karşılığı olan cezaya çarptırılmayacağı da belirtilir.
CENNET UCUZ DEĞİL,CEHENNEM İSE LÜZUMSUZ DEĞİL!!!
Yine bu konuda dinimizin tembihi ise Cennetin Ucuz olmadığı, Cehennemin ise asla ve asla lüzumsuz olmadığı belirtilerek Cenneti kazanmak için pozitif manada ömrün geçirilmesi gerektiği, Cehenneminde bunun zıt tını yapanlar için gerektiğinden lüzumsuz olmadığı belirtilmiştir.
MUHALFET VE YANDAŞI İÇ VE DIŞARIDAKİLER İNKAR ETSEDE MİLLETİMİZ HİÇ İNKAR ETMEDİ!!!
Yazının girişinde de belirttiğim gibi kimisi veya kimileri nankörlükten, kimileri ise mezhep ve meşrep taassubundan ,bazıları ise siyasi hırslarından yapılanları bilmese de, bil ipte yok saysalar da, hatta bu imkanları oluşturanlara karşı saldırıya geçseler de Milletimiz yapılanları hiç unutmadığın ve asla da unutmayacağını 1950’den bu yana öne her sandık konulduğunda unutmadığını ortaya koydu.
Tüm dünya bir araya gelse de Ak Parti hükümetleri tarafındın 2002-2019 arasında ülkemizin askeri vesayetten ve diğer tüm vesayetlerden kurtarılması için yaptığı iyileştirmeleri.
Diğer atanmışlar ile kendilerini imtiyazlı görenlerin bu imtiyazlarının yasal ve anayasal düzenlemelerle ortadan kaldırılmasını.
Bunlarla ülkemizin demokratikleştirilmesinin ve sivilleştirilmesinin sağlanmasını.
Fikir ve inanç hürriyetleriyle insanların doğumdan gelen kişisel hak ve hürriyetlerinin üstündeki baskıların kaldırılmasıyla okuma ve çalışma hürriyetlerine kavuşturulmalarını.
Bu çerçevede Türkiye’nin asıl sahiplerinin kendilerini beyaz Türkler olarak gören nüfusumuzun%0.5’ini oluşturanların baskısıyla kendilerinden gayrısının parya olarak görülmekten kurtarılmasını ve düne kadar askeri okullar, polis okulları ve üniversitelere girişte dayatılan haksız puan siteminin ortadan kaldırılmasını.
Müslüman evlatlarının kendi dini kitapları olan Kuran’ı kerimin belirli yaşa kadar okutulmasının önündeki engellerin kaldırılmasını.
Polis Salahiyet kanunun ve Ceza Muhakemeleri Usulü kanunlarıyla YSK kanunda yapılan değişikliklerle insanların keyfi olarak göz altına alınmaları, tutuklanmaları ve yargılanmalarıyla keyfi olarak dinlenmelerinin önüne geçilmesini.
Aile ve bireyin kişisel mahremiyetinin ortadan kaldırılmasının önlenmesini.
Üniversitelerle birlikte Resmi kurumlarda baş örtüsü yasağının kaldırılması da dahil bu konuda sağlanan sayısız gelişmeyi asla ve asla milletimiz tarafından unutulmadı.
MİLLET EĞERKİ 15 TEMMUZDA ELLERİNDEKİ BAYRAKLARIYLA DABECİLERE KARŞI DURABİLDİYSE SUÇ İŞLEYEN VE İŞLEİDĞİ İDİDA EDEN YÜKSEK RÜTBELİ ASKERLERİN YARGILAMALARININDA ÇOK BÜYÜK KATKISI OLDU!!!
Ak Parti Hükümetinden önce bırakın bir Orgeneralin yargılanmasını kolay kolay bir baş çavuş bile sivil mahkemelerde yargılanamazdı.
Fakat Ak parti hükümetleri döneminde bu konuda sivil mahkemelerde yapılan yargılamalarda, yine Askerlerin idareden pey der pey etkisinin azaltılmasıyla ilgili düzenlemelerle idarenin sivilleşmesi de milletimizin 15 Temmuz alçakça kalkışmasına karşı duruşundaki önemli etkenlerden birisidir.
Bu somut gerçeklerin gerçekleşmesinden önceki idarelerin militarizmin pençesindeki sıkıntıları da bu militarizmi bertaraf eden gelişmeleri de gören milletimizin ezici çoğunluğunun boş laflara karnı tok olduğundan laf üretenlerle hizmet üretenleri en iyi şekilde ayırarak 31 Mart mahalli seçimlerinde göstereceği tavrıyla kime inanıp inanmadığını Mevla’mızın izniyle bir defa daha ortaya koyacak.
Her daim ahde vefanın ve Hakkın galip gelmesi dileğiyle.
Cuma’mız Mübarek olsun.
Rabbim Yar ve Yardımcımız Olsun.
YORUMLAR