ÖNCE"YAZMAKLA OLMAZ" DEDİ KANUN MECLİSE GELİNCE ÇIKMASI İÇİN CANINI DİŞİNE TAKTI"

Bu seri yazımda genelde ilk Vilayet olma sözünün verildiği Ekim 1983’ün son haftasında, özelde ise 1987 yılının Ramazan Bayramı gazetesinde can dostum kardeşim ve meslektaşım vilayet olma mücadelemizdeki yol arkadaşım Gazeteci-Yazar merhum Çapan Tekeli ile birlikte 1980 Genel nüfus sayımı sonucunu yayınlayan kitapta Aksaray’ın  o zaman bağlı bulunduğu Niğde ilinin merkez ilçesi ’de dahil  o zamanki Türkiye’nin 67 ilinin 31’inin merkez ilçesinden hem nüfusunun fazla olduğu, hem de yüz ölçümünün de büyük olduğunu görmem. 

   Buna dayanarak hazırladığım ve 1985 Genel Nüfus sayımından sonra ise güncellediğim belgenin verdiği ilhamla ilk il olma manşetini attığımız andan il olma kanunumuzun 15 Haziran 1989 günü kabul edilmesine kadar çıkarttığımız özel gazeteler. 

    Bayram gazeteleri ile merhum Çapan Tekeli ile benim o zaman temsilcisi  olduğumuz Günaydın ve Hürriyet gazeteleriyle bunları yayınlayan gurubun diğer gazetelerinde  onlarca haber yaptık. 

   Yaptığımız bu haberlerle İl olmazının 1. derecedeki mimarları Özal ve Altınsoy, daha sonra kendilerine katılan Raşit Daldal’ın elini kuvvetlendirmek için il olma kanunumuzun TBMM’sinde kabul edilmesine kadar devam ettiren olarak bu gün o dönemde bizzat önce bu çalışmamıza negatif manada gösterilen tepkiyi. 

   Ardından ise gereğinin yapılması için verilen ve başarıya ulaşılması için canla başla samimi ve istikrarlı şekildeki çabayı birinci ağızdan yazacağım. 

 İLK GAZETEMİZİ RAŞİT DALDAL’A GÖSTERTİNCE” ALİ’CİĞİM MECLİSE HER GÜN ÇEŞİTLİ KONULARDA GAZETELER GELİYOR, GAZETELERDE HER İSTENEN OLMUYOR”DİYEREK İL OLACAĞIMIZA İNANMADI! 

  Merhum beni eskiden tanıdığı gibi, Vekillik kampanyasında da yanında olmam nedeniyle benim özellikle Özal’a karşı olan sevgimi de bilendi. 

   Milletvekili seçilmesinden sonra Aksaray’a geldiğinde Vilayet olmamız için çıkarttığımız gazeteyi görünce bana” Ali’ ciğim eğer ki yazmakla bir şey elde edilmiş olsa her gün Meclise gelen onlarca gazetenin her dediği gerçekleşirdi.” Demesine karşılık ben Mevla’mızın izni ile konunun samimiyetle istikrarlı şekilde takip edilmesiyle oluşacak kamuoyu desteğini yanına alan siyasilerin bunu gerçekleştirebileceğini belirttim!!! 

BENİM ÖZAL İLE GÖRÜŞEREK BU KONUDA KENDİSİNDEN BİR DEMEÇ ALMA İSTEĞİMİ KABUL EDEREK BUNUN İÇİN GEREKENİ YAPABİLMESİ İÇİN HABER VERİP MECLİSETE KENDİSİYLE GÖRÜŞMEMİ İSTEDİ 

    Ben Özal hayranı olduğum için ANAP’lıydım, merhum Çapan Tekeli ise DYP’li olduğundan ikimizde kendi liderlerimizle görüşerek bu konuda kendilerinden demeç almaya karar verdik. 

   Bunu ilettiğim Raşit beyi önceden arayarak bu konuda yardımcı olmasını istedim. 

   Merhum bu buluşmanın gerçekleşmesi için TBMM’sine gelmemi istedi. 

   Randevu alıp Meclise gittiğimde Raşit bey beni aldı ve o sırada gelen bir haberle merhum Özal’ın annesi Hafize hanımın vefat ettiğini  oraya gitmek için çıktığını öğrenince TBMM’si koridorunda gezerken dönemin Devlet Bakanı Kaya Erdem ile karşılaştık Raşit beyin kendisini tanıtıp bu konudaki isteğimi iletince ayak üstü” Bu konuda bir söz verilmiş ise Sözümüz Senet” dedi. 

   Merhum Çapan Tekeli’ nin de Demirel ‘den bu konuda aldığı demeci bayram gazetemizin başlık üstüne koyduk. 

İL OLACAĞIMIZA İNANMAYAN RAŞİT DALDAL’IN ÖZAL VE ALTINSOY’UN ORTAK STRATEJİSİNİN GEREĞİ ÖNCE ANAP GENEL SEKRETER YARDIMCILIĞINA, ARDINDAN GRUP BAŞKAN VEKİLLİĞİNE GETİRİLDİ!  

    Orta başlıkta da belirttiğim gibi yazmakla il olunamayacağını belirten Raşit Bey 1983’ün Ekim ayının son haftasında merhum Özal’ın Aksaray meydanını dolu, dolu görmesinin yanında meydanda o zaman 2 olan tarihi binalarında ne olduğunu görüp bunları sorduğu Mehmet Altınsoy’un bunların  Vilayet konakları olduğunu belirtmesiyle ”Hükümet olursak Aksaray’ı yeniden il yapalım!” sözüyle başlayıp iki merhum tarafından oluşturulan ortak stratejinin gereği önce partisinin genel  sekreter yardımcılığına ,ardından ise grup başkan vekilliğine getirilmesi ve bu arada hükümetin bu konudaki   kanun tasarısının da Meclise gelmesiyle  kanunun kabul edilmesine kadar canını dişine taktı. 

   Hatta kanun metninde komisyonlarda bir sıkıntı olmaması için vefat eden ablasının cenazesine bile katılmadı. 

    Aksaray için tarihin tekerrür etmemesi için başta Ak Partinin ilimize 16 yıl 9 aylık borcu olan Aksaray-Ulukışla tren hattımızın en kısa zamanda hizmete açılması. 

   Can damarımız olan E.90 karayolunun Ankara-Niğde otobanından en az şekilde etkilenmesini sağlayacak tedbirler ile istikbalimizi ilgilendiren diğer hizmetlerin alınması şart.!!! 

  Bunun için ise ilimiz Valisi Hamza Aydoğdu, Belediye Başkanı Evren Dinçer, Milletvekilleri İnceöz, Aydoğdu, Erel ve  Kaşlı, İGM başkanı Tüzün Ak Parti il başkanı Hüseyin Altınsoy ile birlikte ilimizin tüm siyasileri, Meslek Odaları ve STK’ları tarafından  gerekenlerin zamanında gerçekleştirilmesini sağlamalarında. 

  Hiç hak etmediğimiz 1845-1920 ve 1933-89 arasındaki toplam olarak 131 yıl süren ilçelik esaretin kıyamete kadar bir daha Aksaray’ımıza yaşatılmaması için gerekenlerin yapılması ve yaptırılması, aksinden ise kaçınılması ve elde edilecek başarının bunu gerçekleştirenlerin hanesine yazılması  dileğiyle. 

    Rabbim yar ve yardımcımız olsun.