Bugün sizlere kendimiz için basit gördüğümüz, ama başkası için çok önemli olan yaşamımızdaki vurdumduymazlıklar dan bahsetmek istiyorum. Bazen sizin için basit ve önemsiz görünen şeyler başkası için çok önemlidir. Akıllı insanlar ise bazen sizin yaptıklarınızı yapmaz. Başkalarınında yaşamına saygı duyar. Sizin için ufacık bir duvara çivi çakmak basit ve önemsiz olabilir, ama yan komşunuz için önemsiz değildir. Eğer toplumda birlikte yaşıyorsak, toplumun birlikte yaşamına saygı duymalıyız. Akılsız ve bencil insanlar diğer ikinci şahısların yaşamını önemsemezler.
Çarşıda esnaf iş yerinde ne var ne yok yola ve kaldırıma taşımışsa, kendisinden alışveriş yapacaklara saygısızlık yaptığını bilmelidir. Üst katta oturan bir hanım balkondan pis su ve sofra çırpıyorsa bu alt komşuya bir saygısızlıktır.
Çarşıda elinde yediğin kuru yemişi sokağa atıyorsan, veya başka bir yediğinin kabuğunu yine sokağa atıyorsan bu da sokağı kullanan ve yürüyen başka insanlara bir saygısızlıktır. Nasıl ki kendimize saygı istiyorsak önce başkalarının hakkına saygılı olmalıyız.
Akıllı insanlar, önce kendisini düşünendir, kendisine yapılmak istemediğini başkasına yapmazlar. Akılsız insanlar başkalarının hukukuna tecavüz ederler. Bazende kendisini akıllı zanneden kimseler kendi çıkarlarını düşünerek başkalarını önemsemezler.
Toplumda otururken hep kendinizin konuşması ve başkalarına söz hakkı vermemeniz. Aslında kendinizi çok akıllı gördüğünüzden de olabilir. Ama etrafında oturan insanların çoğunun sizin söylediklerinizi dinlemediklerini bilmelisiniz.
Sizin için çok basit olan bazı şeyler başkası için basit olmayabilir. Mesela çocuğunuzun her hareketi nasıl size hoş görünüyorsa, başkasına hoş görünmeye bildiği gibi, sizin hoş gördükleriniz başkasına göre görgüsüzlüktür, görmemişliktir.
Yapabileceğimiz en akıllıca şey başkalarının başarılı olması için yardım etmektir. Bu sayede, onlar kazandıkça siz de kazanırsınız. İnsanlar birbirine destek oldukça işler büyür, daha çok değer yaratılır, çalıştıkça daha iyi sonuçlara ulaşılır. Birbirine köstek olmayan ancak birbirinin önünü açan bir topluluk içinde olmanın daha büyük başarılar getireceğini bilen başarılı insanların ASLA yapmayacakları şeyler vardır. Boşa enerji harcamaz, negatiflik yaratmaz, düşüncesizce davranmazlar. Prensipleri doğrultusunda hiç tereddüt etmeden bu tür davranışlarda bulunmayı ret ederler.
Her toplantıya geç kaldığınızda, karşınızdakilere benim zamanım seninkinden daha değerli mesajını verirsiniz. Market alışverişinin sonunda kasada kredi kartınızı aramakla geçirdiğiniz 2-3 dakika, kasiyeri umursamadığınızı, arkanızda sıra olmuş insanların zamanına zerre kadar değer vermediğinizi gösterir. İş yerinde mutfağa gidip 1 litrelik su şişenizi ağır ağır doldurduğunuzda, sizi bekleyen iş arkadaşlarınıza ne kadar kendinize dönük bir insan olduğunuzu gösterirsiniz. Kimsenin ne yaptığı umurunuzda değildir, her şey sizin dünyanız ekseninde dönmelidir. Yani, önemi olan tek dünya sizinkidir.
Bu kadar ufak tefek şeylere kafa takılır mı diye içinizden geçiriyor olabilirsiniz. Çok minik görünen bu olaylar bir araya geldiğinde, kişinin karakteri ve davranış kalıplarıyla ilgili kocaman her an sağanak yağmura dönüşebilecek bir kara bulut haline gelir. Kendi rahatınız için, ufak tefek de olsa, başkalarını rahatsız etmeyi rutin haline getirir, daha da kötüsü bunun farkında bile olmazsınız. Böyle küçük olaylar ve alışkanlıklar sizin nasıl bir insan olduğunuzu bütün çıplaklığıyla ortaya koyacaktır. Özellikle liderlik konumundaysanız, etrafınızdakilere nasıl davranacağınızı, zorunluluklar değil, sadece ve sadece siz belirlersiniz. Her zaman yakınınızdaki insanların ihtiyaçlarının sizden öncelikli olduğunu farz ederek hareket edin. O zaman çevrenizden hem saygı hem de sevgi görürsünüz.
YORUMLAR