MİLLİ MÜCADELEDE İÇ İSYANLAR İÇİNDE OLMAYAN AKSARAY TOP YEKUN BMM'NİN YANINDA OLDU!!

  Aksaray milletimizin imanından gelen kahramanlığıyla dünyaya şan veren destanların yazıldığı Milli Mücadeleyi kazanmasının sırrı tamamının milli ve yerli duruş içinde olmasıydı.!!!

KURTULUŞ SAVAŞINDA DOSTA ZARAR, DÜŞMANA DESTEK OLAN İÇ İSYANLAR İÇİNDE OLMADIK!!!
 
 Bu Milli ve yerli duruş içinde olunmasını hem o dönemde Anadolu da çıkartılan 30 isyanın hiç birinin içinde olmaması Aksaray’ın milli meselelerdeki her zaman ortaya koyduğu omurgalı duruşunun kanıtıdır.
   Konuyu araştıran tarihçiler tarafından verilen bilgilerde Aksaray’ın Milli Mücadelede üzerine düşeni fazlasıyla yaptığı belirtilmektedir.
 
 Gelin bundan sonrasını Tarihçi Merhum İbrahim Hakkı Konyalı’nın 24 yıllık saha ile kütüphaneler ve müzelerdeki araştırmasının ürünü olan” Abideleri ve Kitabeleriyle Niğde/Aksaray Tarihi 1973 Tarihi” isimli 3 muazzam ciltten oluşan kitabından birlikte okuyalım.
   Kitabın 2. Cilt 1763. Sayfasında bu konuda bilgi veren merhum Konyalı;
 
  Etraftaki beldelerde Milli harekete karşı girişilen yersiz ayaklanmaların etkisi altında kalmamıştır.
     “Konya İsyanı denilen bir Arnavut Valinin hazırladığı hareketi içinde Aksaraylılar bulunmazken.
 
   Batısındaki Eskil kasabasında cahil ve bilgisiz bazı kimseler tarafından benimsenmiş ise de yine o çevre köylerinin ikazı ve akıllı ileri gelenlerinin baskısıyla bu isyanın Aksaray’a yayılması önlenmiştir.
    Nevşehir’deki ufak kımıldamalarda tamamen mevzi kalmış yangın meydan gelmeden Niğde’deki 41. Fırka tarafından söndürülmüştür.

AKSARAY’IN SİVAS KONGRESİNDE TEMSİL EDİLMEMESİ BİR TALİHSİZLİKTİR!!!
 
Sivas kongresinde Aksaray’ın temsil edilmediğini görmekteyiz. 
 Bu bir talihsizliktir.

Kongreye Bor, Niğde ve Nevşehir’den mümessillerin katılmış olmasına rağmen Aksaraylıların o davete çağırılmadığı sanılmaktadır.
 Aksaray o zaman yine Niğde ye bağlı bulunmaktaydı.
 Aksaray’ın milli mücadeleye katılmaması hususunda o zaman Aksaray’da Jandarma karakol kumandanı bulunan Koçhisar eşrafından gaz oğlu Ali Beyden dinlediğim bir olayı hatırımda kaldığına göre aşağıda yazıyorum.
 
 Gaz oğlu Ali Bey Aksaray’dan evlenmiş ve bazı memuriyetlerde bulunmuş Ankara’ya yerleşmiş ve orada ölmüştür.
   Ali Beyin Anlattığı şudur;
   “Ben merkez karakol kumandanı idim.
    Bir akşam üzeri Aksaray’ın ileri gelenleri beni çağırdılar.
    Telgrafhanede toplu idiler.
    Taşpınar’lı Hasan efendiyi köyden getirmemi istediler.
    Gittim Hasan Efendi o devrin köylerinde her tarafta tanınmış isim yapmış aklı eren zengin hanedan efendi bir ağa idi.

    Hamidiye Alaca köyünden evlenmiş ve orada otururdu.
  Atla köye gittim.
  Sofra başında idi.
  Durumu kendisine izah ettim.
  Yemekten sonra düşünürüz, dedi.
 Yaylısın koşturdu.
 Benim atı ’da yaylıya bağladık.
 İleri gelenler Postanende toplu halde idiler.
 Acele cevap verilmesi beklenen telgraf emri Milli Kuvvetlere Aksaray’ın katılıp katılmayacağı
 mealindeidi.
 
   Yerimiz dolduğundan Milli Kuvvetlerden gelen telgrafa cevabı ve  ötesini ise İnşallah Çarşamba günü kaldığı yerden devam edeceğim.
    Okunması ve okutturulması dileğiyle. Rabbim yar ve yardımcımız olsun. 
 
  Devamı  Çarşamba’ya.