Sakın Aldatılan olmayın!

Yapmış oldukları tüm ahlaksızlıklara tasavvuf kisvesini giydirip üstünü örtenlere, "tasavvuf ahlaksızlık değil, İslamı, İhsan makamında yaşamaktır" diyen Müslümanların sayısını arttır Allah'ım. 

(Tasavvuf; insanı kötü ahlâk ve çirkin huylardan uzaklaştırmak, güzel vasıflarla bezemek, Hz. Peygamber'e tam bir ittibâ ile Allah ve Rasûlü'nün ahlâkıyla ahlaklanmış “insan-ı kâmil” yetiştirmektir.) 

ihsân makâmı, her zaman ve her mekânda O'nunla olmak, O'nun huzûrunda olmak demektir. Demek ki îman ve İslâm'ın kemâle ermesi ihsan makâmını yaşamakla mümkündür.

Din adına ortaya çıkmış Allah ile aldatanların ortak noktası, dünya ve dünya menfaatleridir. Dervişlik ve şeyhlik makamı,  "Bir lokma, bir hırka düsturundan bir uçak bir gemi düsturuna  jet hızıyla geçiş yapmıştır. 

Allah ile aldatan oluşumlar ve kişiler Âhir ve akıbetlerini asla düşünmezler! 
Zira düşünmediklerini yapmış oldukları bidat ve şirk unsurları ile Kur'an ve sünnete aykırı davranışlarıyla görmekteyiz. 

Kur'an şöyle uyarıyor: ''Sakın, aldatan sizi Allah ile aldatmasın!'' (Lukman, 33, Fátır, 5; Hadid, 14).

Salya sümük Hikaye ( kaynağı Kur'an ve Sünnet olmayan) anlatıp,  inananların duygularını işkembeden attıkları süslü cümlelerle tarumar eden ve yaptıkları bu işin karşılığında milyon milyon para kazanan Müslüman postuna bürünmüş münafıkların  akıbeti ile alakalı Cenabı Allah ayeti kerimesinde şöyle diyor;

 Bakara suresi 174 ayet, 
"Allah’ın indirdiği kitabın bazı kısımlarını gizleyen ve bunu az bir bedel karşılığı satanlar yok mu! İşte onlar, karınlarına cehennem ateşi dolduruyorlar. Kıyâmet gününde Allah ne onlarla konuşacak, ne de onları temize çıkaracaktır. Onlara elem verici bir azap vardır."

Allah ile aldatanların bir diğer ortak özelliği de şudur; uygulamış oldukları ritüeller ve yaptırımlara Kur'an ve sünnetten delil bulamazlar ancak, falanca sahabi Efendimiz de böyle yapmıştır! filanca evliya Böyle uygulama yapmıştır! filanca mezhep İmamı da bu konulara şöyle şöyle bakmaktaydı! gibi cümlelere takla attıran, mantığı dumura uğratan müthiş bir ikna kabiliyetleri vardır.

Sorduğunuz sorunun cevabını vermek istemezlerse, Sen Kur'an'ı inkar mı ediyorsun? sen tasavvu inkar mı ediyorsun? sen söylemişsin böyle misin? diyerek seni Günahkar ve İsyankar çıkartırlar!  onlar da (yalan) iddia ve (uydurma) ithamın sınırı yoktur, hiçbir zaman ispata gerek duymazlar..! 

 
Çünkü onlar yalan söylerken gerçek gibi anlatır ve inandıklarını  iddia ettikleri Allah'tan da Korkmazlar!!! 

Zaten Allah'tan korksalar, dünyalık peşinde koşarken Allah ile Aldatmazlar. 

 Nahl Suresi ayet 51'de Cenabı Allah şöyle buyurdu:  “İki ilâh edinmeyin. O, ancak bir tek ilâhtır. Öyleyse yalnız benden korkun!”

Allah'ım, indirmiş olduğun Kur'an hükümlerine, peygamber efendimiz sallallahu aleyhi ve sellemin sünnetine aykırı hareket etmekten ve nankör olmaktan sana sığınırız. 

 Aidat Suresi 6 ayet; İnsan Rabbine karşı hem pek nankör hem kendi nankörlüğüne şahittir. Yahut Allah insanın nankörlüğüne hakkıyle şahittir.

              Fikret Çalışkan 
İletişim ve uluslararası ilişkiler uzmanı