-
ERDOĞAN KAYA

ERDOĞAN KAYA


Hisarcıklıoğlu ilimizde temel attı

06 Temmuz 2015 - 16:19

Geçen hafta sonu Aksaray’da Ticaret Borsasının yeni binasının temeli atıldı. Temel atma törenine TOBB Genel Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu da katıldı. Aksaray-Konya yolu üzerinde temeli atılan Ticaret Borsa binası görkemli temel atma törenine sahne oldu. Uzun zamandır çalışması yapılan Borsa binası kısa zaman önce inşaatına başlanmış ve Başkan Hamit Özkök’ün Genel Başkanı daveti ile resmiyet kazanmıştır.

     Temel atma töreni ve törem sonrası vatandaşların yoğun ilgisine sahne olmuştur. Temel atma törenine Aksaray Valisi, Milletvekilleri, Belediye Başkanı, bürokrasi ve vatandalar iştirak etmiştir. Yemekte ise kalabalık nedeni ile izdiham yaşanmıştır.

      Ben burada ne konuşuldu neler söylendi meselesine girmek istemiyor. Konuşmacılar bir hayli fazla idi, burada Borsa Başkanı Hamit Özkök bugüne kadar yaptıklarını bir salayt gösterimi ile törene katılanlara izletti.

       Bölgenin en büyük Ticaret merkezinin gelecek sene Mayıs ayında faaliyete geçeceği burada vurgulanmış oldu. Benim en çok hoşuma giden husus ise gelecek sene bu aylarda Borsa binasının yeni yerinde olması.

      Altuntaş otelde verilen yemeğe iştirak eden işadamlarına ise birer plaket takdim edilmiştir. Plaketi ya vermeyeceksiniz, ya da veriyorsanız bütün işadamlarına vereceksiniz. Bunu yadırgamanın bir anlamı yok, ayırt etmeden herkese verilmesi ise güzeldi. Ben bu çalışmayı işini ve yaptığı işi seven bir Başkanın başarısı olarak görüyorum. Bu başarıyı da bir hikâye ile taçlandırmak istiyorum.

      Alışverişe gitmek üzere evden çıkan bir kadın, kapısının karşısındaki kaldırımda oturan bembeyaz sakallı üç yaşlı adamı görünce önce duraksadı. Sonra; onları, tüm içtenliğiyle evine davet etti. "Burada böyle oturduğunuza göre, üçünüz de kesinlikle acıkmış olmalısınız" dedi. "Lütfen içeri gelin, size yiyecek bir şeyler hazırlayayım." Üç yaşlıdan biri, kadına, eşinin evde olup olmadığını sordu. Kadın, eşinin biraz önce çıktığını, şu anda evde olmadığını söyledi. Yaşlı adam, başını iki yana salladı: "Eşiniz evde değilse, biz de davetinizi kabul edemeyiz" dedi.

       Akşam eşi geldiğinde kadın, karşı kaldırımdaki yaşlı adamlarla arasında geçen konuşmayı anlattı. "Senin evde olmadığını öğrenince, içeri girmek istemediler" dedi. Yaşlı adamların bu davranışlarını öğrenince, kadının eşi üzüldü. "Bir bakıversene dışarı" dedi. "Hâlâ oradalarsa, şimdi davet edebilirsin eve." Kadın kapıyı açar açmaz, karşı kaldırımdaki bembeyaz sakallı üç yaşlıyla yeniden karşılaştı. Eşim geldi, şimdi evde" dedi ve onlara davetini yineledi: "Yemeğimizi birlikte yemek için sizi şimdi davet edebilir miyim evimize?" Kadının davetine, yaşlılardan biri yanıt verdi: "Biz üçümüz birlikte gelemeyiz" dedi. Ve kısa bir duraksamadan sonra, bir açıklama yaptı: "Sağ yanımdaki bu arkadaşımın adı, Zenginliktir" dedi. "Bu yanımda oturan arkadaşımın adı Başarı, benim adım ise Sevgidir." Kendini ve arkadaşlarını tanıttıktan sonra Sevgi, kadına ilginç bir öneride bulundu: "Şimdi evinize gidin ve eşinizle baş başa verip, bir karara varın dedi. "İçimizden yalnızca birimizi davet edebilirsiniz evinize. Hangimizi davet etmek istediğinize karar verin, sonra gelin, kararınızı bize bildirin."

     Kadın, Sevgi’nin önerisini eşine anlattığında adam, sevinçten göklere fırladı. "Aman ne güzel, ne güzel" dedi. "Hangisini davet edeceğimizi bize bıraktıklarına göre, biz de içlerinden Zenginlik'i davet ederiz ve evimiz de bir anda Zenginlikle kavuşmuş olur. Eşinin kararı, kadının hiç de hoşuna gitmedi. "Başarıyı davet etsek, daha mantıklı bir karar vermiş olmaz mıyız, kocacığım?" dedi.

     Kayınvalidesiyle, kayınpederinin bu konuşmasına, içerideki odada bulunan gelinleri de kulak misafiri olmuştu. Koşarak içeri girdi ve o da kendi önerisini söyledi: "En doğru karar, Sevgi'yi davet etmek değil midir?" dedi. "Düşünsenize, evimiz bir anda Sevgi'ye kavuşacak.' Gelinin bu önerisi, kayınpederinin de, kayınvalidesinin de çok hoşlarına gitti.

"Tamam, en doğru karar bu olacak dediler. "Sevgi'yi davet edelim..."

     Kadın kapıyı açtı ve üç yaşlıya birden sordu: "İçinizde hanginiz Sevgi'ydi?" dedi. "Onu davet etmeye karar verdik. Lütfen buyursun..." Sevgi ayağa kalktı, eve doğru yürümeye başladı. Arkadaşları da ayağa kalktılar ve Sevgi’nin arkasından, onlar da eve doğru yürümeye başladılar. Kadın, büyük bir şaşkınlık ve heyecan içinde, Zenginlik'le Başarı ‘ya sordu: "İnanamıyorum siz de geliyorsunuz?" dedi. Kadının bu sorusuna, üç yaşlı birlikte yanıt verdiler: "Eğer içimizden yalnızca Zenginlik'i ya da Başarı'yı davet etmiş olsaydınız, davet edilmeyen ikimiz dışarıda bekleyecektik" dediler. "Fakat siz Sevgi'yi davet ettiniz. Bu durumda üçümüz birden gelmek zorundayız evinize." Ve kadının "Niçin?" diye sormasını beklemeden, Zenginlik ve Başarı sözlerini şöyle sürdürdüler:

     "Çünkü Sevgi'nin olduğu her yerde, biz Zenginlik ve Başarı da her zaman, onun yanında oluruz." Demek ki işini seven bir insanın başarılı olmaması mümkün değildir.