Bazen deriz ya “ yalnızlık kötü dosttan daha iyidir” diye. Evet gerçekten kötü dostla yaşamak ve hayatını zehir etmek yerine yalnızlığı seçmek çok iyidir. Hele birde ihanete ve haksızlığa uğramış isen. O insanla olmaktansa yalnız olmak kadar güzel bir şey olamaz. İnsan bazen yalnız olunca kendi kendisi ile hesaplaşabilmeli. Aynaya bakıp kendisini hesaba çekip kötülüklerden ve kötü insanlardan uzak olmak kadar güzel bir şey yoktur.
Bazen deriz ya “nerelerdesin hiç görünmüyorsun” diye. İşte bazen görünmemek ve özlenmek ve özlemek iyidir. Aslında yalnızlık akıllı insanların işi değildir. Ama bazen seni yalnızlığa ve kendi başına olmaya iten nedenler olabiliyor.
Elbette Allah kimseyi yalnız yapmasın, ben yalnızlıktan hiç hoşlanmam. İnsanın yanında sevdikleri ve değer verdikleri olmalı. Değer verdiklerin el üstünde tuttukların sana ihanet ediyorsa yalnız olmak onlardan uzak olmaktan iyidir. Seni anlamıyor, senin iç dünyanı anlamıyorsa o insanla olmaktansa yalnız olmak elbette iyidir.
Zaten insanların çok fazla dertlerini ve sırrını paylaştığı dostu parmakla sayılı kadardır. O parmakla sayılı dostlar senle her halükarda varsa beraberlik güzeldir. Bir insanın yüz tane kadim dostu olmaz. Onların sayısı zaten bellidir.
Yalnızlık oldukça karanlık bir kavramdır. Çünkü yalnızlık insanın onu nasıl yaşadığına bağlıdır
Yalnızlık bazen huzurdur insan için, bazense hüzün. Bazen korkudur, korktuğudur, kaçtığıdır. Bazense insanın kendi kendini arayışıdır tüm hayatı boyunca.
Yalnızlık öğretir insana bilmediklerini, başka insana nasıl muhtaç olduğunu, çünkü insan sosyal bir varlıktır ve istese de kopamaz diğer insanlardan, muhtaçtır onlara. Nedeni de basittir, yaşamı değerli kılan şey onu paylaşabilmektir.
İnsan yalnız kalmak istemez çoğunlukla, çünkü yalnızlık rahatsız eder insanı, çünkü insanın kendini yarım hissetmesine neden olur yalnızlık. Ne mutluluğu tam olur, ne de hüznü. Çünkü paylaşamaz bunların hiçbirini ve paylaşamayınca da hiçbir şeyin anlamı kalmaz. Güzelliği güzel yapan onu paylaşabildiğimiz kişilerin olmasıdır.
Kimi zamansa insan kendi kendine teslim olur yalnızlığa, çünkü tek çıkış yolu yalnızlık gibi görünür. Belki başkalarına kızdığı için, belki başkalarından kaçtığı, korktuğu veya onlardan bıktığı için, belki de sadece huzur bulabilmek için, ancak sebep ne olursa olsun bazen yalnızlığı seçer insan. Çünkü pek sevilmese de, her ne kadar insanlar yalnız kalmak istemeseler de, bazen insanın tek sığınağıdır yalnızlık.
Belki de bunun nedeni insanın yalnızken aslında kendisini bulmasıdır. Böylece de insan yalnızlığındaki boşluğu kendisi ile doldurur. Ancak yine de, yalnızlığın soğuk kolları her ne kadar ilkin ferahlık verse de insana, zamanla bu ferahlığın yerini dondurucu bir soğuk alır
Yalnızlık bir çöle benzer belkide. O uçsuz bucaksız kumlar senin için bir şey ifade etmeyen ve senin de onlar için bir şey ifade etmediğin insanlardır. Ancak o çölde bir yerlerde yeşil bir vaha vardır ve o vaha insanın yalnızlığına son verecek olandır. Ancak o vahayı bulmak için önce o çölü aşmak gerekir, çünkü çöl vahayı anlamlı kılandır.
Yalnızlık en büyük acıyı ise, aynaya her baktığında artık kendi yüzünden başka bir yüz göremeyeceğini bildiğinde, en çok sevdiğinin artık olmadığını bile bile yaşamak zorunda kaldığında verir insana. Çünkü yalnızlık insanın mutlu olduğunda gözlerindeki ışığın yansımasını bir başka insanın da gözlerinde görememesidir. Çünkü yalnızlık hüznünü sadece kendinle paylaşabilmendir. Ancak yine de yalnızların dilinden sadece yalnızlar anlar.
"Yalnız olmak yanlış bir kalpte olmaktan iyidir."
"Eğer bir kişi yalnız olmayı beceremiyorsa, başkalarıyla bir arada olmayı da becermez."
YORUMLAR