Gazetecilik hayatımın 40 yılını yazmaya hazırlanırken 40 yıl sonra ilk defa bir yazımdan dolayı 15 yıldır arkasında durduğum ve Sayın Cumhurbaşkanımızı yakından tanıyan birisi olarak kendi partim tarafından şikâyet edildim. Dünde şikâyet konusu için Savcılığa ifade vererek ilk defa milli oldum. Şikâyet konusuna takılmıyorum çünkü gazetecilerin her zaman bu durumla karşılaşmaları normaldir. Bu şikâyete davada açılabilir takipsizlik kararı da verilebilir. Ama kendi partini yıllarca o davayı savunan birisi olarak şikâyet edilmek üzücü.
Şimdi ben bu konu sonrası inanın çok şeyler yazacaktım. Bu konuda şikayet edin diyecektim. Neden yazdığımı da belgeleri ile hukukun önüne sunacaktım. Ancak ben beni şikâyet edenlerden de çok Ak Partiliyim davaya ve partime zarar vermek istemiyorum. Ak Partiye onlardan daha çok katkı yaparak yazılar yazdığımı bütün okuyucularım bilirler, partime onlar gibi zarar vermek istemiyorum.
Birde bu davaya karşı olan ve sürekli aleyhte yazı yazan başka düşüncedeki insanları şikâyet etmeyip benim hakkımda suç duyurusu yapmalarına takıldım.
Bu suç duyurusu bir sus tehdididir. Ben hayatım boyunca 40 yıldır şahsımı dava edecek hiçbir yazı yazmadım. Kimseye hakaret ve aşağılayıcı yazı yazmadım. Üstelik buna meydan vermedim vermemede. Hele kendi partime zararı asla düşünmedim, düşünmemde.
Ben hala Ak Parti üyesi ve bir seçimde aday olmuş bir gazeteciyim. Birçok yazımda partili olduğumu ve Sayın Cumhurbaşkanımızı tanıyan birisi olarak onun hizmetlerine ve şahsına aşına olduğumu açık ve alenen yazan bir gazeteciyim.
15 yıldır her seçimde hiçbir menfaatim olmadığı halde adaylarımızla köy, kasaba ve ilçeleri adım adım gezerek partiye destek veren birisiyim. Çarşıda pazarda ve gezdiğim yerlerde sürekli Sayın Cumhurbaşkanımızı ve partisini savunan bir gazeteciyim.
15 yıldır ilimizin bütün Belediye Başkanlarını ve çalışmalarını gündeme getirerek mikrofonu ağızlarına tuttuğum gibi köşemi her zaman lehlerine açmışımdır. Sürekli onları ziyaret ederek destek vermişimdir. Bunun aksini hiçbir Ak Partili mevcut ve geçmiş Başkanlar söyleyemezler. Halende aynı şekilde kendilerine destek veren birisiyim.
Geçmiş il Başkanımız döneminde Ak Partinin ve Cumhurbaşkanımızın hizmetlerini anlatan, “ Dün Dünde Kaldı” başlıklı bir kitap yazdım. Bu kitabım İl Teşkilatımız tarafından bir karşılık alınmadan teşkilatlarına ve partililerine dağıtmışlardır.
15 yıldır Ak Partinin ülke genelinde nasıl hizmetlere imza attığını bir kitapta toplasam herhalde 3-5 ciltlik bir kitap ortaya çıkar. Benim derdim ilimizde şu şuraya gelmiş bu buraya gelmiş derdi değildir. Ben Milletvekili ve Belediye Başkanı olma hevesinde de değilim. Ülkemizin durumu ve gelişmesi beni ilgilendirmektedir.
10 yıldır Fetö terör örgütü aleyhinde yüzlerce köşe yazılarım mevcuttur. Hatta bu yazılarımdan bazıları, “ Dün Dünde Kaldı” isimli kitabımda mevcuttur. Ben o zaman bunları yazarken, “ sende çok sert ve insafsız yazıyorsun” diyenleri şimdiki kadar tanıyorum.
17 Aralık operasyonu ve 15 Temmuz darbe kalkışması esnasında yazdığım yazılar hala arşivlerde ve sanal alemde mevcuttur. Bu yapı ile benim kadar mücadele eden kaç kişi olduğunu çok merak ediyorum.
Hiçbir beklentisi olmadan ülkemi ve vatanımı düşünerek böyle bir lider gelmez. Bu liderin ülke idaresinin başında devam etmesini isteyen bir gazeteciyim. Ben davamı ve ülkemi seven ona zarar verilmesine tahammül edemeyen bir insanım.
Kimse sütten çıkmış ak kaşık değildir. Kimsede hâşâ hata etmez İlah değildir, eleştirilemezde değildir. Benim birkaç yazımda eleştirdiğim parti değil şahıslardır. Zaten şikâyet konusu yazıları ve şikâyet konusunu genel merkeze de ilettim.
Bunları neden yazdığıma gelince bunca yazılarımın içinde partime zara vermedim. Ancak partime zarar veren bazı şahısların partiye zarar vermesine tahammül edemedim. Bunun için yazdığım birkaç eleştiri yazısına tahammül edemeyenlere şunu demek isterim. Neden Partimizi, liderlerimizi ve hizmetlerini övüyorsun diye bana dava açmadın? Elimde seninle ilgili yazdığım güzel şeylerde var neden buna itiraz edip şikâyet etmedin?
Evet, yine söylüyorum Reise zarar veren kim olursa olsun yanlışlarını yine yazarım. Çünkü ülkenin Ak Partiye ihtiyacı var. Onun üzerinden kimse palazlanıp zarar veremez.
Sonuç alınamayacak bir şikâyet konusuna takılmadım. Kendi partilisi bir gazeteciyi şikâyet etmesini bilmenizi istedim. Takdir sevgili okurlarımın, görelim Mevla neylerse güzel eyler.
YORUMLAR