İtfaiyeci melek değil

Son günlerde İtfaiye ile ilgili bir tartışma gündemi meşgul ediyor. Ardından da Belediye Başkanı ile Ak Parti il Başkanı arasında itfaiye yetersizliği ile ilgili tartışma konusu konuşuluyor. Aslında bazı insanlar bilmedikleri konuyu ya abartır ya da üzerine birkaç ilave yaparak başkası yapmış gibi anlatır. Tartışma konusu aslında bir telefon konuşması ve içeriği kamuoyu tarafından tam bilinmeyen bir konu ama birileri tarafından işi başka yerlere servis ederek olayı abartmış ve konu konuşulmaya başlamış.

     Ben inanın tartışma konusunu üç gün sonra duydum ve bazı dostlardan olayla ilgili bilgi alarak teyit ettirmeye çalıştım. Olayın her iki tarafı ile görüşmem olmamıştır. Nede görüşme gereği duydum. Ancak gazeteci olmamız hasebi ile her şeyi biz detaylı biliyormuşuz gibi vatandaş bizden soruyor. Bu konuya döneceğim anacak önce İtfaiye konusunu konuşalım. Bu konuda bilende konuşuyor bilmeyende konuşuyor.

      Benim eski bir Belediyeci olmam idareciliklerim yanında siyasi kurum olması nedeniyle iki dönem pasifize edilmek üzere İtfaiyeye sürüldüm. Dolayısı ile makamda otururken burada çalışamaz istifa edip gider diye o dönem İtfaiye kanalizasyon işinde de çalıştım ve itfaiye kanalizasyon işine baktığı için de evlerin tuvaletine de itfaiye ile su bastım. Yangına da gittim yangın söndürdüm. Bundan hiç gocunmadım çünkü çocuklarımın rızkı için bunlara katlandım. İtfaiye eri ve eğitimi almadığımız halde hayati önem taşıyan yere bizleri sürenler utansın. O dönem itfaiye sürgün yeri idi, ama şimdi çokta güzel ve eğitimli elamanlar var.

      İtfaiye işi çok zor bir iş ve İtfaiyecinin hayatı her an tehlikede olan bir görev. Yangın olan yerde mutlaka panik ve heyecan olur. Kimisi evine yangının sıçramasından endişe eder, kimisi evinin yangından kurtarılması üzüntüsü içinde olur. İtfaiye ister erken gelsin ister geç gelsin doğal olarak mutlaka itfaiye ekibine karşı bir olumsuz tepki oluşur.

       Vatandaş tarafından genel olarak sürekli İtfaiyenin geç gelmesinden şikâyet edilir. On dakika veya on beş dakika geç gelinmesinden şikâyet edilir. İtfaiye hayalet olsa bile on dakikadan önce gelmesi mümkün değildir.

      İhbar gelir ekip yangın malzemesini giyinip çıkana kadar zaten üç beş dakikasını alır. Yola çıkan İtfaiye aracına maalesef sürücülerimiz yol vermez. Bana göre yangına giden İtfaiye aracı 112 acil Ambulanstan daha acildir. 112 acile gösterilen duyarlılık maalesef İtfaiye aracına gösterilmez. Belki itfaiye o anda üç beş can kurtaracak ve ya bir faciayı önleyecektir.

     Yangın mahalline nereden baksanız 15 dakikadan önce varması mümkün değildir. Birde yangın mahallinde yangına müdahale tespiti yapılmalı. Hadi içerde tüp veya patlayıcı varsa. Birde elektrik akımı mevcutsa orada elektrikten İtfaiyeci can kaybı yaşarsa sorumlusu kim olacak? O binanın elektrikleri kesilmesi lazım, o yangına tazyikli su kılacak.

     Sanki İtfaiyeci melek veya hayalet anında yangını söndürecek ve insanları kurtaracak. İtfaiyecinin işi yangına müdahaleyi tazyikli su ile yapar. Yanan evin ateşini söndürür ve eşyasını kurtarmaz. Yangının başka yerlere sıçramasını engeller. Yoksa yanan eve itfaiyenin tazyikli suyun girdiğinde zaten o evde bir olumlu eşyanın kurtarması bekleyemezsiniz. Birde ev içinde insan ve canlı varsa İtfaiyeci canı pahasına onları kurtarır.

       Bu tepki ve heyecan yangının verdiği bir tepkidir. Sanki yangını itfaiyeci çıkarmış gibi yetersiz, neden üç araba beş araba gelmedi tepkisi yangının verdiği heyecandır. Burada önemli olan yangına müdahale ediş şeklidir. Çok İtfaiye arabası yangını söndürmez. Geniş arazi yangını olur bunu anlarım. Bu nedenle İtfaiyecide bir can ve insan olduğunu unutmamak lazım. Onlara dışarıdan müdahale etmeden sabır göstermek lazım. İtfaiyecilere tepkiyi gereksiz ve bilinçsiz olarak görüyorum ve eski bir itfaiyeci olmam nedeniyle bunu yazıyorum.

      Gelelim bir çatı yangını sonucu Belediye Başkanı ile il Başkanın tartışmasına. Bu telaşlı ve heyecanlı durumlarda ilgi alanı olmayan bir şekilde oraya bu heyecanlı anda gidersen elbette vatandaş tepkisiyle karşılaşırsın. Sonucunda Belediye Başkanı ile telefonda münakaşa ediyorsun. Yanında bulunan bir başka partinin eski il Başkanı bu olayı başkalarına servis ediyor ve kavga ettiğiniz şeklinde kamuoyuna duyuruyor.

     Sonra olay karşılıklı yüz yüze tartışma şeklinde lanse ediliyor. Vatandaşın içinde sanki Başkan yangına müdahale edecekmiş gibi telefon dinlemesine başkaları şahit olursa elbette farklı lanse edilir. Bunun yeri vatandaş içinde Başkan ve Başkan yardımcısını arayıp fırça atmak değildir. Vatandaşın içinde değil bir kenarda telefonla konuşulsa idi tartışmada olsa yen içinde kalırdı. Neticede ne oldu vatandaşın ağzına farklı yansıdı. Yanlışı burada il Başkanı yapmıştır, gaza gelmiştir. Kamuoyuna her iki başkan yüz yüze kavga ettiler oldu. Sonuç nedir bir elektrik kaynağından çıkan çatı yangını kısa sürede söndürülmüştür. Gereksiz yere bir tartışmayı başlatıp vatandaşın ağzına sakız olunmuştur, gerçektende üzücü.