İnsanların bir hedefi ve gayesi olmalı. Hedefsiz insanlar boş silaha benzerler. İnsanlar yaptıkları işlerde ve oturdukları koltuklarda kendilerine bir hedef seçmeliler. Bu hedef sadece kendi çıkarların ve menfaatlerin için olursa bu hedef amacına ulaşmaz. İçi boş bir teneke gibi tıngırtı yapmaktan başka bir işe yaramazsın. Hedefsiz insanlar hedefi olmayan insanlarla yola çıktığında hedef menfaat olursa o yol arkadaşlarında bir gün seni satar yalnız kalırsın.
Siyaset ne için yapılır, siyasetçi kendine bir yol ve hedef seçerek ilerlerler. Hedefini yanlış belirleyenler, bir gün piyasadan yok olup giderler. Yaşımız itibarı ile bu ülkede çok siyasetçiler görüp tanıdık. Ama maalesef çoğu piyasadan silinip gittiler esameleri bile okunmuyor.
Kurulan partiler içerisinde tek parti dönemi hariç ülkede üst üste 17 yıl iktidarda kalan sadece Ak Parti var. Eğer Tayyip Erdoğan’ın bir hedefi olmasaydı bu gün oda kaybolup gitmişti. Koyduğu hedeflerin çoğunu hayata geçirmiştir, bundan dolayıda bu millet onun arkasından gitmiştir.
İdealist olmayan, derdi bu milletin derdi olmayanlar çok kısa zamanda geçip gitmişlerdir. Bunun numunelerini ve örneklerini çok gördük. Halende görmeye devam etmekteyiz. Sadece hedefi kendi şahsını ve geleceğini düşünen hedefsizler hedeften sapmış ve hedefe ulaşamamıştır.
Aksaray’a baktığımızda aynı durumları görmekteyiz. Ak Parti teşkilatları son dönemlerde ahbap çavuş ilişkisi ile hedefsiz bir şekilde acemice kendi yolunu açmak için hedef seçtikleri arkadaşları ile de maalesef hedeflerine ulaşamamışlardır.
Ben Ak Parti il başkanını düne kadar savundum ve arkasında durdum. Müsaade edin de bu gün yanlışları da yazalım. Seçim öncesi bir yazımda yapmayın etmeyin maksadınız Evren Dinçer’e seçim mi kaybettirmek diye yazdım. Maalesef bu gün o yazdıklarımız nerede ise gerçek oluyordu. Neden partiden herkesi dışlarsanız, herkese tavır alırsanız sonuç budur.
Her iki seçimde de Ak Parti oyları ülkede ilk sıralara giren partinin oyu neden düştü? Bunun hesabını vermek lazım değil mi? Efendim Cumhur ittifakı ülke genelinde Aksaray’da başarılı iller arasına girdi diye zafer sarhoşluğuna kapılanlar, neden benim partimin oyu bu kadar düştü diye oturup muhasebe yapmalı.
Seçime 5 gün var, bir yerde oturuyoruz, bir arkadaş Ak Parti sandığında görev almış. Bu arkadaş diyor ki, ben oyumu MHP vereceğim. Bende sordum neden Ak Parti sandığında görev aldın o zaman dedim. Adam şunu söylüyor, “ sandıktan para almak için yazıldım” diyor. Tabi bu arkadaşı kendilerine yakın olduğu için birileri yazdırıyor.
Sandık görevlini bile başka partiye oy atacak kişilerden yazarsan olacağı budur. Daha altı ay öncesi yapılan seçimlerde o kadar dedikodu çıkarılmasına rağmen %54 alınan oylar mahalli seçimlerde merkezde %41 lere düştüğünün hesabını vermeliler.
31 Mart gecesi başarısızlığın faturasını başkalarına kesmek için parti binasında “şerefsizler” kelimesi sonrası çıkan olaylar hiç yakıştı mı? Evren Dinçer’in neyi vardı? Aranızdaki kavga ve çekişmenin faturası aslında nerede ise 17 yıldır başarı elde etmiş partinin sırtında Evren Dinçer’e kesilecekti. Evren Dinçer’in tökezlesin diye herkes paçasından asıldı.
Bana kızıp eleştirmenize ve düşman olmanıza gerek yok. Her şey ortada duruyor, ben partili olmasam bu kadar eleştirmez kıs kıs gülerdim. Bu kadar dağınıklık ve kırgınlık hiç bir dönem yaşanmadı. Eğer bunu başarı sayıyorsanız ben başarı saymıyorum.
Bu saatten sonra bütün yük ve görev Evren Dinçer Başkana düşüyor. Bu parçalanan ve dağılan oyların toplanması gerekiyor. Dersini alan arkadaşlarda bundan sonra nasıl bir ders çalışırlar bilmiyorum. Bakın ben eleştirdim diye kesin bana selam vermeyecekler, particilik işte bu değildir. Hedefsiz yol almayı bırakın hedefiniz doğru olsun yeter.
YORUMLAR