Ahlak ve terbiye örnekleri

Erkek olsun kadın kadın olsun bir Müslüman olarak eskiden bizlerin ahlak ve terbiye geleneğimiz vardır. Bu terbiye ve geleneğimiz maalesef son dönemlerde yok olmaya yüz tutmuştur. Kadın kadınlığını, erkekte erkekliğini bilemez olmuştur. Erkekler eskiden büyük erkeklerle görüşüp konuşurken, terbiye, edep ve saygı ile görüşürlerdi. Kadınlarla ise bırakın kendisinin birinci derece yakınlarını nikahı düşen akrabaları ile görüşüp konuşmaktan çekinirlerdi. Kadınlarda birinci derecede yakınları dışında kimse ile görüşmez, görüşenler hakkında da olumsuz söz çıkar diye çekinirdi.

Kendi yakınındaki ve hatta aynı ailede yaşadığı erkeklere karşı bile, konuşurken ağzını burnunu açmazdı. Kayın babaları ile konuşurken ses saklar, çocuklarını kucaklarına alamazlardı. Erkekler hiç bir şekilde çocuklarını kucaklarına alamazdı.

Hadi bu örf, adet, terbiye ve ahlak etiklerinin yüzde birini bulun bakalım bulabilirseniz? Kadınlar bırakın yakınlarını çok kadın başkaları ile konuşurken sanki eşi ile konuşuyormuş gibi konuşuyor. Hatta İnternet üzerinden evli bir kadın başka bir erkekle yatak odalarını paylaşanları hep birlikte görüp seyrediyoruz.

Eskiden evlerde sofra kurulduğunda evin erkek büyükleri sofraya oturmadan kimse oturmazdı. Hele kadın ve çocuklar sofraya onlarla oturmazlardı. Misafir varsa o evde çocuklar hiç bir şekilde o odaya hiç girmez sofraya oturmazdı.

Peki ya şimdi nasıl oluyor bu işler? Yaşlılar artık nerede ise çocuklar yaşlılardan tiksiniyor diye yaşlılarımız artık tek sofraya oturtuluyor. Kadınlar ve gelinler eskiden erkeklerle hiç bir şekilde sofraya oturup yemek yemezlerdi.

Ben çok iyi hatırlıyorum, babam öğretmen olmasına rağmen eve misafir gelen olursa sofrayı bırakın, oturdukları odaya giremezdik. Yemek yendikten sonra sofrada kalan artık yemekleri annelerimiz önümüze koyar onları yerdik.

Rahmetli babamdan dinlediğim bir hatıramı anlatayım. Eskiden köylerde kadınlar bir yerden bir yere giderken veya mahalle çeşmelerinden su doldurmaya giderken, karşıdan gelen erkeklerin önünden geçmezdi. Geçerse o yaşlıya saygısızlık yapıp sakalını kesti şeklinde yorumların ve o kadın toplumda kınanırdı. Ben şahsen çocukluğumda bunları gördüm.

Bizim köyde Allah rahmet etsin Sıddık teyzemiz vardı. Kamyonla şehre geliyor, Ulu Cami önünden Belediye tarafına geçecekmiş. Sıddık teyze insanlar yoldan geçtiği için onlara saygısızlık olmasın diye geçmeyip bekliyor.

Sıddık teyzeye babam denk geliyor, bakıyor orada bekleyip duruyor. Babam Sıddık teyzeye soruyor, “ niye burada bekleyip duruyorsun” diyor.

Sıddık teyze, “ Şevket yavrum insanlar geliyor ayıp olmasın diye onların sakalını bekliyorum” diyor. Babam Sıddık teyzeye, “ Sıddık abla burası bizim köy değil burada insan bitmez akşama kadar beklersin” diyor ve karşı tarafa Sıddık teyzeyi geçiriyor.

Görüyormusunuz terbiyeyi ve ahlakı? Bırakın şimdi sakal beklemeyi, şimdi hanımlar başka erkeklerle arkadaş oluyor. Ne ahlak var, ne terbiye var ve nede saygı kalmış. Terbiye ve saygı ne erkeklerde kalmış, ne de kadınlarda kalmış.

Ondan sonra terbiye ve ahlakı kimseye bırakmıyoruz. Ülkede fuhuş ve ahlaksızlık almış başını gitmiş. Hele birde kadın hakları olayı olunca herkes istediğini yapar hale gelmiştir. Güleriz ağlanacak halimize, Allah hakkımızda hayır eylesin.

Sorsan şimdi o eskidendi deyip geçiyoruz. Elbette eskidendi, erkeklerde ve kadınlarda o dönem ahlak ve terbiye vardı. Namus ve haysiyetimiz bu kadar ayaklar altında değildi. Boşuna kendimizi dört dörtlük Müslümanız diye övünürüz. Ağlanacak halimiz var, gülmek yerine çok ağlamalıyız. Allah ahlaklı ve terbiyeli insanların sayısını artırsın.