Aslında dünyada hiçbir insan yoktur ki, yaratılan hiç bir kimseye düşman olsun. İnanç ve ahlaki değişim bulundukları yöre ve inançlara göre şekillenir. Elbette bir müslüman olarak müslüman olmayan başka bir kimsenin inancını sevemeyiz. Öncelilikli sevgimizide ona vermeyeyiz. Ama yaratılışı ve insan olarak onu sever iyi geçiniriz. Dünyada yaşayan insanların birbirini sevmemesi gibi bir durum söz konus olamaz. Ancak devlet idarecileri ve menfaatleri dünyada ki insanları bölüp parçalayarak bir birlerne düşman etmiştir.
Ama biz ülke insanları mutlaka birbiriimizi sevmeliyiz ve kardeşçe yaşamalıyız. Birlik ve beraberliğimizi bozmamalıyız. Birliğimizi daima ayakta tutarak kardeşçe yaşamalıyız.
Öncelikle her insan, karşısındakini öteki olmaktan çıkartıp, kendinden kabul etmeli, herkesi olduğu gibi benimseyip, değişmeye zorlamadan, ikiyüzlülüğe mecbur kılmadan, kabullenmelidir. İnsanlar, birey ya da kurum olarak birbirlerini rakip değil, dost olarak görmelidir. Beraber olmanın herkesi güçlü kılacağını kavramalıdır. Güç birliği ile birçok şeyin başarılması mümkündür. Atalarımız bunu bir elin nesi var iki elin sesi var deyişi ile çok güzel anlatmışlardır.
Dayanışma ruhu ile hareket ederek, birlik ve beraberliğini sağlayan toplumlar, giriştikleri her mücadelede sosyal, ekonomik, eğitim gibi her alanda başarıya ulaşmışlardır. Toplumsal dayanışma olmadan, birlik ve beraberlik sağlanmadan atılan adımlar en başta, başarılıymış gibi algılansa da o çemberin içersinde olması gerekenlerden bir kişi bile dışarda kalmışsa birlik sağlanamamış demektir.
İnsani Değerler konusu da tek bir kişi tarafından tesis edilemez. Herkesin birlikte çalışması gerekir. Değerli şeyler ancak birkaç insanın bir araya gelmesiyle elde edilebilir.
Açık fikirliliği geliştirin. Sevginiz genişlesin, daralmasın. Birlik ancak sevginin gelişmesiyle elde edilebilir. Birlikte çeşitlilik olduğunu değil de “çeşitlilikte Birlik” olduğunu zihnimizde canlandırma alışkanlığını edinmeliyiz.
Peygamber Efendimizin sözleri de bize Birlik Beraberlik içinde olmamız gerektiğini belirtir.
“El sıkışın ki, kalplerdeki kin gitsin, hediyeleşin ki birbirinize sevgi doğsun ve aradaki düşmanlık bitsin.
"Allah Katında en sevimliniz dostluk kuran ve kendisiyle dostluk kurulanlarınızdır. Allah nezdinde en sevimsiziniz de arkadaşların arasını açanlardır."
“Birbirinizi kıskanmayınız, birbirinize kin tutmayınız, birbirinize çirkin sözler söylemeyiniz, birbirinize sırtlarınızı dönmeyiniz, kiminiz kiminizi arkasından çekiştirmesin. Allah'ın kulları kardeşler olunuz.”
Toplum düzeni, birlik ve beraberlikle sağlanır. Sevgili Peygamberimiz bir hadislerinde, birlik ve beraberlik içinde yaşamanın toplum hayatı bakımından ne kadar önemli olduğunu, birliğin temin edilememesi halinde sosyal bünyede nasıl huzursuzluklar çıkacağını toplumu bir insan vücûduna benzeterek anlatmak istemiştir. ‘Bazı organları hasta olan bir insanın vücudu nasıl zayıf ve güçsüz düşerse; düşmanlıkların yaygınlaştığı, birlik ruhunun kaybolduğu toplumlar da öyle güçsüzleşirler. Bu da düşmanın işine yarar. Bunun için bir milleti yıkmak isteyenler önce, o milleti meydana getiren fertler arasında ayrılık tohumları ekerek onları birbirine düşürürler. Birlik ve beraberliklerini bozarlar. Maddî ve manevî güçlerini kardeşlerine karşı kullanan ve düşmanlarını unutanlar kolayca başkalarına yem olurlar. Bu gerçek öteden beri bilindiği için, dünyaya hükmetmiş nice büyük devletler, düşmanları tarafından önce içeriden parçalanmış, sonra yıkılıp tarihten silinmişlerdir.’
YORUMLAR