Okurlarımla önce bana gelen bir yazıyı paylaşıp sonra görüşlerimi yazacağım.
“ Televizyonlardaki tartışma programlarında “ Biz Reis’i seviyoruz ve Cumhurbaşkanlığı seçiminde yine ona oy veririz. Ama Milletvekili seçiminde oyumuzu başka bir partiye vereceğiz. Çünkü Ak Parti milletvekilleri ve belediyelerden memnun değiliz.” Bu kara propagandayı yürütenler gayet örgütlü ve hazırlıklı bir şekilde çalışmaya devam ediyor. Sizdenmiş gibi görünüp, tahrip gücü yüksek eleştiriler yapmaya başlıyorlar. Amaçları, “ Herkes böyle düşünüyor” dedirtmek ve kararsızları da kendi saflarına katmak. Bu kara kampanyayı başlatanlar ve yayanlar FETÖ terör örgütü mensubu kişiler. Tek hedefleri var.
Daha önceki seçimlerde yazdıkları mesajları gerçeğe dönüştürmek, Erdoğan’ı “ Saray’daki yalnız adam” konumuna düşürmek. Yani Cumhurbaşkanı seçtirdiği Erdoğan’ın elinden meclis çoğunluğunu almak, yetkilerine pranga vurmak.
Şunu iyi bilin ki Ak Parti’nin olmadığı bir ortamda Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı olmasının bir anlamı yok. Çünkü böyle bir durumda Erdoğan “ Saray’a hapsedilmiş biri” durumuna düşecek. Önümüzde iki seçenek var. Ya beraber çalışıp, birbirimize bel bağlayıp içimizde olan ama yanımızda olmayanları el birliğiyle temizleyeceğiz. Ya da Fetullahçı terör örgütünün başlattığı ve muhalif kesimlerin desteklediği bu fesat çukuruna düşüp hep birlikte boğulacağız. Hangisi?”
Dün bana gönderilen yazıdan bir bölümünü sizlerle paylaştım. Zaten önemli olan kısmı da bu yönü idi. Bu yazı aslında bana gönderen partili arkadaşa göndertilen bir yazı. Yani sende bu kara kampanyaya alet olma şeklinde bir uyarı şeklindedir.
Şimdi gelelim iki gündür yazdığım yazımın amacını saptırmaya çalışmanın bir alemi yok. Ben neden o yazıları yazdım, Aksaray’da 4-0 yapmak istediğimiz için yazıyorum. Yanlış yapmayın, yanlış yaparsanız asıl siz Reis’i yalnız bırakırsınız diyorum.
Ben Fetö örgütü ile 2008 yılından bu yana mücadele eden bir gazeteciyim. Parti içinde görev almış bazı kimseler bile hatta birisi şu anda aday adayı. Neden bu cemaatin üzerine fazla gidiyorsun, bence yanlış yapıyorsun diyen bir kişi. Yine şu anda yurt dışında kaçak olan Fetö elamanlarından birisi bana 2010 yılında, “ sıra sana da gelecek” diye tehdit eden birisi.
Ben o gün bu örgütle mücadele edip Reis’e sahip çıkarken bu gün partide hala görevli olanlar dostluk adına orada maklube kaşıklıyorlardı. Ben bu örgüte bugüne kadar ne yakınlık duydum, ne de sempati duydum. Aksine bu örgütün yanlışlarını sürekli yazdım.
Üstelik Ak Parti’de seçilmiş ne kadar Milletvekili varsa hepsi hayatta. Çıksınlar söylesinler, şahsım ve bir yakınım için maddi ve manevi en ufak bir talepte bulunmuşum mu? En yakın olduğum Sayın Ali Rıza Alaboyun’a sorun bakalım bugüne kadar bir talepte bulunmuş muyum?
Benim için önce Ülkemin birlik ve bekası, diğeri de Sayın Tayyip Erdoğan sevgisidir. Ak Parti kuruldu kurulalı hiç bir beklentide olmadan köy köy, kasaba ve ilçeleri her seçimde adaylarla dolaşan birisiyim. Şuan Ak Partiden görev alanların bir tanesi benim kadar bu partiye hizmet etmemiştir. 16 senedir Ak Parti’nin başarısı için kalem oynatıp açıkça partili olduğunu söylen bir gazeteciyim. Halkın benimsediği aday olduğunda yine sahada olmaya hazırım.
Birkaç aday adayı halk tarafından tasvip edilmiyor, bunu Genel Merkeze iletin sıkıntı olur demek suç mu? Yine söylüyorum 4-0 olacak Milletvekili sayısını sekteye uğratmayın. Yine uyarıyorum, bu parti karşıtlığı mı? Ahbap çavuş ilişkisini bir tarafa bırakın Ak Partinin başarısına bakın demek karşı olmak mı?
Halkın tanımadığı iki yönetici verin benim yanıma çarşı Pazar dolaşalım vatandaş ne diyor görsünler. Ben buradan kamuoyunun talebini iletiyorum. Yazılarımın da arkasındayım. Ak Partiye yazık olmasın bunu diyorum. Genel Merkez her şeyi bilmeyebilir siz uyarın diyorum.
YORUMLAR