sorunların üstesinden gelmek istiyorsan
sorunları görmezden gelmeyeceksin,
sorulamayan(?) soruları özellikle dinleyeceksin,
verilemeyen cevapları özellikle alacaksın,
girilemeyen(?) konulara gireceksin,
rahatsız olduğunu düşündürmeyeceksin,
ki, sorunun her yönünü/yüzünü görebilesin..
ki, sorunu teşhis/tesbit edebilesin,
ki, teşhise uygun çözümü üretebilesin..
bunu yapmak/yaptırmak yerine
salt varlığını borçlu olmaları saikiyle
rahatsızlık vermemeyi önceleyenlerce,
arzularına uygun soru soranlarca,
sorunun bam teline dokunamayanlarca,
çevrelenmekten daha doğrusu kuşatılmaktan
huzur ve mutluluk duymakta isen,
her kim olursan ol
düşünsel engellisin demektir..
hasan sabbah'ın cennetinde
yaşatan ve yaşayanların
şekillendirdiği bir ailede,
şekillendirdiği bir şehirde,
ve şekillendirdiğibir ülkede,
huzura ve reafaha kavuşabilme ve
sorunların üstesinden gelme bir yana
sorunların altında ezilme kaçınılmaz..
hem de
kuru-yaş ayırdımı olmaksızın..
haa bu arada,
gerçekçiliği kötümserlik görenlerin
düşünsel engelli olmalarının yanısıra
bakarkör olduklarına inanırım, her dâim..
Ramazan Toprak
E-mail: [email protected]
3 Aralık 2018 Pazartesi
YORUMLAR