Bana göre bir gazetecinin siyasetçiyle arası iyi olamaz. Çünkü gazeteci siyasetçi ilişkisinden başka bir ilişki kurulduğunda ister istemez kalemin taraflı oynar. Bende bu kaideyle hep siyasetçilere yaklaştım ama birisi hariç o da AK Parti İlçe Başkanı Mahmut Oruç. Umarım istisnam kaidemi bozmaz.
Gerçi bana göre Mahmut Oruç siyasetçi değil. Çünkü siyasetçi dediğin biraz belediye başkanımız Niyazi Alçay gibi olmalı. Devamlı karar değiştirebilmeli, bir kişiyi sevmiyorsa gerektiği zaman en sevdiğim adamsın demeli, ne bileyim yerine göre hareket edip, renk değiştirmeyi bilmeli(!)
Ben Mahmut Oruç’un böyle olmadığını ilk olarak kendisiyle yaptığım röportajda gördüm. Şunu da belirteyim 5 tane büyük, sayısını bilmediğim kadar ufak tefek onlarca röportaj yaptım; Mahmut Oruç’un röportajı benim için hepsini 10 katlar. Çünkü bir partinin ilçe başkanı o partinin mevcut belediye başkanı hakkında düşüncelerini, hiç korkmadan, kıvırmadan, olduğu gibi anlatıyor; bu cidden pek rastlanası bir siyasetçi örneği değildir.
İlk başlarda daha yeni ya siyaseti öğrenememiş, yakında başkanda ağız değiştirir falan diyordum ama tanıdıkça başkanın siyaseti bilmemesinden dolayı değil dik durmayı bilmesinden dolayı böyle konuştuğunu anladım.
***
Ve Mahmut Oruç’un en çok tartışıldığı dönem seçimden bir ay önceki aday gösterilme sürecindeki tavrı. Mahmut Oruç o dönem açık bir şekilde Sadrettin İriş’i desteklemişti. Çoğu kişiye göre Mahmut Oruç’un o dönem tarafsız kalması gerekiyordu. Bana göre de kendisini bu kadar ön plana atması doğru değildi ama yine yukarıda belirttiğim gibi başkan her türlü durumda ne düşünüyorsa açık açık söyleyecek ve tavır koyacak cesarete sahip. Bu belki kısa vadede kaybettirebilir ama uzun vadede siyasette dik duruş, boyun eğmemek hiçbir zaman kaybettirmez. Örneğin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’da olduğu gibi.
***
Birde Mahmut Oruç’un sözde Niyazi Alçay’ın rakibi Şerafettin Meral için çalıştığı iddiası var ki ben o dönem Gaziantep’teydim, başkanı aradım sordum. Bana aynen şöyle dedi :“Emin ben bu partinin ilçe başkanıyım, eğer öyle bir şey ispat edilsin ben bugün bu görevi bırakırım”. Şimdi sana herhalde “evet çalışıyorum” diyecek değildi diyeceksiniz ama Eskil’e varınca da bu iddianın söylentiden ibaret olduğu, dedikodu olduğunu anladım. Çünkü Niyazi Alçay’ın kendisi bile “böyle diyorlar” diyordu.
***
Uzun lafın kısası Mahmut Oruç çok farklı bir insan, çok değerli bir siyasetçi. Bana göre Eskil’in ihtiyacı olan, gerektiği zaman masaya yumruğunu vurup, korkmadan söyleyeceklerini söyleyebilecek nadir siyasetçilerden.
Ve şunu da belirteyim, Eskil’de ilk köşe yazım 2008 yılında yayınlandı ve 6 yıl içerisinde yüzlerce yazı yazdım. Mahmut Oruç köşe yazımda takdir ettiğim Mustafa Güdendede’den sonra ikinci siyasetçi. Bunu niye söylüyorsun derseniz, bilin istiyorum, öyle siyasetçilere yalakalık yapan gazetecilerden değilim, Mahmut Oruç başka olduğu için böyle yazıyorum, bu böyle biline.