LÜKSEMBURG/LÜKSEMBURG
“Müftü ne demektir, görevi nedir? “Diye sorulsa kamuoyunun ekseri sinin cevabı ilin veya ilçenin en üst din görevlisi veya imamların amiri olduğunu söylemeleri teknik olarak yanlış olmaz.
Sözlüklerde ise bu konuda verilen bilgide ”Görevli bulunduğu bölge, ilçe veya mahallede Müslümanları dini yönden aydınlatmak amacıyla dini faaliyetleri yürüten, koordine ve kontrol eden kişi, fetva verme yetkisine haiz Müslüman din adamı” diye belirtilen Müftü kelimesinin kökenin arapça “Muft “ tan geldiği de belirtiliyor.
Yine bu konuda İnternet ansiklopedisi Vikipediada verilen bilgide de, ayrıca bir çok sözlükte de verilen bilgide ”Müftü, il ve ilçelerde Müslümanların din işlerine bakan, fetva verebilen görevli. “ diye belirtilerek önceki verilen bilgi onaylanırken ek olarak ise verilen bilgide” Sadece ilahiyat mezunları müftü olabilir.
Müftünün İslami bilimler yönünden kendini geliştirmiş olması gerekir.” Diye de ilavede bulunulmaktadır.
İLAHİYAT FAKÜLTESİ MEZUNUDA OLSA HERKES DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI TARAFINDAN BELİRLENEN ŞARTLARI YERİNE GETİREMEDEN MÜFTÜ OLAMIYOR!!!
Konuyla ilgili biraz daha araştırınca “Devlette Bilgi Haber ve Duyuru Portalı ” isimli internet sitesinde ise” Müftü nedir, kimdir, nasıl olunur, olma şartları nelerdir? Başlığı altında verilen bilginin Nasıl Müftü olunabileceği ara başlı altında ise verilen bilgide”
1993 yılından önce İlahiyat Fakültesinden mezun olan kimseler Diyanet İşleri Başkanlığı yani DİB tarafından açılan müftülük sınavına girerek, kazanmaları durumunda müftü olarak atanabiliyorlardı.
Ancak bu husus belirttiğimiz tarihte değiştirildi.
Artık müftü olmak çok daha zor ve meşakkatli bir sürece tabi.
Müftü olmak için öncelikle İlahiyat Fakültesi’ni bitirmelisiniz. Akabinde Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından yapılmakta olan vaizlik sınavına katılmalı ve bu sınavı kazanmanız gerekmektedir.
Vaizlik sınavını kazanan kişiler stajyer vaiz olarak atanırlar. En az 1 sene, en fazla 2 sene stajyer valiz olarak çalıştıktan sonra, Başkanlıkça belirlenmekte olan süre boyunca hizmet içi eğitim kurslarına katılırlar.
Kursu başarı ile bitirenler il müftülüklerinde stajyer vaiz olarak çalışmaya başlarlar.
Stajyer vaiz olarak il müftülüklerinde en az 6 ay çalışmalarının ardından, asgari 2 ay süre ile bir ilçe müftüsü gözetiminde görev yapmaya başlarlar.
Stajyerlik dönemlerinde durumları ve idarecilik yapıp yapamayacakları müftülüklerce düzenlenmekte olan Değerlendirme Raporu’nda belirlenir.
Bu rapor Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından ayrıca incelenir ve olumlu bulunursa kişinin stajyer sıfatı kaldırılır.
Vaizlikte stajyerliği kaldırılmış olan, müftülük için yeterli bulunan ve başkanlıkça yapılan müftülük sınavını kazanan kişiler ilçe müftüsü olarak görev yapmaya başlarlar.” Diye belirtiliyor.
BU KADAR DİNİ BİLGİYE SAHİP OLAN, BİLGİSİNİ GİRDİĞİ SINAVLARI VEREREK KANITLAYIP İL’LE İLÇENİN EN YÜKSEK DİN ADAMI OLAN MÜFTÜ BİR MÜSLÜMAN DİN KARDEŞİNDEN DUA ESİRGERMİ?!!!
