Salı günü ilimize Milletvekili İlknur İnceöz’ün daveti ile gelen Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli geldiler. Ben bu ziyaretten inanın bir şey anlamadım. Saat 16 00 kadar değişik ziyaretler yapıldı. Bu programı kim yaptı ise tamamen görüntü programı olmuştur. Sayın bakan Sanayi Bakanı değil ki, Organize sanayine götürüldü. Organize sanayinde hangi tarım meselesi konuşulup çözüm bulundu?
Ardından bazı yerler ziyaret edildi, bu ziyaretlerde bana göre gereksizdi. Buralarda zaman öldürmenin bir anlamı herhalde yoktu. Sayın bakan bu güne kadar 65 ili ziyaret etmiş ve 65 il ziyareti Aksaray olduğunu kendileri söylediler.
Gereksiz ziyaretlerde zaman öldürmek yerine, tarım alanlarını ve hayvancılık bölgeleri gezdirilerek yerinde bilgiler verse idi fena mı olurdu? Bir tarım ve hayvancılık köyüne götürsek orada üreticinin bire bir dertlerini dinlese en güzel verim bu olurdu.
Sonra saat 16 00 gibi Ağaçlı Melendiz Otelde çiftçi ve hayvancı temsilcilerimiz ile üreticilerimiz toplantıya katıldılar. Burada Milletvekilimiz Cengiz Aydoğdu ve İlknur İnceöz kısa bir konuşma yaptı. Ardından Sayın valimiz sadece hoş geldiniz etti kürsüden indi.
Milletvekili İlknur İnceöz hanımın daveti üzerine buraya geldim diyen Sayın Bakan bir konuşma yaptı. Konuşmasında ülke genelindeki tarım politikalarını anlatarak, ülke genelinde yapılan desteklerden bahsetti. Sonra Tarım şurası yapılacağını ve sonuçlarını da uygulamaya başlayacaklarını anlattı.
Aslında ben ilimizle ilgili ne müjde vereceğini bekliyordum. Ama ilimiz le ilgili hiç bir yeni müjde duymadım. Sadece içme ve sulama suyu ile ilgili ilimize destek vereceklerini söylerken, ilimize yapılan 50 milyonluk arıtma tesisinden bahsetti.
Biz geçen sene sonunda içme suyunun çeşmelerde akacağını bekliyorduk, Sayın Bakanın ağzından bu sene sonunda arıtmanın biteceğini duymak beni afallattı. Yani tatlı su içmemiz gelecek bahara kalmış. Bize yalan söyleyenler biraz kızarsınlar yeter.
Asıl öğreneceğimiz bir konu ise üreticiler ile Sayın Bakan arasında karşılıklı talep ve çözümlerdi. Üreticinin neler isteyeceğini az çok biliyoruz. Üreticinin talebine Sayın Bakan ne cevap verecekti onu çok merak ediyorduk.
Birde ne olsa iyi, basın dışarıya çıksın diyerek bizi dışarıya çıkardılar. Güya basının duymayacağı konular görüşülecek en azından basına sızmasın. Kardeşim iki kişi arasında konuşulan sır saklanamazken 400 kişinin toplandığı yerde siz hangi sırrı saklayacaksınız?
Asıl bizim merak ettiğimiz bölümde dışarı çıkarıldık. Vatandaşla paylaşılması gereken bölüm bu kısım değil mi? o zaman körler sağırlar birbirini ağırlar misali buyurun dedik bizde toplantıdan ayrılıp işimize baktık.
Birde Sayın Bakanın geldiği bölüm esnasında çok rahatsızlık duyduğumu belirtmek isterim. Bakan içeriye girince bizim basın sağ olsun adap ve görgü yerine bakanın önüne doluştular. TRT kameramanları da benim yanımda çekim yapıyordu.
Söyledikleri ne biliyormusunuz; “ bu ne görgüsüzlük, bu ne saygısızlık” dediler. Bu işi profesyonelce yapmazsan, önüne gelen Face gazetecisi olursa böyle ayıplanırız. Birde bu koruma ordusu çok yanlış, ne kadar koruma varsa geçiş yerlerine ayak üstü durarak misafirlerin görüş açısını engellediler. Toplantı salonunda arazi koruması gibi durulmaz kardeşim.
Kısacası ben bu Bakan gelişinden bir şey anlamadım, ne getirdi ne götürdü onuda öğrenemeden ayrıldık. Bu ziyaretten size aktaracaklarım sadece bundan ibaret.
YORUMLAR