Her yıl Yeşilay haftası kutluyoruz kutlamasına da sonuç ne veriyor? Öncelikle ben burada kurum Başkanlarını eleştirmek istemiyorum, genel düşünmek istiyorum. Yani bu Yeşilay kurumlarının idarecileri yılda kaç ailenin çocuğunu kurtarıp tedavi ettiriyor veya kaç bağımlı çocuğu bağımlılıktan kurtarıyor ben önce buna bakarım. Yok, şu kadar broşür dağıtıyoruz, yok şurada şunu yapıyoruz beni kesmez. Beni alınan sonuçlar keser, yoksa beyanat ve ziyaretler kesmez. Önce tabelalıktan çıkmalıyız, bu kurumların hakkını vermeliyiz.
Sokak çocuklarını sorumsuz aileler ürettiğine inanıyorum. Çocuklardan önce aileler eğitilmeli. Çocuk yapmak annelik ve babalık değildir. Köpekler ve diğer hayvanlarda her yıl daha çok yavru doğuruyor. Amma belli bir yaşa kadar onların başında hayatını feda ediyor.
Bugün keyfine göre çocuk yapan aileler nasıl olsa rızkını Allah verir veya bazı terbiyesiz babalar “kadının kucağında sıpayı sırtından sopayı eksik etmeyeceksin” düşüncesi ile kadını kepaze etmek için bolca çocuk yapıyor. Sonra bakmaktan ve sorumluluktan kaçıp ya evi terk ediyor veya baba sorumluluğunu taşımadan çocukları sokağa terk ediyorlar.
Akıllı ve zeki kadınlar ise bir baba ve anne olup çocuklarını adam gibi yetiştirenler var. Hatta onun bunun işinde çalışarak saçını çocuklarına süpürge edip topluma kazandırıyor. Ha bu sorumsuzlukta kadın yok mu elbette var. Bazı kadınlarda babadan beter evlerini terk edip analık şefkatinden uzak kalan çocuklar sokağa çıkıyor.
İşin sorumluluğu en başta aileden kaynaklanıyor. Babada şambabası ise onun baba olmasının bir anlamı yok. Çocuk yapıyorsan sorumluluğunu bileceksin. Maddi durumun iyi olmayabilir, ama en azından çocukların topluma kazandırılması için onu terbiyeli ve ahlaklı yetiştirmelisin. Sorumsuz bir babalıksa mesele hayvanlar sorumsuz babadan daha sorumludurlar. Bir tavuk kadar olamıyorsan babayım diye gezmeyeceksin. O zaman insan olmanın ve aile reisi olmanın bir anlamı yok. Allah korusun insanın sorumsuzu bana göre hayvandan daha aşağıdır.
Buna bir örnek vermek istiyorum, bu sene Emit Fuarındayım ziyarete gelen bir dost yanında bir delikanlı ile gelmişti, bende delikanlının kim olduğunu sordum ve anlattı:
“ belki tanırsın bu gencin babasını, babası evlilik yaptıktan sonra 5 çocuğu olmuş. Kadından usanınca başka bir kadın almış. O kadından da 4 çocuğu olmuş ve belli bir süre o kadından da ayrılmış. Sonra bir hanım daha almış ve ondanda 2 çocuk olmuş. En sonunda o kadından da ayrılıp kaçmış ve nerede olduğu belli değil. Bu çocuk 2 hanımından olma ben buna sahip çıkıp yanıma aldım sokak çocuğu olmasın diye. Şimdi bir esnaf oldu yanımda çalışıyor ve çok terbiyeli” dedi.
Buyurun buradan yakın belki bu adam şimdi başka bir kadınla beraberdir. Şimdi siz bu adama nasıl baba ve aile reisi diyebilirsiniz? Çok görmüyorum olabilir eşi rahatsızdır veya kadınlık görevini yapamamışta olabilir. Boşanıp başka bir kadınla da evlenebilir. Ama bu çocukları kadınlar babasının evinden getirmedi. Babaysan adamsan çocuklarına sahip çıkacaksın. Adam değilsen toplumda adamım diye gezmeyeceksin.
Peki bu adamın her evde bıraktığı bu çocukların sonu ne oluyor. Elbette sokaklara düşüp uyuşturucu ve psikopat oluyorlar. Sonra ne oluyor topluma zararlı birer insan olup çıkıyorlar. Yok, efendim neslimizi çoğaltalım, çoğaltmak önemli değil onları topluma faydalı birer insan olarak yetiştirmek önemlidir.
Kadınlar ne yapıyor, gururunu ve kişiliğini ortaya atarak zengin insanlara avuç açıyor. Ya da devletin kapısında dilenci gibi gelip gidiyorlar. Hele birde onur ve gururundan dolayı gidemeyenleri düşünün. Her şeye rağmen çocuklarına sahip çıkan kadınların ellerinden öpüyorum, onlar sahte babalardan bile babadırlar.
Son on yıldır Sosyal Politikalar ve Aile Bakanlığı kuruldu da kimsesizlere sahip çıkılıyor. Bunların içinde kimsesiz çocuklar, yaşlılar, baskı ve eziyet gören kadınlara sahip çıkılıyor. Bakıma muhtaç çocuk ve hastalara destek olunuyor. Yoksa devletimizde olmasa bu insanların inanın hali çok işler acısıdır.
Toplum olarak hepimizin üzerine görev düşmektedir. Sahipsiz çocuklara ve insanlara sahip çıkarak devletimize bildirerek onlara destek olmalıyız. Devletimizin bu konuda çok büyük destekleri bulunmaktadır. Sorumsuz ailelerde sorumluluğunu bilerek çocuklarına sahip çıkmalılar. Oturduklarında ben aile reisiyim demekle olmuyor. Ekonomik durumunuz iyi olmasa da en azından çocuklarımızı topluma yararlı bir insan olarak yetişmelerine destek olalım. Eşinizden ayrılabilirsiniz ama çocuklarınızı bir parçanız olarak gürün ve onlara sahip çıkın. Geleceğin insanı olacak bu çocukları sokağa atmayalım. Yoksa sorumsuz bir aile reisi istiyorsanız bunu hayvanlar daha iyi yapıyor. Sokak çocuklarının ve uyuşturucuya alışan çocukların müsebbibi ailelerdir.
Not: Yarın dünya kadınlar gününe göz atalım.