Orta başlıkta sorduğum bir Müslümandan din kardeşine uda etmek için illa da Müftü ve İmam hatip( Cami hocası) olmaya bile lüzum yoktur.
Dinini bilen her Müslüman genel olarak kendi yakınlarından başlayarak tüm din kardeşlerinin yaşayanlarıyla vefat edenlerine dua eder veya ettirir.
Normal bir vatandaş din kardeşinden dua esirgemezken bir müftünün din kardeşinden dua esirgemesi veya emrindekilerden dua etmeleri talebini imamlara bu konuda gerekli talimatı vermemesiyle fiilen istememesi elbette ki olmayacak şeydir.
Hele hele birde Dua istenen kişinin Müftünün mensubu olduğu teşkilatının velinimeti olmasına.
Büyüdüğü memleketin kara bahtını ak eden bir kişi olmasına rağmen kendisinden dua esirgenir mi?
MÜFTÜ CEMALETTİN BAL BİLGİLENDİRMEYE RAĞMEN CAMİİ İMAMLARININ MAAŞLI BİRER DEVLET MEMURU OLMASINI SAĞLAYAN, ANKARA’NIN KARA BAHTINI AK EDEN,TÜRKİYE’NİN 3. DİYANET İŞLERİ BAŞKANI AKSEKİ’NİN DAMADI MEHMET ALTINSOY’DAN İSTENEN DUAYI ESİRGEDİ!!!
Orta başlıkta yazılanlar maalesef Aksaray il Müftüsü Cemalettin Bal hocadan makamına yakışmayacak şekilde hem de kendisini ziyaret ederek dua edilmesi dileğinde bulunduğum hemşerimiz iki dönem Devlet Bakanlığı yapan, Diyanet İşleri Başkanlığından sorumlu ilk bakanlığında o zamana kadar cemaatin ianeleriyle geçimlerini sağlamak mecburiyetinde olan Camii imamlarını sosyal güvencesi ve emekliliği de olan birer onurlu devlet memur yapan yasayı hazırlatıp kabul ettirilmesini sağlayan.
Türkiye Cumhuriyetinin 3. Diyanet İşleri Başkanı olan ünlü İslam alimi Ahmet Hamdi Akseki hocanın da damadı olan.
Müftü bey aslen Karatekin’in memleketi olan Çankırılı olmasına rağmen büyüdüğü ülkemizin başkenti Ankara’nın 1984-89 yılları arasındaki ilk büyük Şehir belediye başkanı iken başta o zamanki ülkemizin en kirli havasına sahip olan, trafik keşmekeşi nedeniyle insanların ömürlerinin yarısını yollarda geçirmelerine sebep olan ve en itibarlı semtlerinde bile yeterli su olmadığı için ker belaya dönen yeri bu üç ömür törpüsü sıkıntıdan kurtaran Mehmet Altınsoy’un vefat günü olan 17 Şubat 2018 de ilimiz genelinde dualarla anılmasını rica etmek için yanına gidip yazımdaki tüm bilgileri kendisine verdim.
Bu bilgilendirme ve ricaya rağmen maalesef Müftü bey hemşerimiz ve Diyanet Teşkilatının Velinimeti Mehmet Altınsoy için dua yapılması talimatını vermeyerek velinimetinden dua esirgedi.
Sadece Mehmet Altınsoy ’dan mı dua esirgedi?
Maalesef tarihimizin şanlı bir din ve tıp alimi olan, aynı zamanda iki büyük din ve 1 devlet adamının dedesi olan meslektaşından da dua esirgedi ve esirgemeye devam ediyor.
Nasip olursa yarında bu dua esirgenen ve esirgenmeye devam eden müftü beyin meslektaşını ve kendisinden nasıl dua esirgendiğini yazacağım.
Dinimizin emirleri çerçevesinde duaya layık olan hiç kimseden bunun esirgenmemesi dileğiyle.
Rabbim Yar ve Yardımcımız olsun.
(*)Müftü ve tanımıyla görevleri ile ilgili bilgileri ”https://tr.wiktionary.org/wiki/m%C3%BCft%C3%BC İnternet sitesi ve ”Vikipedia” dan aldım. Emeği geçenlere şükranlarımla. Ali Genç.
YORUMLAR