Yorumu saklıyorum geçtiğimiz günlerde bir Hekim arkadaşımız benim bir köşe yazımı ve Sayın Valimiz, Belediye Başkanımız, Ak Parti il ve ilçe Başkanı ile çekilmiş resmimi paylaşmış. Yazımın altına da, “ haklı söze ne denir” diye yorum yapmış. Bu paylaşımı hazmedemeyen güya bir İnternet gazetesi sayfası açıp ikide bir satan arkadaş altına yorum yapmış. Yorumda, “ yetkililer bir kaç gazeteci ile görüşürse olacağı bu” demiş. Bu arkadaş daha önceleri ismimi telaffuz etmeden şahsımla ilgili yorumlar yaptı. Keşke ismimi telaffuz etse gerekeni yapıp hesabını görsem. Kurnaz Tilkiliği bir yere kadar gider ve bir gün gereğini yaparım.
Ben o gün 10 Ocak Gazeteciler günü resim çektirmek için yerimden bile kalkmadım. Ama bir yetkilimiz ısrar edince kırmamak için kalktım ve resim karesine girdim. Ben öyle şu idareci ile bu idareci ile illede resim çektirip hava yapayım düşüncesinde olan birisi değilim.
Sayın Valimiz ilimize geleli epey zaman oldu. Bir kaç kere toplu ziyaretin dışında kendilerini rahatsız eden birisi değilim. Üstelik devlet terbiyesi almış, memuriyetimin yarıdan fazlasını idarecilikle geçirmiş bir gazeteciyim. Birinci dereceden emekliyim, kimseye el açacak durumda da değilim. Bir şeyler koparmak için yalakalık yapan bir tipimde yok.
Ben Gazeteciliği ulusal medyada yani Bab-ı Ali de usta gazetecilerin yanında basın terbiyesi almış birisiyim. Hasbel kader Rahmetli Özal'ın ısrarı ve talebi ile memuriyete başladım. Ama hiç bir zaman Gazeteciliği bırakmadan yazdım. Bunun meyvelerini 9 kitapla topladım. 41 senedir her gün yazıyor ve yazmaya devam ediyorum.
Yepım itibarı ile hiçbir basın mensubu ile kör döğüşüne girip kavga etmeyide sevmem, sadece işime bakarım. Kimin ne yaptığıda beni ilgilendirmez, bende onları ilgilendirmemem lazım. Benim üslubum da herkese yalakalık yok, ne isem oyum, her gördüğüm siyasiye sizdenim diyecek karakterde değilim. Siyasi görüşünü, fikrini ve düşüncesini alenen yazıp paylaşan bir gazeteciyim. Nabza göre şerbet vermek benim ahlak ve anlayışımda yoktur.
Sevdiğim, ısındığım, bana gerçek dost olan insanları satma gibi bir ahlaka sahip de değilim. Ne isem oyum, dobra bir yapıya sahibim. Siyasilerden bir beklentim olmadığı gibi, isim vermeyim diğer siyasiler rahatsız olmasın. Bazı siyasilerle siyaset üstü bir dostluğum olması nedeni ile onlarla yakın olmam dostluktan başka değildir.
Üstelik senin gibi densizleri muhatap bile alıp merhaba etmem. Eğer bazı konularda susuyorsam edebimdendir. Devlet terbiyesi almış bir gazeteci olmakla beraber. Nerede ne konuşacağını, nasıl davranacağını, hatta nasıl oturacağını bilen birisiyim. Devletin erkanı ile konuşurken bir gazeteciden öte bir dost olarak sohbet eder her şeyi köşeme taşımam. Konuşmak için konuşmayı sevmem ve sadece dinlerim.
Senin gibiler, Gazeteciliğin G’sini bilmezler. Oturuşundan, kalkışına kadar, davranış ve konuşmasını bilmeyen densiz ancak kıskançlıktan başkasını eleştirir. Eleştireceğine adam ol mesleğinde ilerle bizleri geçmeyi dene. Bizi eleştirerek pirim yapamaz aksine yerin dibine batarsın. Sen önce oturup kalkmayı düzelt, insanlara nasıl davranılacağını öğren.
Ben senin gibi kişilerin özel hayat ve yaşamları ile meşgul olmam. 41 yıldır ne bir meslektaşımın özel hayatını, neden şahısların yaşamlarını gündeme getirip köşeme taşımadım. Herkes kendi hayatından kendisi sorumludur. Kimsenin özel hayatı beni ilgilendirmez, ilgilendirmemelidir. Bu tür işler basit ve kendini bilmezlerin işidir.
Bizde bu şehirde yaşıyoruz ve herkesi tanıyoruz. Eğer sen benim konumumda olmuş olsan, sana adam değeri verilse bu şehir sana dar gelir. Üstelik ne olduğun ve nereli olduğunda belli olmayan densizin birisisin sen. Herkes haddini bilsin, aynada kendi kişiliğine baksın yeter.
Eğer haddinin bilmez isen, seni adam yerine koymayan insanları kıskançlıktan eleştiriyorsan bir dahaya gerekeni hukuk önünde yaparım, bu şehri terk edersin. Kimsenin ne yaptığı ve ne işler çevirdiği beni ilgilendirmiyorsa. Sizi de ben ilgilendirmem, benden uzak durun herkes kendi hayatına baksın. Aksaray halkı zaten kimin ne olduğunu çok iyi biliyor.
YORUMLAR