SEVAP İŞLEYİP HELALE HARCAYANLA,GÜNAH İŞLEYİP BATILA HARCAYAN AYNIMI?!!!

 Asla eve asla aynı olamaz.
   

          Olsaydı Hakkın adaletine ters olurdu!
              Herkesin hak ettiğinin karşılığını alacağını ezel ve ebet olan Mabudumuz yüce kitabımız Kuranı Kerimin Zilzilal suresinde açık ve net şekilde belirtiyor.
 

    Atalarımız eskiden sözünü tartmadan sırf  laf olsun diye Ramazan Arifesi günü veya akşamı söyledikleri ”Yarın oruç tutanlarla tutmayanlarla eşit olacak ”diyenlere akıl sahipleri karşı çıkardı.
 

  Karşı çıkanlar ”Öyle şey olur mu?!!! ,Hiç oruç tutanlarla tutmayanlar eşit olur mu?!!!
      Oruç tutan kişiler bir ay boyunca ellerini uzatacak mesafede olan envaı çeşit yiyecek ve içecekleri çok istemelerine rağmen sırf Allah(C.C.)’ın rızası için yemeyip içmiyor.
      İmsak vaktinden akşam Ezanına kadar yiyip içmediği gibi birde nefsini, gözünü, diline de yine aynı şekilde Allah(C.C.)ın rızası için oruç tutturuyor.

      Bu fedakârlığı yaparak yemeyi içmeyi kesmesinin yanında nefsine ve vücudunun dil, el, kulak gibi azalarına da oruç tutturanlar Ramazanın sonunda Allah(C.C.)’ın vaat ettiği mükâfatı alarak göğüslerini gere gere bayram yaparlar.
 

 Farz olan orucu dinin kabul ettiği hiçbir mazeretleri olmadan yiyenler ise boylarınca günaha battılar.
 Bu orucu bilerek isteyerek terk eden, yine bu arada yeme içmeyi terk etmedikleri gibi birde azalarına da oruç tutturmayanlar bu nedenle de bayram yapmayı da hak etmemiş olmalarının yanında oruç tutanlarla asla eşitte olamazlar.!!! “ derlerdi.

ORUÇ TUTANLARLA TUTMAYANLAR NASILKİ EŞİT DEĞİLLER İSE ONCA İKAZA RAĞMEN DİNİMİZDE KUTLANMASI YASAK OLAN YILBAŞINI GAYRİMÜSLİMLERLE BİRLİKTE İDRAK EDENLERLE ETMEYENLERDE EŞİT OLMAYACAK!!!
 

  Daha önce bu konudaki birçok yazılarımda veya bu konuyu dinimizin ana kaynaklarına dayanarak dile getirenlerinde belirtikleri gibi dinimizin engellenmesi için ellerinden geleni ardına koymamalarına, ayrıca da bizim dinimizi din bile saymayan, bu nedenle de dinimizin hiçbir gününü bilmelerine rağmen bunu umursamayan.

   Bu umursamazlıklarıyla dinimizce kutsal sayılan gün ile gecelere zerre kadar değer vermeyenlerin dini bir bayramı olan Noel’in devamı niteliğindeki Yılbaşı kutlamasının dinimizde olmadığı yönündeki İlahi emre.!!!

   Evvelki Cuma günü Türkiye’deki tüm Camilerde verilen hutbede bu konunun  anlatılmasına ve bu hutbeleri sayfalarına taşıyan yazılı ile  internete medyası yanında Radyolar ile TV kanallarında verilen onlarca haberi umursamayarak maalesef Hakkın emrine karşı gelerek yapılmaması isteneni yaptılar..

    Yaptıkları  dinimiz tarafından yasaklanan kutlamada içilen içkiler ,oynanan kumarlar ile çam katliamı ve Hakka yani helale harcanacak paralarının batıla harcanması da dahil daha nice haramları yaptılar.

  Bu kesin yasak emrini umursamayanların aksine sayıları bu kutlayanların binlerce misli olanlar ise dinimiz tarafından kutlanması yasaklandığından dolayı kutlamayanlar hem yasaklandığı için haram olanı işlemediler hem bu yasak için harcama yapmayarak tamamı israf ve haram olan harcamadan kurtuldular.
2022 yılının 2023 yılına bağlandığı saatte haddi aşarak gayri Müslimlerin dini bayramlarının finali olan yılbaşını kutlayanların titreyerek kendilerine gelerek yaptıklarına işledikleri günahı bir daha işlememek üzere yaptıklarına tövbe ederek asıllarına dönmeleri.

     Bu kararlarıyla gelecek senenin yılbaşı saatinde aynı suçu işlemeyerek  bunun sebep olduğu maddi ve manevi günaha girmekten kurtularak Ulu Yaratanımızın rızasına uydukları için onun taktir edeceği sevaplara kavuşmaları dileğiyle 2023  takvim yılının hayırlara vesilesini Mevla’mızdan niyaz ediyorum. 
 

   Rabbim yar ve yardımcımız olsun.